English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Orta

Orta translate Turkish

6,871 parallel translation
Atingi a meia-idade incólume, com dinheiro no banco.
Orta yaşlı, bankada parası olan bir adamdım.
A do meio à esquerda.
Soldaki orta çekmece.
O inverno mais quente do Centro-Oeste deu-nos um Natal sem neve.
Orta Batı'da kayıtlara geçen en sıcak kış, Noel'in karsız geçeceğini garantilemişti.
Não, Escola Sherman.
Hayır, Sherman orta okulu.
Sim, se olhares mais perto... vês o conflito do Medio Oriente na minha perna.
Yakından bakarsan tüm Orta Doğu anlaşmazlığını bacağımda görürsün.
Portanto, todos, o dedo médio apontado alto para o céu.
Onun için herkes... orta parmağını havaya kaldırsın.
Mais de 100 feridos, a maioria no Centro Sul de Los Angeles.
Çoğunluğu Los Angeles'ın... orta güney kısmında bulunan yüzün üzerinde yaralı var.
CRIATURA AVISTADA NO MÉDIO ORIENTE
YENİDEN GÖRÜLDÜ! YARATIK ORTA DOĞU'DA ORTAYA ÇIKTI
Short Selling de Tranches Imobiliárias
Konut Öz Varlık Orta Düzey Tranşlarının Açık Satışı
Essa ogiva, ainda que não nuclear, não terá qualquer dificuldade em destruir um barco de pesca de tamanho médio.
O savaş başlığı nükleer olmasa bile orta boy bir balıkçı teknesini rahatlıkla yok edebilir.
Sou um judeu homossexual da classe média de New Jersey.
Ben orta sınıftan homoseksüel Jewish ve New Jersey'de yaşıyorum.
O meu pai acredita em investir num produto, seja ele orelha de porco para os cães roerem, ou gás metano para se envenenarem uns aos outros no Médio Oriente.
Babam mahsule para yatırır. Köpeklerin çiğnemesi için domuz kulağı da satsak Orta Doğuluların birbirini zehirlemesi için metan gazı da satsak bu böyle. Evet.
Aqui tem os documentos para a Síria, o défice, Israel e o Médio Oriente,
İşte Suriye kağıtlar vardır açığı, İsrail ve Orta Doğu,
Há dez anos atrás não me imaginava... A arrastar a minha família até ao outro lado do mundo... Para recomeçar a vida num emprego de gestor.
Bundan 10 yıl önce kendimi orta kademe bir yöneticilik işiyle yeni bir sayfa açmak için ailemi dünyanın bir ucuna sürüklerken hiç düşünmemiştim.
As rondas do meio definitivamente que pertencem a Billy Hope.
Orta raundlar ise kesinlikle Billy Hope'undu.
E o futuro da Arábia Central cabe-lhe a ele, não ao povo de Hayri.
Ve Orta Arabistan'ın geleceği de onun yanında. Hayr halkının değil.
Central, não precisamos de transporte.
Orta Amerika, biz taşıma ihtiyacımız yok.
Médio, bicho médio.
Orta. Ortancayı özlemiştim.
O Tito adormece a meio do caminho, durante o cabrão do filme, de qualquer maneira.
Tito filmin orta yerinde uyuyakalıyor.
Incapaz de conter a vinda dos Titãs, abandonámos a zona agrícola... e retirámos para atrás do Muro Médio, zona comercial.
Font color = "# FFFF00" face = "Comic Sans MS" Titanları saf dışı bırakbilmemizin bir yolu yok. Font color = "# FFFF00" face = "Comic Sans MS" Tarım alanlarından vazgeçtik ve, Font color = "# FFFF00" face = "Comic Sans MS" Orta Duvar'ın arkasına, ticari alana geri çekildik.
Vou ficar sentado na primeira fila a ver-te acabar contigo próprio.
Orta alana oturacak ve bunu, kendine yapmanı izleyeceğim.
Acho que podes estar a ter uma crise de meia-idade antecipada.
Erken bir orta yaş krizi geçiriyor olabilirsin bence, tamam mı?
Agora treina o clube de atletismo da Secundaria McFarland.
O şimdi, McFarland Orta Okulu Atletizm Kulübü'nün koşu koçluğunu yapıyor.
