English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Pathfinder

Pathfinder translate Turkish

46 parallel translation
O comboio para Chicago e Seattle, partirá às 2 : 00, portão oeste, pista 13.
Chicago ve Seattle'a giden Pathfinder saat 2'de kalkacak batı kapısı, 13. ray.
Enviar um esquadrão Pathfinder de Lancasters e bombas de 10 toneladas.
Her biri 10 ton bomba yüklü bir Lancaster filosunu oraya gönderebiliriz.
Estamos a perseguir um Pathfinder preto de 1994.
1994 model, siyah Pathfinder'ı takipteyiz.
Soube que você está trabalhando no Projeto Pathfinder.
Rehber projesinde çalıştığını duydum.
Suponho que tenha consultado algum de seus colegas do Pathfinder. Bem... não exatamente.
Pekâlâ... tam olarak öyle değil.
Começando com o Mars Pathfinder em 1997, empreendeu missões ao longo de uma década para revistar o planeta, em busca de vida antiga.
1997'de Pathfinder'la başlayan 10 yıllık bir görev dizisiyle Mars'ı didik didik edip geçmişin canlılarının bıraktıkları izleri arayacaklar.
Um Pathfinder de 92.
Bilirsin, 92 Pathfinder.
Pathfinder tentou enviar uma versão integral de meu programa.
Kâşif kısıtlanmamış bir programımı göndermeye çalıştı.
E este é o laboratório de investigação, onde se realiza a maior parte da tarefa do Pathfinder.
Ve burası araştırma laboratuarı, Kâşif ev ödevinin çoğunu burada yapar.
Não será de utilidade para o Pathfinder ou a Voyager.
Bu şekilde Pathfinder ya da Voyager'a bir faydan dokunmaz.
Se existir alguma hipótese de que Leosa penetrasse a segurança da Pathfinder deve referi-lo a seus superiores.
Eğer ortada Leosa'nın Pathfinderın güvenliğini tehlikeye soktuğuna dair bir şüphen varsa,... bunu amirine söylemelisin.
Alguma vez discutiu seu trabalho na Pathfinder com você?
Pathfinder'da ki işi hakkında sizinle hiç konuştu mu?
Tenho estado extremamente ocupado com o, uh, projecto Pathfinder.
Ben, çok meşguldüm - Kaşif Projesi'yle.
- Sim, Capitã. Tenente Barclay, projecto Pathfinder... eles não desistiram de nós.
Binbaşı Barclay, Kaşif Projesi... bizden vazgeçmediler.
Responda Pathfinder. Doutor que agradável surpre...
Cevap verin Pathfinder.
Usou o cartão de crédito para atestar o jipe Pathfinder de 92 ao longo das Estradas 12 e 11, tendo seguido até Walden Falls, uma cidade 32 km a Nordeste de Watertown.
Kredi kartını bilgileri 92 model Pathfinder'ını 12. ve 11. Anayollardan Walden Şelaleleri'ne kadar sürdüğünü, Watertown'ın 32 km kuzeydoğusunda bir kasabada mola verdiğini gösteriyor.
A Polícia Estadual encontrou o Pathfinder do Kern num centro comercial nos arredores de Walden Falls.
Polis, Kern'in Pathfinder'ını Walden Falls'un dışındaki bir alışveriş merkezinde bulmuş.
Estamos explorando um novo território hoje, tanto que esta audição está sendo feita pela Pathfinder.
Bugün yeni bir bölgeyi keşfediyoruz, bunun için bu oturum Pathfinder'da yapılıyor.
Eu sou a pathfinder Neyala.
Ben Kaşif Neeyala.
Os companheiros pathfinder de Neyala?
- Neeyala'nın kaşif takımı mı?
Base Pathfinder.
Rehber üssü.
8ª Secção de Força Aérea Pathfinder Liaison
8 hava kuvvetleri. Rehber Liaison.
Como membro Pathfinder tu sabes que deve ir e manter a posição a qualquer custo.
Rehberler sadece durmak için geliyor
Sim, penso que sou o homem certo para a Pathfinder.
Evet, sanırım ben Pathfinder için doğru adamım.
