Pilates translate Turkish

Não, tenho de ir ensinar uma turma de "pilates", mas obrigado.

Hayır, ders vermem gerekiyor, ama saol.

- Armou-se em Pôncio Pilatos.

Düzenli bir Pontius Pilates.

- Eu faço Pilates.

- Ben Pilates yaptım.

Esteve morta dois dias até o instrutor de Pilatos a encontrar!

Pilates eğitmeni onu bulduğunda öleli iki gün olmuş!

Pilates para Poodles. Sim é na terça às 2h30.

Fino köpekleri için davet?

Vou ter uma aula de "Pilates, Porque estou acordado" por isso vamos lá despachar isto.

Şimdi diğer tarafa geçeceğiz ve bunu hiç duraksamadan yapacağız.

- Têm o Método Pilates?

- Pilates var mı?

- Têm o Método Pilates.

- Pilates var.

Com Pilates.

Pilates'leri var.

Gosto de praticar o Pilatos, mas não quero falar disso o dia todo.

Pilates çalışmayı severim ama ama tüm gün bundan bahsetmem.

Chama-se Pilates.

- Pilates denir.

Todos os teus amigos concordam... essa mulher tem o cérebro da máquina de Pilates... e um coração do tamanho de um Zoloft.

Çünkü şu anda benden nefret ediyor. Pekala, hafta sonu planları hakkında konuş.

Encomendei um.

Pilates kaseti sipariş etmiştim.

Ela ia à aula de Pilates mas veio-lhe o período.

Spor merkezinde olması gerekiyordu. Gitmen lazım.

- Ainda fazes Pilates? - Quando posso.

- Hâlâ Pilates yapıyor musun?

Bem, vou para o Pilates.

Peki gitmem lazım.

Vamo-nos embebedar antes do Pilates.

Haydi! Pilates'den önce gidip sarhoş olalım.

Sei que é tarde, e todas precisamos de nos levantar para o Pilates...

Bayanlar, geç oluyor, ve Pilates için kalkmamız lazım...

O juiz tinha aula de Pilates.

Yargıç Pilates dersindeydi.

Tive de tirar o juiz Davies da aula de Pilates para conseguir o mandado.

O izni almak için Yargıç Davies'i Pilates dersinden çıkarttırdım.

Sim, mantenho-me em forma com o Pilates e o gim.

Evet, pilates ve cinden şaşmayacaksın.

E marcamos-lhe um treino de Pilates, se o teu professor tiver tempo livre.

Bir de Pilates koçu. Belki seninki vakit ayırabilir.

Infelizmente, não temos vagas disponíveis em Pilates ou ioga.

Ne yazık ki Pilates veya yoga öğretmeni açığımız yok.

Terri chegou e preciso ir para o meu pilates.

Benim çıkmam gerek. Sen onunla ilgilen, tamam mı?

Eu te respeite quando peguei sua cliente para você fazer pilates.

- Gittiğinde senin müşterinle ilgilenerek sana saygı gösterdim zaten.

Tenho minha própria firma de direito sou mãe solteira e ainda tenho tempo para cursos de extensão, pilates, arranjos florais, cerâmica...

Bir hukuk şirketim var. Bekar bir anneyim ama hala turistik geziler, Pilates, çiçek işi, ahşap...

Uso creme para pele, já fiz pilates.

Eşcinsel olsam daha iyi. Hiç bir erkekten cinsel olarak etkilendin mi?

Miúdas americanas, fazemos Pilatos, passamos fome até ficarmos boas

# Amerikalı kızlar, pilates yaparız biz # # Taş gibi olana kadar açlıktan ölürüz #

Após três sessões, tornou-se instrutora de Pilates em Tenafly.

Üç sezon sonra, Tenafly'da Pilates hocalığına başladı.

Porque fazemos exercícios e fazemos Yoga...

Bu spor ve Pilates yaptığımız için.

Ando interessado em pilates.

Pilates arıyorum.

Não vais poder ir à aula de pilates amanhã?

Ne o, yarın pilates dersine gidemeyecek misin?

O nosso instrutor privado de pilates.

O bizim özel çalıştırıcımız.

Ela está na minha aula de Pilatos.

Onunla aynı Pilates sınıfındayız.

12h00, aula de Pilates com o Lorenzo.

Saat 12, Lorenzo'yla pilates.

Faço algum Pilates.

Pilates yapıyorum.

O Conrad pratica Pilates.

Conrad Pilates yapıyormuş.

Nem sequer no ano passado quando estive em forma?

Geçen sene şu Pilates dersleri aldıp forma girdikten sonra bile?

Fazem Pilates juntas.

Birlikte Pilates yaparlar.

Achei que era suposto haver alguma privacidade nesta porra de sítios.

Umarım bu Pilates dersimi bölmeye değecek kadar önemlidir.

Espero que isto seja bom o suficiente para me tirares da aula de pilates, Charlie.

- Kırılan bir şey var mı? - Belki çenesi. Hayır, eşyalar veya armatürler.

Yogalates?

New Pilates?

O meu Professor de "Pilates", foi ordenado através da internet.

Pilates hocam internetten papazlık almış.

"Gosto de yoga, pilates, estar em contacto como a minha espiritualidade."

Yoga, pilates yapıyorum ruhsal dünyamla iç içeyim Onunla evliyim.

É a técnica do Pilates.

Egzersiler sayesinde.

Está na aula de pilates.

Pilates kursuna gitti.

Vai à tua aula de Pilates, apanha ar.

Sen de pilates kursuna git. Biraz hava al.

Andas a fazes pilates?

Pilates mi yapıyorsun?

Pilates?

Pilates mi?

Sigo o método Pilates.

Pilates'e gidiyorum da.

O instrutor de Pilates?

Pilates eğitmeniniz mi aynıydı?