Polegar, primeiro dedo, terceiro dedo, esquerda, quarto dedo, terceiro dedo, segundo dedo, polegar, mão direita, polegar, primeiro dedo, segundo dedo, polegar...
Baş parmak, işaret parmağı, orta parmak, yüzük parmağı, sol, orta parmak. İşaret parmağı, baş parmak, sağ el, baş parmak, işaret parmağı, orta parmak.
Sou um homem de meia idade com corpo em forma de pêra, Dan.
Orta yaşlı, armut gibi bir adamım Dan.
Fazemos produtos de pastelaria embalados, para a região centro.
Orta-batının her yerine paketli pastane ürünleri yolluyoruz.
Cresci no centro rural, e vivi no meio do campo com quintas.
Orta Batı'da büyüdüm ve çiftliğin göbeğinde yaşadım.
No ponto seria ótimo.
Orta pişmiş olursa seviniriz.
Gosto das estátuas romanas, gosto das armaduras medievais.
Eski Roma heykellerini sevdim. Orta Çağ zırhlarını sevdim.
A bateria e o baixo Stephen Hawking, o melhor acessório de mesa de café para espástica da classe média de hoje.
Drum and bass'in Stephen Hawking'i günümüzün orta sınıf gerzekleri için olmazsa olmaz sehpa aksesuarı.
Estes escravos foram treinados Por alguns dos nossos mais respeitados cidadãos Da região central da Virgínia.
Bu köleler Orta Virginia bölgesindeki en saygın kişiler tarafından eğitilmiş.
Temos o melhor lote de escravos De toda a zona central da Virgínia, aqui esta noite!
Orta Virginia'daki en iyi köleler satışa sunuluyor bu gece
A primeira vez que a vi, estava aos berros com um ferreiro grande, velho, corpulento e bêbado no Desfiladeiro Prateado.
Onu ilk kez gördüğümde yaşlı, sarhoş bir demirciyi gördüğü için Gümüş Kanyon'un orta yerinde çığlığı basmıştı.
No Desfiladeiro Prateado...
Gümüş Kanyon'un orta yerinde...
Senhor, os canhões ventrais estão ligados.
Efendim, orta bölümdeki toplar hazır.
A meia-idade amaldiçoada já não o é.
Orta yaşlı bir serseri olmak gerçekten değil.
Carne média.
Dana orta boy.
Confere a carne média, Max.
Dana etinin orta boy olmasına dikkat et, Max.
Acontece que havia rumores de o nosso suspeito estar na posse de uns 100 milhões de dólares em títulos ao portador Central American.
Tesadüfen zanlımızın Orta Amerika hamiline senetleri biçiminde 100 milyon doları olduğu söyleniyordu.
Vamos para o Médio Oriente!
Orta Doğu'ya gidiyoruz!
Ser tutora é, tipo, 60 % ensinar matemática do ensino secundário e 40 % saber das vidas deles.
Orta okul matematiğinin... % 40 ını ileride kullanıyorsun gerisi saçmalık.
- Yip Man, fique no lugar do meio.
Ip Man, orta koltuk.
Aqui, o lugar do meio.
İşte, orta koltuk.
Esta frente fria provocará queda de granizo e fortes nevões junto às áreas de fronteira.
Bu soğuk hava cephesi sınır bölgesine orta şiddette fırtına ve kar yağışı getirecek.
Sou um homem de meia idade desejoso de a proteger pelo resto da sua vida.
Ben geri kalan hayatınız boyunca sizi korumak isteyen orta yaşlı bir adamım.
A Alemanha nos anos 80, a Colômbia nos anos 90, o Médio Oriente desde então.
80'lerin Almanya'sında 90'ların Kolombiya'sında, ondan sonra da Orta Doğu'da.
Levei muito material para muitos sítios no Médio Oriente.
Birçok parçayı Orta Doğu'daki birçok yerden temin ederdim.
Está bem, óptimo, pode ser uma festa de tamanho médio.
Pekala, tamam, buna orta boy bir parti de denebilir.
Bussy
BUSSY, ORTA FRANSA.
A irmã da Madison é uma vaquinha manhosa.
Madison'ın ablası ahlaksız küçük bir orta malıymış.
Violinista medíocre!
Orta Derece Kemancı

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]