Translate.vc / Portuguese → Turkish / Piper
Piper translate Turkish
2,950 parallel translation
Piper!
Piper!
Quando o Sr. Piper morreu, o seu filho adoptivo vendeu-o a uma empresa.
Babaları Bay Piper öldüğünde, evlatlık oğlu oteli bir şirkete sattı.
Parece que o Wilder e a Natasha Piper começaram a namorar recentemente.
Görünüşe göre Wilder ve Natasha son dönemde çıkmaya başlamışlar.
Muito obrigada por ter vindo, Sra. Piper.
Geldiğiniz için teşekkürler, Bayan Piper.
- Piper, não!
- Piper, yapma!
Piper, fique aqui.
Piper, burada kal.
Eu é que causei isto!
Bunu ben başlattım. - Piper!
- Piper!
- Anne!
Piper!
- Piper! - Anne!
Acho que foi o fogo que fez despoletar o transtorno da Piper, por isso ressuscitou o Landon.
Bence yangın, Piper'ın sorunlarını ortaya çıkardı. Sonra Landon'ı hayata döndürdü.
Viu o que sobrou da Piper.
Piper'dan kalanları gördün.
A Piper foi empalhada, e depois empalhou o filho dela.
Piper doldurulmuştu. Sonra da oğlunu doldurmuş.
Ele disse que a visita era um presente de aniversário antecipado para a Piper.
Peki, Geldiğini söyledi - Ziyaret edin... Piper için erken bir doğum günü oldu.
A Piper é sangue do nosso sangue.
Piper in bize ait olan kanı.
Mas tu não és gorda, Piper.
Ama sen şişman değilsin ki Piper.
Olá pessoal, sou a Piper.
Merhaba ben Piper.
Vai-te foder, Piper!
Siktir git Piper!
- Piper. Pára!
Piper, dur!
Você é a Piper, certo?
Sen Piper, değil mi?
A Piper foi-se embora.
Bu iş bitti Piper gitti.
Mas acho que não farei isso contigo.
Ama hiç sanmıyorum Piper.
Mudei de ideias em relação a ti, Piper.
Senin hakkındaki fikrimi değiştirdim Piper.
Tudo bem.
Piper.
Adeus, queridinha...
Elveda tatlı Piper.
- Vamos!
Piper!
Piper... Eu preciso de ti, mas não te vou mentir.
Piper sana ihtiyacım var ama yalan söyleyecek değilim.
- Piper?
Piper?
Mais razões para manter a Sra. Piper perto de mim.
Bayan Piper'ı yakında tutmam için bir neden daha.
- À jovem Sra. Piper... Que tens um segredo?
Genç Bayan Piper, küçük bir sır bilmek ister misin?
Piper, ele não roubou isso para me deter.
Piper, Milton silahı beni durdurmak için çalmadı.
Ama-a por mim, Piper.
Onu benim yerime de sev Piper.
Sou o Piper Borraow.
Ben Piper Borraow.
Por favor, não te tornes uma mãe da Piper.
Piper'ın annesi gibi olma.
Uma quê? Uma "Mãe da Piper"?
Ne gibi? "Piper'ın annesi" mi?
Não vi a mãe da Piper, mas sei que ela está por aqui.
Piper'ın annesini görmedim ama kesin buralardadır.
- Hailey! - Olá, Piper.
- Merhaba, Piper.
E a mãe da Piper que nos seguido a noite inteira, leva-nos para casa.
Piper'ın bizi tüm gece takip eden annesi bizi eve bırakacak.
Vindo da selvagem Creche Roddy Piper em Glasgow, Escócia, chega o Extreme Bebé Wrestling!
Glasgow, İskoçya'dan, Rowdy Roddy Piper Çocuk Bakım Merkezinden bildiriyoruz. Yürümeye Yeni Başlayanlar Güreşi!
- É Pappy Van Winkle?
- Piper Van Winkle şişesi mi o?
Sigam o flautista e o seu doce buraco do cú!
Pied Piper'ı ve onun güzel kıçını takip edin.
Sim? Quanto achas que o meu amigo ganhou na Piper Web Systems?
Buradaki adamımın Piper Web Sistemleri'den...
É a Piper Van Allen.
Bu Piper Van Allen.
Porque a Piper é casada com o Jason Van Allen.
Çünkü Piper, Jason Van Allen ile evli.
Precisas de ir buscar o Piper e voltar para o Clube.
Piper'ı alıp kulüp evine gelmen gerek. Niye ki?
Onde está a Lyla e o Piper?
Lyla ile Piper nerede?
Sei que o Tom Piper está na corrida para se tornar senador.
Tom Piper'ın senatör olma yolunda hızla ilerlediğini biliyorum.
Bem, isso é uma pena, pois encontrei o Tom Piper.
Kötü oldu çünkü Tom Piper'ı buldum.
Acorda Finn, já não és mais o quarterback, nem o Flautista Mágico, já ninguém vai achar que tudo o que fazes é fixe.
Kabul et Finn. Artık oyun kurucu değilsin. Pied Piper'liğin * bitti artık.
Espera!
Piper, bekle!
Sim, a mãe da Piper.
Piper'ın okula gittiğinden emin olmak için tüm gün çalılarda saklanıyor. Evet.
Ela esconde-se nos arbustos todos os dias só para ter a certeza que a Piper vai para a escola. É de loucos!
Delilik resmen.