English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Mó

translate Turkish

92 parallel translation
Só tive algum azar, nada mais, mas não tarda estarei outra vez na mó de cima.
Şansım biraz kötü gitti, o kadar. Tekrar yükseleceğim.
Voltarei a estar na mó de cima.
Tekrar yükseleceğim.
Estamos na mó de cima.
Artık yükseldik.
Faça-o girar a mó de moer o grão, Chicoteado e dirigido como um animal,
Hayvan gibi kamçılaya kamçılaya değirmene koşsunlar ki bütün Gazze ona gülsün.
Tenho carregado uma mó de moínho chamada Eastman pendurada ao pescoço.
... Üzerimde Eastman denen bir ağırlık var.
Por isso é que voltaremos à mó de cima se conseguirmos ser derrotados.
Bu yüzden yenilmeyi başarırsak kesinlikle tekrar zirveye çıkacağız.
Fui fascista quando o Mussolini estava na mó de cima.
Mussolini iktidardayken ben faşisttim.
Fartei-me de estar na mó de baixo.
Fıçının en dibinde olmaktan gına geldi.
Hoje estamos na mó de cima.
Bundan böyle sıra bizde.
Bem na mó de baixo.
Yani en alttakilerle.
Passei anos a combater criminosos que estavam na mó de cima, e agora isto.
Hayatımı suçluların peşinde koşup yakalamak için kafa patlatmakla geçirdim.
Vou mastigá-lo com a mó-giratória, sim?
Onu pervaneli-öğütücü ile çiğneyeceğim, eveeeet?
Uáu, destestava ver a mó.
O biley taşını görmek isterdim.
- Estamos mesmo na mó de cima.
- Gerisini sen düşün.
Porque já estão na mó de baixo, de qualquer forma?
Bu yıl tekrar ayağa kalktılar, saf dostum!
Detesto ter de fazer isto quando estão na mó de baixo.
Üzgünüm çocuklar. Düşene bir de ben vurmak istemem.
Tens de ficar na mó de cima algumas vezes...
Bir ara ata yeniden binmelisin.
A chave é nunca deixá-las ficar na mó de cima.
Asıl iş asla üstün eli onlara vermemektir.
Mas pode ser um grande disparate Não sair enquanto estamos na mó de cima
O zaman geldiğinde, keşke buraya kadar gelmeseydik diye
Não desistir Enquanto estamos na mó de cima
Aptal durumuna düşebilirsiniz
Peron está na mó de cima É o mandachuva
Peron geri döndü ve işe başlıyor
- O tipo está na mó debaixo.
- Bu adam en alt basamakta.
Estar "na mó de cima" é tudo na moda.
Modada parlamak, her şey demektir.
Das duas uma, ou fica ele na mó de cima ou ficas tu.
Güç ya onda olacak ya sende.
- Burro. - Perdeu o braço direito na mó.
Sağ kolunu çır çır makinesine kaptırmış.
Eu penso que ele estava na mó de baixo.
Düşüşünü gözümde canlandırabiliyorum.
Não é uma questão de estar na mó de cima... porque alguns dos melhores atores e atrizes... talvez não estejam.
Lee Strasberg yöntem oyunculuğunun başlıca savunucusu ve öğretmeniydi. Marilyn'i ciddi bir drama oyuncusu olmaya sevk etmişti.
Lembra-te do velho dito : sai enquanto estás na mó de cima.
- Tek parçayken gidin buradan.
O máximo que se pode esperar, é estar na mó de cima algum tempo.
Elinden gelen tek şey biraz daha zirvede kalmaktır.
E três semanas mais tarde ela triunfantemente mudou-se para um sítio que Tom e Ben restauraram secretamente mais concretamente o velho moinho, que antes tinha sido o moedor de cereais da aldeia mas do qual só a velha mó agora restava.
Ve 3 hafta sonra, Tom ve Ben'in gizlice yeniledikleri kasabanın eski değirmenine taşındı. Burada bir zamanlar maden filizleri öğütülüyordu Ama şimdi bir tek eski çark kalmıştı.
Agora, ele está na mó de baixo.
Şimdi şansı yaver gitmiyor.
Quando ralé como o Cahill está na mó de baixo, dá-se-lhe um pontapé nos tomates.
Cahill gibi bir pisliğin şansı dönünce ona bir tekme de sen atarsın.
A mó.
Kıyma plakası.
Se alguém fizer pecar um só dos pequenos que acreditam em mim, melhor será ter uma mó amarrada ao pescoço e afogar-se nas profundezas do mar!
Eğer biri, bana inanan bu küçüklerden birine günah işletirse, Boynunda kocaman bir kaya asılı olarak Denizin diplerinde boğulmuş olması onun hayrına olur!
- OK, se calhar devíamos pensar em - desistir enquanto estamos na mó de cima.
Önümüzde ise bırakmayı Tamam, belki düşünmek gerekir.
- "Descobrir o Grão." - "Na Mó de Cima."
- Ya da "Higher Grounds".
Disse que te afastaste, quando ele esteve na mó de baixo, e que não voltaste a telefonar-lhe.
Zor zamanlarında onu yalnız bıraktığını söyledi. Onu hiç aramamışsın.
Sabes, achei que poderia precisar de alguém com quem falar, mas neste momento está na mó de baixo.
Biriyle konuşmak ona iyi gelir diye düşündüm... ama şu an gerçekten çok karamsar. - Üzüldüm.
Voltamos a pôr-te na mó de cima, outra vez. Às 21 h30...
Yeniden havaya girmen gerekiyor.
Bem sabem que estão na mó de cima!
Çok lanet biçimde, sanki çantada keklik gibi bakıyorlar.
Estamos na mó de cima!
Onları kıskıvrak yakaladık. Kim?
Estamos na mó de cima.
Sanırım adımız duyuluyor.
Robin dos Bosques deu-nos a mó de cima, também acho devemos mantê-la.
Robin Hood bize bir koz verdi. Bence de tam olarak bunu kullanmalıyız.
ESPADA MÓ VEL AUTÓNOMA TIPO 1 REVISTA
OTONOM HAREKETLİ KILIÇ BİRİNCİ TÜR ( REVİZE EDİLMİŞ )
ESPADA MÓ VEL AUTÓNOMA TIPO 3
OTONOM HAREKETLİ KILIÇ ÜÇÜNCÜ TÜR
"Acaricia-me". Estás na mó de cima.
"Beni okşa." Yine güzel.
Nem que pusessem o meu pénis numa mó.
ve aletim bir çim biçme makinasına sıkışırsa..
Não, ele é competente, mas está na mó de baixo.
Hayir, muthis bir reklamci ama kafayi yemis.
Olha, Stowe, sabes, é apenas bom, ver-te na mó de cima e a eles.
Bak Stowe, seni tekrar onların başında görmek güzel olurdu.
Quero estar na mó de cima e não apenas na mó.
Bu sefer en büyük köpek olmak istiyorum... sıradan bir köpek olmak yerine.
Na mó de cima estamos nós!
Ne?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]