Translate.vc / Portuguese → Turkish / Nightline
Nightline translate Turkish
36 parallel translation
São as Notícias da Nightline às 22 horas.
Saat 10.00 akşam haberleriyle karşınızdayız.
Eu sou Ted Koppel, e isto é Nightline.
Ted Koppel, gece haberleriyle karşınızda.
O maior acontecimento está para vir... quando Ted Koppel anunciou que ia entrevistar os vereadores em frente à Câmara Municipal, no Nightline.
En büyük kıyametse Ted Koppel'in gece haberlerinde şehir yetkilileriyle canlı yayında görüşeceğini söylemesiyle koptu.
O programa informativo Nightline era para ser transmitido em directo... em frente à câmara municipal esta noite.
ABC gece haberleri bu gece belediye binasının önünden canlı yayın yapacaktı.
Nightline teve de cancelar o segmento da câmara municipal de Flint.... e a polícia anda a procura de um suspeito.
Gece haberlerinin Flint'ten yapacağı yayın bu sebeple iptal edilmiş ve polis şu anda şüphelinin peşinde.
Apanharam o desempregado que tinha roubado o camião do Nightline. Mas o crime em Flint continua a crescer.
Gece haberlerinin kamyonunu çalan işsiz işçiyi yakalamış olsalar da Flint'te ki suç oranı yükselmeye devam ediyordu.
Eparecia deslocado na TV.
Nightline'da kendi meslektaşlarından çok farklı gözüktüğünü düşünmüştüm.
Liguem para Carl Barker no Nightline.
Nightline'dan Carl Baker'ı arayın.
Agora posso comprar 70 transcrições de "Nightline"!
Artık, 70 tane Nightline bileti alabilirim.
Quando estava no Nightline, estive no Ruanda, Chechénia, Bósnia.
Nightline için çalışırken, Ruanda'ya, Çeçenistan'a, Bosna'ya gittim.
Tem um programa muito interessante hoje.
Nightline'da özel dosya varmış.
Porra, até esteve no Nightline.
Bu Nightline'da bile olabilirdi.
Ted Koppel o fez em "Nightline".
Ted Koppel, bunu "Nightline" da yapmıştı.
- Viu o Nightline ontem à noite?
- Dün gece Nightline'ı izledin mi?
Ou eu espeto isto no "Nightline" e dou por encerrado o dia, está bem?
Yoksa bu kaltağı "Gece Hattı" nda tokatlarım ve paydos edersiniz, tamam mı?
Vão assistir em casa da Mary Angela, excepto a Mary Teresa, que fica em casa a ver o Nightline.
"Nightline" ı izlemek için evde olması gereken Mary Teresa hariç hepsi seni Mary Angela'nın evinde izleyecek.
O que é isto, o "Notícias Nocturnas"?
Nedir bu Nightline mı?
Falarei com os media. Vou ao 48 Hours. Vou ao Nightline.
48 Hours programına, Nightline programına çıkacağım.
Nem sei se o Nightline ainda existe.
Nightline artık devam ediyor mu bilmiyorum ama fark etmez.
É óbvio que todos engataram mais cedo para estarem em casa a tempo de ver o "Nightline".
Belli ki herkes erken davranmış gece programını izlemeye eve gitmişler.
Por acaso, o "Nightline" desta noite parece muito interessante.
Aslında, bu geceki program çok ilginç.
"Nightline", "Good Morning America".
Nightline, Good Morning America.
em Nightline...
Bu gece Nightline'da...
153.2 ) } Nightline 24 de julho de 2010 630 ) } Floyd Landis Antigo Colega de Equipa
Nightline 24 Temmuz 2010 Floyd Landis Eski Takım Arkadaşı Armstrong'un performans artırıcı kullandığını gördün mü?
Ofereceram-me um lugar no Nightline.
Nightline'da çalışmamı teklif ettiler.
O Nightline está a começar.
Nightline başlamak üzere.
Os repórteres da Nightline são os mais investigativos.
Özellikle de Nightline'nın muhabirlerinden.
Precisamos de ajustar as tuas falas para a entrevista de hoje na Nightline.
Bu akşam şehir merkezindeki Nightline röportajı için konuşma konularını ayarlamalıyız.
O tour completo para o público do Nightline.
Nightline izleyicileri için tam erişim.
Então, Daniel, a última vez que você conversou connosco, passava por um cansativo julgamento por assassinato, a Grayson Global estava à beira do colapso financeiro.
Daniel Nightline ile en son röportajında zorlu ve yorucu geçen bir cinayet duruşmasından çıkmıştın. Grayson Global finansal bir yıkımın eşiğindeydi.
- Voltaremos após o intervalo.
Nightline bir reklam arasından sonra geri dönecek.
Ou uma entrevista num programa televisivo, neste caso.
Ve ya bu durumda Nightline çok iyiydi.
Depois da entrevista à "Nightline", choveram cartas de sanguessugas afirmando que eram o filho dela.
Nightline röportajından sonra, her yerden mektuplar yağdı herkes onun oğlu olduğunu söyledi.
E por isso é o nightline, E todos os outros grandes que não Tiveram ainda o seu furo.
Nightline'da öyle ve diğer tüm büyük programlar henüz olayı irdelemediler.
- Uma vez ela estava na Nightline, não tenho a certeza, mas acho que ele estava a tocar-se. Ele tem alguma coisa por aquela mulher.
O kadına karşı bir şeyler hissediyor.
- Nightline.
Bilhassa da Nightline.