Napster translate Turkish

Foi ele quem inventou o Napster.

Napster'ın gerçek yaratıcısı.

Disse que lhe chamou Napster devido à alcunha dele, ao cabelo escorrido, mas foi porque eu fiquei a babar-me quando ele me roubou a ideia.

Adına Napster koymuş, çünkü bu takma adıymış, ama asıI sebebi, onun fikrimi çalarken, benim uyuyor olmamdı.

Agora, ele só dá pelo nome de Napster, Charlie.

Napster diye çağırmazsan, cevap vermiyor, Charlie.

- Não vou chamar-te Napster.

- Sana Napster demeyeceğim.

- Bem, podes chamar-me Napster.

- O zaman, bana da Napster diyebilirsin?

Eu sou o Napster.

AsıI Napster benim.

Pronto. Qual a distância entre a porta da frente e o cofre, Napster?

Pekala, giriş kapısı ile kasa arasındaki mesafe ne kadar, Napster?

Napster, vê as câmaras de trânsito.

Napster, trafik kameralarına göz at.

Nunca fecharão o verdadeiro Napster.

Gerçek Napster'ı asla kapatamazsınız.

NUNCA FECHARÃO O VERDADEIRO NAPSTER

GERÇEK NAPSTER'I ASLA KAPATAMAZSINIZ

Napster, 13 de largura, 4 de altura e 4 de profundidade.

Napster, 13 tane tabanda, 4 sıra enine, 4 sıra boyuna.

- És mesmo o Napster?

- Napster gerçekten sen misin?

Michael, fiz o "download" das músicas que querias.

Michael, senin için Napster'dan indirdim.

Eu era um Napster antes de haver Internet.

Ben NAPSTER gibiydim Internet çıkmadan önce.

Disse que lhe chamou Napster devido à alcunha dele, ao cabelo escorrido, mas foi porque eu fiquei a babar-me quando ele me roubou a ideia.

Adına Napster koymuş, çünkü bu takma adıymış, ama asıl sebebi, onun fikrimi çalarken, benim uyuyor olmamdı.

Eu sou o Napster.

Asıl Napster benim.

O processo dos Metallica contra o Napster, o serviço de Internet, foi mal recebido pelos fãs.

Metallica'nın internet servisi Napster'a açtığı dava hayranlardan tepki gördü.

Enquanto o baterista dos Metallica, Lars Ulrich, perseguia o Napster, e o vocalista, James Hetfield, lutava com o alcoolismo,

Metallica'nın davulcusu Lars Ulrich Napster'a dava açarken, şarkıcı James Hetfield alkolizmle savaşırken,

A batalha dos Metallica v. Napster mudou-se para San Mateo, hoje.

Bugün Metallica - Napster davası San Mateo'ya taşındı. PAM MOORE 24 SAAT HABER

Os Metallica processam o Napster, o website que fornece software que permite às pessoas descarregar música na Internet de graça.

Metallica, internetten ücretsiz müzik indirme yazılımı sunan Napster'a dava açtı.

O baterista dos Metallica afirmou num comité do Senado, no início do mês, que o Napster "se apoderou da música sem pedir."

Davulcu Lars Ulrich, ay başındaki ifadesinde : "Napster bize sormadan müziğimizi çaldı." demişti.

Orgulhas-te do que conseguiste com o Napster? Em retrospectiva, orgulhas-te do que conseguiste?

Napster olayındaki başarınızla şimdi gurur duyuyor musunuz?

A equipa jurídica e de pesquisa tem os vossos nomes e vocês, utilizadores do Napster, vão acabar violados na cadeia.

Adınız avukatlarımızın elinde, Napster kullanıcılarını içeri tıktırıp tecavüz ettireceğiz.

Napster, mau!

Napster, kötü!

DINHEIRO BOM NAPSTER MAU.

PARA İYİ. NAPSTER KÖTÜ.

Nunca nos sentámos para pensar onde iria acabar o Napster.

Hiç oturup düşünmedik Napster'ın sonu nereye varacak?

Revoltados com o Napster, com o novo material que aí vem, revoltados com a vida que levam...

Napster'a öfkeli. Yeni çıkan şeylere öfkeli. Hayatlarına karşı öfkeli.

