English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Patrice

Patrice translate Turkish

292 parallel translation
Eu chamo-me Michel e o gerente do hotel chama-se Patrice.
Ben de Michel, ve otel müdürü Patrice.
Vou dar outro café ao Patrice.
Ben Patrice'e bir kahve daha vereyim.
É o Patrice, está a ser engraçado.
Patrice komiklik yapiyor iste.
Patrice continua a história.
Öyküye Patrice devam edecek.
Nascido em Frankfurt, Alemanha, em 1946, estudou em Paris e na Universidade Patrice Lumumba, em Moscovo.
Frankfurt, Almanya'da 1946 da doğdu Paris'te ve Moskova Patrice Lumumba Üniversitesi'nde eğitim gördü.
Nem toda a gente pensa como tu, Patrice.
- Herkes senin gibi düşünmüyor.
Esta é a minha irmã, a Patrice.
Bu, kızkardeşim, Patrice.
A Patrice vai lá estar.
Patrice de orada olur.
E a Patrice?
Patrice ne olacak?
- Não estou interessado na Patrice.
. Patrice beni ilgilendirmiyor.
Patrice...
Patrice...
- Cynthia Patrice Bishop.
- Cynthia... Patrice... Bishop.
Olá, gostaria de falar com a Patrice.
Evet, merhaba, Patrice ile konuşmak istiyorum.
Vou a um recital de poesia com a Patrice.
- Şiir dinletisine gideceğim Patrice ile. - George?
Patrice... milhões de homens... e de mulheres aguardavam pela música que compuseste... para a festa europeia da unificação... por que todos ansiamos e que em breve celebraremos.
bu büyük bayramı için bestelediğin müziği bekliyordu.
Desde que trabalho com o Patrice.
Patrice ile tanıştığımdan beri.
O Conselho da Europa pediu-lhe que acabe o concerto... de Patrice de Courcy.
AB'nin, Patrice de Courcy'nin başladığı esere sizin devam etmenizi istediği söyleniyor.
Tento compreender o que lhe ia na alma. É fácil...
Patrice'in kafasında ne vardı onu anlamaya çalışıyorum.
É a primeira parte de um grande concerto escrito por Patrice... que o Conselho da Europa lhe encomendou.
Bu AB'nin teklifiyle Patrice'in yazdığı konçertonun ilk bölümü.
O Patrice era um homem muito reservado.
Patrice oldukça içine kapanık biriydi.
São fotos e documentos que encontrei no gabinete dele no conservatório.
Patrice'in çekmecesinde buldum. Karısı bunları istemedi.
Ouvi dizer que vai acabar o concerto do Patrice.
Patrice'in konçertosunu tamamlamak istediğinizi duydum.
- Pensei que o Patrice lhe tivesse dito.
Hayır. Patrice size bahsetmiştir diye düşündüm.
A das fotos da televisão. A que estava com o Patrice.
Programdaki fotoğraflarda Patrice ile birlikte görülen kız.
Eles encontravam-se nos tribunais. Ela é advogada.
Patrice ile Adliye Sarayında görüşürlerdi.
Querias que eu levasse o dossier do Patrice.
Bir keresinde benden Patrice'in dosyasını almamı istemiştiniz.
O Patrice falou-me muito de si.
Patrice bana sizden çok bahsetti.
Sou a Patrice.
Ben Patrice.
Em Janeiro de 1961, ajudou o presidente Kasavubu do Congo a prender e a assassinar o Patrice Lumumba?
1961 Ocak'ında Kongo Başkanı Kasavuba'ya Patrice Lumumba'nın tutuklanıp öldürülmesinde yardım ettiniz mi? Hayır efendim.
Patrice, o meu carro.
Patrice, arabamı getir.
Patrice!
Patrice!
A minha também não foi com ninguém, porque Jean-Patrice Benjamin ou ninguém é a mesma coisa, mas, mesmo assim, foi com ele que ela se foi embora.
Benimki de kimseye kaçmadı. Çünkü J.P. Benjamin adam değil. Ama onunla gitti.
Eu telefonei ao Jean-Patrice Benjamin e perguntei-lhe :
J.P. Benjamin! i aradım :
Patrice Saint Clair.
Patrice Saint-Clair.
Quem é o Patrice Saint Clair?
Patrice Saint-Clair kim?
Agora, quem é o Patrice Saint Clair?
Şimdi, Patrice Saint-Clair.
É a Patrice.
Adı Patrice.
E esta é a insaciável Patrice.
Bu da pisboğaz Patrice.
- Deixe-me ajudá-la, Patrice.
- Patrice, müsaadenle yardım edeyim.
"Eu ajudo."
Müsaade et, yardım edeyim, Patrice.
A Patrice achou-te giro, talvez gay e giro.
Patrice seni şirin buldu. Muhtemelen eşcinsel ve şirin.
Cá para mim, a Patrice não faz a mais pequena ideia dos seus afetos. Não me admira.
Gördüğüm kadarıyla Patrice'in senin alâkandan haberi yok ama boş ver.
Com a Patrice é uma coisa, não gostas dela. Mas é bem diferente quando se trata da rapariga de quem se gosta.
Bak, konu Patrice olunca umurunda değil ama konu senin hoşlandığın kız olunca iş değişiyor.
- Já tem um ramo para a Patrice?
Patrice için buket hazırladın mı?
Patrice?
Patrice? Selam!
Patrice?
Patrice?
Quem vai sair com a Patrice O Charlie vai sair com a Patrice
Kim Patrice'le çıkıyormuş? Charlie Patrice'le çıkıyormuş! Gidiyor.
Como foi a noite com a Patrice?
Patrice'le akşamın nasıl geçti?
Também recordamos a pequenina de 5 anos... que o acompanhou na sua morte.
Patrice, milyonlarca erkek ve kadın çok umutlu olduğumuz Avrupa'nın
Chama-se Jean-Patrice Benjamin, mas no Ministério chamam-lhe Ducon.
O'na Dumbo deriz.
Olá.
Patrice orada mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]