English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Niklas

Niklas translate Turkish

92 parallel translation
Niklas 35... três cinco...
Niklas 35... üç beş...
O meu nome é São Nicolau.
Benim adım Aziz Niklas.
- Onde é que são Nicolau põe o seu presente? - Ele terá que esperar.
Aziz Niklas hediyeni nereye bırakacak şimdi?
"Então, São Nicolau, por tua fama, dá-te um presente para usar na cama"
Ve Aziz Niklas haklıydı. O gece hoş bir hediye bırakmıştı.
Mas ela ainda acredita em São Nicolau.
- Laura'ya göre öyle. Ama Laura Aziz Niklas'a da inanıyor.
- Dá-o ao cavalo de São Nicolau. - São Nicolau pode usá-lo.
Neden Aziz Niklas'la ilgili şaka yapmayı kesmiyorsunuz?
- Ele tem um cajado.
- Aziz Niklas mı? - Zaten asası da var.
- Sobre o São Nicolau.
- Hayır, Aziz Niklas'la ilgili olanı.
A lenda diz que São Nicolau vem pegar-te quando 5 de dezembro for lua cheia.
Efsaneye göre 5 Aralık'ta dolunay olduğunda Aziz Niklas seni almaya gelir.
Em meus 40 anos na polícia, nunca vi um presente de São Nicolau ser baleado.
Almalı mıyım? Burada bulunduğum bunca yıl boyunca gördüğün her Aziz Niklas hediyesini infaz ediyorsun.
Banir todas as atividades de São Nicolau?
Tüm Aziz Niklas kutlamalarını iptal etmek.
Sempre falei que deveríamos abolir são Nicolau.
Keşke tüm şehir şu Aziz Niklas saçmalığına bir son verse.
Estás a perguntar a São Nicolau se ele deve trabalhar hoje?
Hey, Aziz Niklas'a 5 Aralık'ta çalışıp çalışmaması gerektiğini mi soruyorsun?
- São Nicolau mantém a sua palavra.
Bu Aziz Niklas verdiği sözleri tutuyor.
Ele é um amigo das crianças que traz presentes de espanha.
Aziz Niklas çocukları sever. Her yıl İspanya'dan hediye dolu bir gemiyle gelir.
Este ano São Nicolau gerou recordes de vendas.
Aziz Niklas kutlamaları bu yıl rekor kırdı.
Apesar da recessão, as vendas aumentaram 10 % comparadas ao último ano provando que São Nicolau é mais popular que nunca, de acordo com os vendedores.
Ekonomik durgunluğa rağmen hediye harcamaları bu yıl % 10 arttı. Uzmanlara göre bu, Aziz Niklas efsanesinin hiç olmadığı kadar gerçek olduğu anlamına geliyor.
- Sim, São Nicolau deu-lhes um.
- Var. Aziz Niklas getirdi.
Jasper disse que São Nicolau põe as crianças más no saco... -... e leva-as para espanha. - Demais.
Jasper geçen gün dedi ki Aziz Niklas bütün yaramaz çocukları toplayıp çuvalında İspanya'ya götürüyormuş.
- Nós não celebramos São Nicolau.
- Biz Aziz Niklas'ı kutlamıyoruz, tatlım.
São Nicolau é uma invençao comercial, uma excrescência da nossa rica sociedade.
- Çünkü Aziz Niklas reklam için uydurulmuş bir şey. İnsanlara daha fazla para harcatmak için.
- Timmie, São Nicolau não existe.
Timmy, Aziz Niklas diye bir şey yok.
- São Nicolau, claro.
- Aziz Niklas tabii.
Você estava vestido como o São Nicolau e seus amigos como Pedros Negros.
Aziz Niklas kılığına girmiştin. Arkadaşların da Kara Cüce olmuşlardı.
- Vestido como São Nicolau. - Ele estava vestido como São Nicolau?
- Evet, Aziz Niklas gibi giyinmiş.
Testemunhas disseram que no momento do assassinato eles viram alguém vestido como São Nicolau.
- Aziz Niklas gibi mi giyinmiş? At üstünde Aziz Niklas gibi dolaşan birini gördüğünü söyleyen bir tanığımız var.
Olá, São Nicolau.
Selam, Aziz Niklas.
São Nicolau já te visitou?
Aziz Niklas hala gelmedi mi?
Achei que não iríamos celebrar São Nicolau.
Aziz Niklas Günü'nü kutlamıyoruz sanıyordum.
Uma das última pessoas a acreditar em são Nicolau.
Aziz Niklas'a inanan son birkaç kişiden biriyim.
- Já ouviu falar na lenda de São Nicolau?
Aziz Niklas efsanesini duymadın mı?
Mas pessoas viram alguém vestido como São Nicolau.
Aziz Niklas gibi giyinen biri olduğu doğru mu?
Está tudo cheio de São Nicolaus a passearem-se por aí.
Aziz Niklas gibi giyinmiş pek çok kişi olabilir.
Metade da cidade viu são Nicolau e o seu cavalo no telhado.
Şehrin yarısı çatılarda Aziz Niklas'ı görüyor.
Não preciso lhe dizer que a igreja católica não está feliz que o mito de São Nicolau se baseie num assassino, um bispo renegado.
Elbette bahsetmeme gerek yok ki Katolik Kilisesi Aziz Niklas'ın katilliği hakkındaki bir efsaneden pek hoşnut değildi.
Não me digas que acreditas em São Nicolau...
- Aziz Niklas'a inandığını söyleme.
Nunca imaginei passar o dia de São Nicolau assim.
Hedefin Aziz Niklas mı?
Bem, de vez em quando ele merece um presente também.
Bu kez Aziz Niklas bir hediye alacak.
Receber presentes é divertido, mas você sempre acaba com lixo que não precisa.
Aziz Niklas Eve günü güzeldir. Ama hep ihtiyacın olmayan hediyeler verirler.
As comemorações de São Nicolau ocorreram calmamente.
Aziz Niklas Günü kutlamaları huzur içinde geçti.
Tu achas que as pessoas querem ouvir que São Nicolau realmente existe?
Frank. Sence insanlar Aziz Niklas'ın varolduğunu duymak isterler mi?
Como compensação. Por que tu perdeste a festa toda de São Nicolau.
Aziz Niklas gününü keyifli geçiremediğin için bir tazminat.
Eu desenvolvi-o com um amigo de negócios : Niklas Creutz.
Ben bunu ticaretten arkadasim olan Niklas Creutz ile gelistirdim.
Deve ser na Niklas Creutz.
Bu Niklas Creutz olmali.
O encontro entre Niklas Creutz e Axel foi ontem.
Niklas Creutz ve Axel arasindaki görüsme dün gerçeklesti.
Já conversou com Niklas Creutz...
Siz Niklas Creutz ile konustunuz...
Traduzidas para PT por Warheart Vocabulário adaptado para pt-br por Niklas Luhmann
İngilizceye çeviren Fransıza teşekkürler.
São Nicolau.
Aziz Niklas!
Pode ser o malvado do São Nicolau.
Gelen Aziz Niklas olabilir.
É... o São Nicolau!
Ama bu Aziz Niklas.
Em uma cúpula fechada sob Westerkerk encontrei velhas fotos das atrocidades de Niklas.
Aziz Niklas'ın zalimliğini yansıtan resimler.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]