Translate.vc / Portuguese → Turkish / Pancake
Pancake translate Turkish
70 parallel translation
Cozinha bolos e panquecas!
Kek ve pancake!
Panquecas e bolos!
Pancake ve kek.
- Se calhar na Casa das Panquecas.
- Pancake House'da.
Estou na Casa das Panquecas e uma miúda vai até à caixa.
Pancake House'dayım, bu piliç kasaya doğru yürüdü.
Bem sabes que eu é que vou pedir panquecas.
Hadi ama, ben pancake alıyorum. - Bunu bilmiyordum.
Não podemos pedir panquecas os dois.
- İkimizde pancake alamayız. Bu utanç verici.
Teremos sempre as panquecas.
Her zaman pancake'lerimiz olacak.
Os turistas vão todos para o Pancake Palace.
Tüm turistler Pancake Palace'a gidiyor.
Fiz panquecas.
Pancake yaptım.
Fez panquecas?
- Pancake mi yaptın?
Sai com o Al da Pancake World, a comida lá não presta.
Al Krep Dünyası'ndan Al'le çık, onun yemekleri berbat.
Aqui está Helga para me dar a volta como a uma tortita.
Harika. Helda beni pancake'e çevirmeye geldi.
Depois da igreja, a maioria vai comer panquecas.
Kiliseden sonra pekçok insan pancake yemeğe gider.
O Louie estava estacionado em frente ao Al's Pancake World... e eu queria estacionar no lugar atrás dele.
Louie. Al'ın Krep Dünyası'nın önüne park etmişti. Onun arkasına arabamı park etmeye çalışıyordum.
Sabes que num dia sem nuvens, podes ver os caixotes do lixo do Al's Pancake World?
Güneşli bir günde Al'in Krep Dünyası'nın çöp tenekelerini görebileceğini biliyor musun?
- No Al's Pancake World.
- AI'in Krep Dünyası.
E achei forma de chegar ao Al's Pancake World... 40 segundos mais cedo do que o caminho normal.
Ayrıca Al'in Krep Dünyası'na normalden 40 saniye daha çabuk gidebileceğimiz bir kestirme buldum.
- Meu Deus é um Pancake Panda.
- Tanrım bu Krep Panda. - Ben de bundan bahsediyordum.
Certo, aqui está o que queria dizer. Queres ir comigo ao Scout Alumni Pancake Breakfast?
Tamam, söylemek istediğim şey benimle Alumni Kahvaltı Gözlemeleri Kızlar Seçmesi'ne gelir misin?
Garth Pancake, apesar de mestre do nada, é um homem para todos os ofícios corolário do nosso objectivo.
Garth Pancake hiçbir işte uzman olmamasına rağmen bize ekipmanları temin edecek.
E vamos escolher, confiar nela já que não temos outra hipótese. e visto que ela partilhará apenas da parte do saque do Sr. Pancake. Claro.
Başka seçeneğimiz olmadığına ve Bay Pancake'in payını bölüşeceğine göre ona güvenmek zorundayız.
A casa está em perfeita ordem, apesar de precisarmos decuidados médicos para o Sr. Pancake, que, durante o distúrbio, beliscou o dedo na válvula do sacabuxa.
Evde bir sorun yok. Bay Pancake'in tıbbi yardıma ihtiyacı var. Bu kargaşada parmağını kapıya sıkıştırdı.
Bem, o dinheiro é o Srº Pancakes
Para Bay Pancake'in.
O Sr. Pancake é um ardente inimigo da reserva federal, e é de facto um daqueles excêntricos, que frequentemente lê-mos.
Bay Pancake parasını bankaya yatırmaktan hoşlanmaz.
acumulando as poupanças da sua vida inteira no caso do Sr. Pancake, num pesado saco que o acompanha.
Bay Pancake'e göre parayı bir çantada saklamak en güvenilir yöntemdir.
Lamento mas o Sr. Pancake está correcto. Não podemos usar os "palitos" outra vez.
Ne yazık ki yeniden kura çekemeyiz.
Fizemos panquecas.
Pancake yaptık.
Esse é um escritor chamado Breece D. Pancake.
Onun adıda Breece D Pancace.
- Pancake também.
Ve Pancake.
O que acha de panquecas?
Pancake'ler hakkında ne düşünürsün?
Sou pró-panquecas.
Pancake'e bayılırım.
Ele tinha fome, por isso, ia fazer-lhe umas panquecas.
Trader Joe'dan çıkıyordum, karnı açtı. Ona pancake yapacaktım.
Precisava de alguém para me ajudar, não para se filmar a dançar e convidar sem-abrigos para tomar o pequeno-almoço.
Bana yardımcı olacak birine ihtiyacım vardı. Dans ederken kendi kendini kamerayla çekecek..... evsizleri kahvaltıda pancake yemeye davet edecek birine değil.
- O Pancake e o Squeeze?
- Pancake ile Squeeze'e mi?
Como sabia que eram o Pancake e o Squeeze?
Pancake ile Squeeze'i nasıI bildin?
Aposto que o Pancake e as bolas dele já devem ir a caminho do Alasca.
Eminim Pancake ve hazinesi Alaska'yı boylamıştır.
Sabes, o Pancake Hutch tem um pequeno-almoço grátis no teu dia de anos.
Pancake Hutch doğum gününde bedava kahvaltı veriyor. Benden.
Perto do depósito de animais de estimação da Molly, onde comprei o meu primeiro cão, Scraggles... em frente da cabana de panquecas Surfside... vocês querem vender drogas?
Diyorsunuz ki ; ilk köpeğim Scraggles'i aldığım Molly's Pet'in yanında Pancake Hut'ın karşısında mal satmak istiyorsunuz?
Mas tenho sempre panquecas no dia dos meus anos.
Doğumgünümde hep pancake yapardın.
Lembras-te como te sentiste horrível quando soubeste que eu e o Roy passámos o último dia de Acção de Graças no Pancake Castle e convidaste-nos para virmos a tua casa no ano seguinte?
Geçen sene Şükran Gününü Pancake Restoranında geçirdiğimizi duyduğunda ne kadar üzüldüğünü ve gelecek seneye bizi davet ettiğini hatırlamadıın mı?
Podemos voltar para o Pancake Castle.
Pancake Restoranına geri gideriz.
É como um jogo que costumo jogar no "Pancake Palace"!
Hayır, bu Gözleme Sarayı'nda oynadığım bir oyuna benziyor.
Além do Beetle, há o Squarebacks tipo 3 com motores Pancake.
Beetle'ların dışında 3. nesil yatay silindir motorlu kamyonetler de var. - Evet, tamam.
Os Pancake são uma das minhas bandas preferidas.
Krep, en sevdiğim gruplardan biri.
Não sabia que gostavas dos Pancake.
Krep'i sevdiğini bilmiyordum.
Mas em vez disso, levaste-me à noite da família da Granja Pancake.
Her ne kadar bunun yerine koruda gözleme yemeye götürsen de... bundan özel bir anlam çıkarma çabasına girmeden edemedim.
- Panquecas.
- Pancake.
Estás a fazer panquecas.
Pancake yapıyorsun.
Eles simplesmente acabam com a merda do spot, Pancake.
- Hayır.
Onde estão as minhas panquecas?
Pancake'lerim nerede?
Faço-te panquecas no fim-de-semana.
Pancake'i hafta sonunda yaparım.