Translate.vc / Portuguese → Turkish / Perez
Perez translate Turkish
558 parallel translation
Costumo passear ao fim da tarde na Avenida de Sycamores. Concha Perez.
Her akşam Sycamore Bulvarı'nda yürümek adetimdir...
Mas já agora, conheces uma deusa desta cidade chamada Concha Perez?
Hazır tavsiyeden söz açmışken Concha Perez adlı bir tanrıça hakkında bilgin var mı?
- E quem é que veio com ele? - Tom Quitman, Concho Pérez.
Concho Perez.
Perez, piloto Perez.
Perez. Pilot Perez.
Sou a Madre Perez, superiora do convento.
Ben manastırın baş rahibesiyim.
Lady Maggie, o Señor Perez...
Bayan Maggie, Senyor Perez.
- Señor Perez?
- Senyor Perez?
Obrigado, Señor Perez.
Teşekkürler Senyor Perez.
Podias fazer isso, mas sugiro que lhe leves Sancho Pérez.
Bu yapabilirsin ama Sancho Perez'i ona getirmeni öneririm.
Quem é Sancho Pérez?
Sancho Perez kim?
Perez e Vaca?
Perez ve Vaca mı?
Sinto muito, Geral, mas estou muito preocupada com aqueles dois homens desaparecidos, Perez e Vaca.
Özür dilerim General fakat kaybolan iki adamdan dolayı rahatsızım. Perez ve Vaca.
Nem Perez nem Vaca deixaram os motivos.
Perez ve Vaca çıkış yapmadılar.
Jose Manuel Francisco Mendoza Montezuma Della Plata Perez Rodriguez... conhecido por todos por El Tampico... quero prestar homenagem ao falecido Prefeito de Goldspring!
Francisco Jose Manuel Mendoza Montezuma Della Plata Perez Rodriguez herkes tarafından El Tampico diye bilinir Belediye Başkanı Goldspring'e hürmet etmekte geç kaldım!
Don Jose Manuel Francisco Mendoza Montezuma Della Plata Perez Rodriguez!
Don Jose Manuel Francisco Mendoza Montezuma Della Plata Perez Rodriguez!
- Você é a Incarnación Perez?
Siz Incarnacion Perez misiniz?
Humanos, alferes Perez.
İnsanlar. Yani biz.
Olhe ali na varanda, Comandante Perez.
Sana bahsettiğim kız bu. Evet, İnka kızı bu, Komutan Gomez.
O director é o Miguel Perez.
Film komisyon başkanı Miguel Perez.
Eu trago-lhe uma cópia da minha cópia, Sr. Perez.
Hemen ilgilenip size benim kopyamın fotokopisini vereceğim Bay Perez.
Ouvimos o Frito e o Perez durante uma semana.
Bir hafta kadar Frito ve Perez'i takip ediyorduk.
Alan Perez, Capitão.
Alan Perez, komiserim.
Perez.
Perez!
Perez.
Perez.
Porque não me chamou Fernández, Gomez, Perez, como todo o mundo?
Neden Fernández, Gómez, Pérez gibi normal bir isim koymadın ki?
Nós guardamos para nós.
Perez, şu an kendimizi tutmalıyız.
Ouvi dizer que deste bem no Perez.
Perez'in üzerine uçmuşsun.
Perez, já que gostas tanto desta merda de zoo, brinca lá com os animais.
Perez, bu hayvanat bahçesini çok seviyorsan, hayvanlarla sen oyna.
- Hei, não sou teu irmão, Perez, vai-te foder. - Ohh.
- Hey, ben senin kardeşin değilim, Perez, si.tir git.
Jerry, Perez.
Jerry, Perez.
Sou a Marisa Perez, a sua assistente.
Marisa Perez. Asistanin benim.
- A Marisa Perez.
- Marisa Perez.
Obrigado, General Perez.
Teşekkür ederim, General Perez.
Do Perez duvido, mas nunca se sabe.
Perez'den sanmam. Ama hiç belli olmaz - daha önce oldu.
Bela recepção, Perez.
İyi karşılama, Perez.
Obrigado, General Perez.
Teşekkürler, General Perez.
É isso mesmo, a Selena e Chris Perez casaram-se.
Selena ve Chris Perez nikahlandılar.
A superestrela tejana, Selena Quintanilla Perez, foi baleada alegadamente por Yolanda Saldivar, a presidente do fã-clube.
Tejano müziğinin süper starı Selena, iddialara göre... fan kulübünün yöneticisi Yolanda Saldivar tarafından vuruldu.
O porta-voz do grupo é um homem chamado Cassian Perez.
Grubun sözcüsünün adı Cassian Perez.
Os homens do Perez morreram há vários meses. Não são boas.
Perez'in kolayca öldürdüğünü düşünürsek, pek şansımız yok.
O Perez tem um irmão, Jerico.
Perez'in Jerico adında bir kardeşi var.
Os Detectives Duquette e Pérez vieram dar-nos o que esperamos que seja uma nova perspectiva sobre o tema e responder a qualquer questăo que vocęs tenham.
Detektif Duquette ve Perez bizlere bilgi verip konuya yeni bir bakış açısı getirecekler ve sorularınızı yanıtlayacaklar.
A minha parceira, a detective Pérez.
Ortağım, Dedektif Perez.
- E dei aulas de elocução há Rosie Perez.
- Ve meksikalılara konuşmayı öğrettim.
Este é o Nelson Perez, trabalha no posto do compressor.
Bu Nelson Perez. Kompresör istasyonunda çalışıyor.
Quem, o Perez?
Kim? Perez mi?
Ao entrar na sala o Sargento Perez encontrou-os com bebidas alcoólicas...
Çavuş Perez'e göre,.. .. yanlarında 20 lt ev yepımı alkol vardı.
Sr. Presidente, prefere outro episódio desses 50 anos de prosperidade e Guerra Fria porque Juan Pérez está cagado de medo de que o mundo se acabe antes da próxima propaganda.
Sayın Başkan istediğiniz şey gerçekten bu mu? Yoksa en sıradan Amerikalı'nın dünyanın sonraki reklamdan önce sona ereceğinden korkması yüzünden dünyada 50 yıIdır süren soğuk savaşın getirdiği zenginliği mi istiyorsunuz acaba?
Quê?
Perez Prado... Esas Mambo kralı.
O ratito Pérez não deve demorar.
Eh, diş perisi pek de uzak sayılmaz.
Então de verdade crie que ao Juan e María Pérez importa-lhes que um drogado ou um valentão qualquer receberá o título de educação secundária sabendo que seus adorados filhos estudarão no Yale?
Yani sence cidden milletin kendi küçük çocukları Yale'e giderken uyuşturucu almış bir çete üyesinin diploma almış olması çok mu umurlarında?