Translate.vc / Portuguese → Turkish / Odín
Odín translate Turkish
22 parallel translation
Causou tantos problemas que Odín o expulsou de Valhala para sempre.
Söylentiye göre sebep olduğu birkaç sorun yüzünden Odin tarafından ömür boyu cezalandırılmış.
- São as guardas preferidas de Odín.
- Odin'in seçkin korumaları.
- Odín?
- Odin?
São mortais mas Odín ensinou a sua Valquiria favorita as runas.
Onlar ölümlü Ama Odin, en gözde Valkyrie'sine runikleri öğretir.
Sou Odín...
Ben Odin'im.
Sabe, não pode escapar da luta, Odín.
Yani, mücadeleden kaçamazsın, Odin.
Xena tirou Odín da sua desesperança. Compartilhando com ele seu desejo de viver.
Xena, yaşama tutkusunu paylaşarak, Odin'i umutsuzluktan kurtarmıştı.
Então podem se render e arrastar-se para suas cabanas para ser o palhaço de seus semelhantes ou podem se elevar num reflexo de glória lutando e morrendo em nome de Odín! Odín! É o que deseja exatamente?
Ya teslim olur ve sürünerek kulubelerinize dönersiniz Ve ebediyen aşağılanan soyunuza Ya da zafer kıvılcımıyla çıkıp Odin adına dövüşüp ölebilirsiniz! Peki sen ne arzu ediyorsun bakalım?
São todos bons soldados, dispostos a morrer com o nome de Odín em seus lábios.
Hepsi de, ağızlarında Odin'in adıyla ölmeye gönüllü, iyi askerler.
Morrer com a espada em suas mãos, honrando o seu amo e senhor Odín e conseguir um lugar no seu eterno banquete.
... Ellerinde kılıçlarla ölerek, tanrıları, efendileri Odin'i onurlandırdılar Ve onun ebedi şölen masasında bir yer kazandılar.
Odín, isto é uma loucura.
Odin, bu delilik.
Xena tirou Odín de Grinhilda.
Xena, Odin'i Grinhilda'dan çalmıştı.
Isso não é para mim, Odín.
Buna pek meraklı değilim, Odin.
Odín... eu...
Odin... Ben...
Não posso dar meu amor a alguém que não confia em mim, Odín.
Bana güvenmeyen birine sevgimi veremem, Odin.
Deveria se misturar mais com o povo, Odín.
İnsanlarla daha çok muhatap olmalısın, Odin.
Os corvos são o símbolo de Odín.
Kuzgunlar, Odin'in sembolüdür.
O mais poderoso desses Deuses era Odín.
Bu tanrıların en güçlüsü Odin'di.
E quando morrer, serei recompensado ao sentar-me na mesa dos guerreiros. - Ao lado do pai Odín!
Ölünce de Odin babanın hemen yanında, savaşçıların masasında oturarak ödüllendirileceğim.
Primeiro, vai receber o embaixador de Odín.
Öncelikle, Odin'in elçisini karşılamalısın.
O poder de Odín está nas ruinas.
Rünik yazıda Odin'in güçleri var.