English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Odio

Odio translate Turkish

27 parallel translation
Não sinto odio em meu coração, mas tem que se respeitar a lei, e a lei é justiça.
Bunu sadece onlardan nefret ettiğim için yapmıyorum.. ... burada kanunu ben temsil ediyorum, hepsi bu. Ve kanun adalet diyor.
Tu obrigaste-me. Tenho odio de mim e de ti...
Bana bunu sen yaptırdın ve şimdi ikinizden de nefret ediyorum.
Mas creio que não conhece o poder do odio.
Bildiğimi düşünürüm. Ama anlayamadığınız şey, öfkenin gücü.
O odio pode, como o amor, dominar-nos o coração.
Kalbinizi, aynen sevgi gibi kaplayabilir.
Quando se enchem tanto de odio, anseiam por matar.
Içleri nefretle doldugunda, öldürmek için an sayarlar.
Asseguro-lhe que não conheço nada pior que conduzir um autocarro cheio de odio.
İti kopuğu otobüsle taşımak, benim fikrim değil ama bir çok şeyden iyidir.
Curamos o odio, a doença e a ganância.
Onu hırs, kin ve hastalıklardan arındırmış olacağız,
Depois aparece em casa da Sylvia Odio, uma cubana do grupo anti-Castro de Dallas.
Sonra Sylvia Odio'nun yerinde ortaya çıkıyor. Dallas'ta Castro karşıtı yeraltı örgütünde çalışan Kübalı bir bayan.
Resta apenas dor, odio e miseria?
Sadece acı mı var, Ve nefret, Ve acı,
Nós só temos visto o vosso odio...
Biz sadece nefret gördük. Sizin nefretinizi.
- Pois, pois. Qual é a música que costumas cantar que eu odio?
Hey, onun söylediği benim nefret ettiğim şarkının adı neydi?
E ao contrário dos humanos, raiva e odio... nunca irão influenciar as suas decisões, na luta.
Ve insanlardakinin aksine, savaşma Kararını öfke ve kin asla etkilemeyecek "
Odeio-a.
- LA ODIO.
Há amor e odio entre nós.
Birbirimizi seviyoruz. Birbirimizden nefret ediyoruz.
Porque o Pai tirava todo o seu odio para cima de ti.
Çünkü babam saf kinini sana kusuyor.
Quando o encontrarmos vamos fazê-lo pagar. Ele vai sentir o nosso odio.
Bunu bulmak boynumuzun borcu
Então o odio que tens pela igreja. Não nos culpes.
Kiliseden nefret ettiğin herneyse bunu bize yükleme.
Sentes odio?
Nefret duyuyor musun?
Sou eu a dizer-te que o teres afastado dos SAMCRO, por causa do teu odio por mim, foi um erro.
Ben sana sadece, SAMCRO'dan bana olan nefretin yüzünden ayrıldığını söylemek istiyorum. Hata yapıyorsun.
Por que você tem esse odio para com este homem?
Neden bu adama karşı gözün kör yahu?
Eu odio-as mais.
Ben daha fazla nefret ettim.
Ele ficou com muito odio e ressentimento. Que o seu espírito se transformou num demónio da água.
Öbür dünyada huzur bulmayan ruhu öfkenin bir parçası oldu.
O rei macaco... É muito astuto, mau e cheio de odio. Tem cuidado.
Maymun Kral sinsi, zeki ve kurnazdır merhameti, insafı yoktur dikkatli ol.
Era desprezo, odio.
Öfkeli, nefret dolu bir küçümsemeydi.
E eu alimentei-me do odio!
Bu nefreti besliyordum da.
Mas já passaram seis meses terror e odio...
Ama altı aydır terör ve saklanma var.
E não a motivos de você me odiar porque o odio pode ter que me fazer te dar um banho de agua fria.
Ördekler midende genişleyecektir! Tersini düşünüyorsan Sen bir aptalsın demektir!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]