O presidente e o administrador da Pathfinder vêm cá da manhã.
Pathfinder'ın başkanı ve muhasebecisi sabah gelirler.
Tens entrevista com Jeremias Lander e a Pathfinder de manhã às 12h.
Jeremiah Lander ve Pathfinder ile gündüz 12 de bir görüşmeniz var.
- Conhece a Pathfinder? - Claro.
Pathfinder'ı biliyor musunuz?
A Pathfinder procura um novo chefe.
Pathfinder yeni bir patron arıyor.
- Quando reunimos com a Pathfinder?
Pathfinder ile ne zaman görüşebiliriz?
Tive uma reunião com a Pathfinder hoje. E com o Clas Greve.
Gün içerisinde Pathfinder ve Clas Greve ile toplantım vardı.
- Um emprego na Pathfinder.
Pathfinder da bir işi olacak.
Eles trabalham com ele desde que a Pathfinder procura um presidente.
Pathfinder başkanı araştırdığından beri onunla çalıştılar.
A Amtech requer que a HOTE lhe forneça a tecnologia Pathfinder.
Amtech ister HOTE Pathfinder teknolojisini sağlar.
Pedi que cá viessem porque estamos a terminar a longa e dramática caçada para o novo CEO da Pathfinder.
Seni buraya çağırdım çünkü Pathfinder'in yeni CEO'su... İle ilgili uzun ve yorucu avlanmanın sonuna gelmiş olduğumuz için.
O Ross tem um Kia Rondo, e a Marcie tem um Nissan Pathfinder porque ela anda muito com as crianças.
Ross'ta Kia Rondo var Marcie'de de Nissan Pathfinder çünkü çocukları sık sık okula bırakıyor.
Depois fui para a África do Sul, servi em uma organização especial chamado "The Pathfinder Company"
Pathfinder Company isimli özel bir, paraşüt birliğinde görev aldım.
Estão num Nissan Pathfinder dourado, a matrícula é E-3-4-T-R-1.
Altın sarısı renginde Nissan Pathfinder marka araçları vardı. Plaka numarası E-3-4-T-R-0.
A Pathfinder.
Pathfinder.
Agora que podemos ter conversas mais complicadas, a gente inteligente da NASA mandou-me instruções para aceder ao Rover e fazê-lo comunicar com a Pathfinder.
Artık daha da karmaşık muhabbetler yapabilelim diye NASA'daki akıllı insanlar, Pathfinder ile konuşabilsin diye, Yüzey Aracı'nı nasıl hackleyeceğime dair yönergeler gönderdiler.
Se eu aceder a um pedaço minúsculo de código, apenas 20 instruções do sistema operativo do Rover, a NASA pode ligar o Rover à frequência de emissão da Pathfinder e temos via aberta.
Eğer 20 satır kodu Yüzey Aracı'nın işletim sistemine girersem NASA, Yüzey Aracı ve Pathfinder'ı aynı yayın frekansına alıp rahat rahat konuşma yapabilirmişiz.
" Fantástico trabalho, ao ir buscar a Pathfinder.
Pathfinder'ı bularak harika bir iş çıkardın.
Ia agora começar uma nova campanha de Pathfinder se estiveres a fim de diversão não criminosa.
Eğer suç olmayan bir eğlenceye varsan ben de yeni bir Pathfinder savaşına başlamak üzereydim.
Eu sei que és um rapaz fixe, mas não sabia que eras um escoteiro descobridor premiado.
Yani, iyi bir çocuk olduğunu ve her şeyini biliyordum da ödüllü bir Pathfinder izcisi olduğunu bilmiyordum.
Foi aqui que o Faisal Shahzad estacionou o Pathfinder.
Faisal Shahzad, Rehber'i buraya park etti.
Ela estava fascinada por meu trabalho na Pathfinder, e, uh... ela não, uh... nada do que dizia a aborrecia. Permitia-me me deixar à vontade durante horas. Do que falava você?
Pathfinder'da ki işim onu büyülemişti ve uh...
Voyager para Pathfinder.
Çok endişeliyim... w w w. y e d i n c i g e m i. c o m Voyager'dan Pathfinder'a.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]