English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Paciência

Paciência translate Turkish

4,241 parallel translation
Pois, nunca tive muita paciência para pessoas que citam escrituras.
Tabii. Dini kitaplardan alıntı yapan kişilere hiç bu kadar sabır göstermemiştim.
Se é isso que ela quer, paciência.
Eğer onun istediği buysa, çok bekler.
Paciência.
Benim için sorun yok.
Até joguei paciência com o baralho da minha mãe para fazer passar o tempo.
Hatta zaman daha hızlı geçsin diye annemin eski iskambil kağıtlarını bile bulmuştum.
É fantástica a forma como o Waldo tira a paciência ao Monroe.
Waldo'nun Monroe'yu bu duruma sokuş şekli şahaneydi.
Não, torra-lhe a paciência até virem cá.
Hayır, hayır, yok. Onlar buraya gelene kadar telefona çağır. Kim kime ne yapmış bilmiyorum.
Mas tem um pouco de paciência.
Yalnızca, beni bir veya iki gün daha idare et.
Perdi a paciência e algumas pessoas acabaram no hospital.
Kendimi kaybettim ve bazı insanlar hastaneye kaldırıldı.
A minha paciência está a diminuir, não, não, não é assim que dizem, eles dizem : "Estou a passar-me."
Sabrım zayıflıyor... Hayır, hayır, söylenildiği gibi,... gerçekten çok kızıyorum.
Conhecimento e paciência.
Bilgi ve sabir.
Obrigado pela vossa paciência.
Sabrınız için teşekkürler.
Tem paciência, maninho.
Sabırlı ol, kardeşim.
Jesus, eu sei que a minha família testa a Tua paciência.
Tanrım, biliyorum ailem senin sabrını zorluyor.
Ele perde a paciência, dão-lhe uns tiros...
... sonunda sabırları tükenince ona ateş ettiler, ettiler...
Um pouco de paciência.
Biraz sabır.
Explica-lhes que, agora, é um jogo de paciência.
Şimdi onlara bunun bir bekleme oyunu olduğunu izah et.
- Tem paciência.
- Sabret.
Uma recompensa tardia. Revela disciplina. - Paciência.
Geç gelen haz disiplin ve sabırla olur
Paciência...
Kafana takma.
Obrigado pela sua paciência, Sra. Martin.
Anlayışınız için teşekkürler, Bayan Martin.
Haja paciência.
Yetti artık!
Em situações como esta, o que vale é a persistência e a paciência.
Buna benzer durumlarda asıl mesele, devamlılık ve sabrınızı korumak önemlidir.
Às vezes jogo Paciência.
Bazen solitaire oynuyorum.
O Rafe pode dizer isso agora, mas tem paciência.
Rafe şimdi öyle söyleyebilir. Ama sabret.
- A minha paciência está a acabar.
- Sabrım azalıyor.
Oh, que paciência.
Tanrım.
Acho que não tinha tanta paciência.
Bu kadar sabredeceğimi sanmıyorum.
A paciência é uma virtude, Sr. Drake.
Sabır, büyük bir erdemdir, Bay Drake.
- Paciência, estagiário.
- Sabırlı ol stajyer.
E parece que esgotaste a paciência da Polícia local.
Anlaşılan bir de yerel polisin sabrını tüketmişsin.
Não tenho tempo nem paciência para me deter com tais distrações.
Bunun için ne vaktim var ne de sabrım.
A paciência pode ser uma virtude, mas esperar é uma chatice.
Sabır en büyük erdem olabilir ama beklemek berbattır.
Ser bonzinho leva tempo e paciência.
İyi bir polisin yaklaşımı için zaman ve sabır gerekir.
Paciência, está bem?
- Bu çok kötü, öyle değil mi?
Por isso... se tiveres paciência para me ouvires durante um segundo.
O yüzden... Biraz sabır gösterirsen...
A minha paciência está a esgotar-se, Coronel.
- Sabrım taşıyor Albay.
Por favor Sheldon, não estou com paciência.
Yapma Sheldon, hiç havamda değilim.
Obrigado pela vossa paciência.
Sabrınız için teşekkür ederiz.
Paciência, por favor.
Sabırlı ol, lütfen.
- Aí perdemos a paciência.
- Tabi ki sabrımızı yitirdik.
Bem, isso é... é muito ambicioso, mas esta experiência era sobre aprender o valor da paciência.
Güzel, gayet hırslısın ama bu deney, sabretmenin önemini öğrenmek içindi.
Não nos precisavas de dar uma planta de feijão para nos ensinares o que é paciência.
Bize sabrı öğretmek için fasulye tohumu vermene gerek yoktu.
Tem paciência, Hulk. Não podemos, simplesmente, ir por aí a invadir.
Şimdilik eklemlerini çalıştırma, Hulk.
É longo, tem paciência comigo.
Biraz uzun, sabırlı ol.
Não estou com paciência para te aturar, Mason.
Senin için havamda değilim, Mason.
Tem paciência, minha querida.
Sabırlı ol hayatım.
Talvez cale-se antes que perca a paciência novamente.
Belki de annem için iyisindir ve belki tekrar sinirlerim bozulmadan çeneni kaparsın.
Vai ensinar-te paciência.
Sabırı öğretecektir.
Paciência.
Sabır.
Mas, paciência.
Ama...
Tem paciência.
- Sabırlı ol.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]