Oxide translate Turkish

"Óxido Nitroso."

"Nitrous oxide."

E que se oxide até ao estado de pó cósmico!

Tabi. Ve tüm dünyayı pasla kaplar ve evrenin toprağına serperiz.

- Nitro e merdas desse género.

- Nitrous oxide ve onun gibi şeyler.

Óxido de zircónio, também conhecido como cerâmica.

Zirconium oxide, yani seramik.

Cortar uma cebola liberta uma névoa de sin-propanetial-s-óxido, um irritante químico, que provoca nas pessoas uma reacção muito previsível.

Soğanı kesmek insanlarda tahmin etmesi çok kolay bir reaksiyona neden olan irritan bir kimyasal madde olan syn-propanethiol-s-oxide salınmasına neden olur.

Retira o ar do tanque para que o vinho não oxide.

Oksitlenmeyi engellemek için havayı tankın dışına çıkarır.

Ela misturou no sangue um polímero para evitar que ele se oxide.

Kanı polimerle karıştırarak oksitlenmesini önlemiş.