O "Burreau" ( FBI ) tem acesso a todos as rotas de voo.

Büronun uçuşlar için Napster 3.0 programına giriş izni var.

Desde o Napster, a indústria musical vem tentado acabar com o compartilhamento de arquivos.

Napster'dan bu yana, müzik endüstrisi dosya paylaşımını öldürmeye çalışıyor.

Napster era essa imensa festa global em que todos de repente tiveram acesso ao maior acervo musical do mundo. E o que eles fazem?

Napster, herkesi bir anda dünyadaki en büyük müzik kütüphanesine erişebilir kılan büyük, küresel bir partiydi.

Bem, foram até o Napster e o fecharam.

Peki onlar ne yaptı?

Napster, Aimster, Audiogalaxy,

Napster'in peşine düştüler ve onu kapattılar. Napster, Aimster, Audiogalaxy.

Então se você está usando um antigo sistema peer-to-peer, como o original Napster, ou usando o Gnutella, ou o bittorrent O princípio aqui é que você está se engajando na comunicação da Internet como foi originalmente planejada, você está servindo conteúdo tanto quanto consome.

Hal böyleyken, ister Napster gibi eskide kalmış bir p2p sistemini kullanmış olun, isterse Gnutella ya da bittorent sistemini kullanın, buradaki temel ilke şudur : fiilen, ilk haliyle tasarlandığı biçimiyle internet iletişimine katılırsınız ve içerik sağlayacağınız gibi içeriği tüketebilirsiniz de.

Principalmente depois do processo Napster vimos emergir muitos outros serviços de compartilhamento descentralizados.

Özellikle Napster'a karşı dava açıldıktan sonra çok daha fazla dağıtılmış dosya paylaşım hizmetlerinin doğuşuna tanık olduk.

Eles partiram o Napster em milhões de pedacinhos, espalharam por computadores por todo o globo e hoje se você quiser fechá-lo, você tem que rastrear cada um e desligá-lo.

Napster'i parçaladıklarında tüm dünya çapında bilgisayarlara dağılmış milyonlarca küçük parça yarattılar. Bunu kapatmak için, bu parçaların tek tek izini sürmeniz ve her birini tek tek kapatmanız gerekir.

Você pode processar os inventores do Napster. - e o Napster - você pode processar a empresa que criou o Kazaa.

Napster'a yatırım yapan kişileri - ve Napster'ı - dava edebilirsiniz.

Por que não processas o Napster, pequena vagina dinamarquesa?

Öyleyse neden gidip Napster'ı dava etmiyorsun, küçük Danimarkalı amcık?

Tipo Napster?

Napster gibi yani.

Exactamente como o Napster.

Aynen Napster gibi.

Sou o fundador do Napster.

Napster'ı kurdum.

Quem fundou o Napster foi o Sean Parker.

Napster'ı Sean Parker kurdu.

Ele fundou o Napster aos 19 anos.

1 9 yaşında Napster'ı kurmuş.

Contou-nos o seu episódio com o Napster.

Bize Napster macerasını anlattı.

Lixei as editoras com o Napster e a Case também pagará pelos seus pecados.

Napster'la, plak şirketlerine diz çöktürdüm. Case de bedel ödeyecek.

Sabes por que comecei o Napster?

Napster'a neden başladım, biliyor musun?

O Napster não foi um fracasso.

Napster başarısız olmadı.

Foi no mesmo momento que a indústria da música processou o Napster nos EUA e a indústria farmacêutica processou a África do Sul por copiar medicamentos para o HIV / SIDA.

Bu aynı zamanda - - Plak endüstrisinin Napster'ı ABD'de dava ettiği zamana denk geliyor aynı zamanda ilaç endüstrisinin Güney Afrika'yı HIV ilacını aldıkları için dava ettiği yıl.

É dez vezes maior que o Napster quando estava no seu auge, e continua a crescer.

Napster'ın en iyi zamanından 10 kat daha büyümüş durumda ve daha da büyüyor.

Estas coisas colidiram e o que tivemos foi o caos. Descarregue o Napster 2.0 Beta 4!

Bu çarpışmadan bize kalan da kaos oldu.

Napster?

Napster?

Começaram com o Napster música é livre para eles.

Önce Napster ile başladılar ; müzik onlar için serbest hale gelmişti.