Translate.vc / Portuguese → Turkish / Policía
Policía translate Turkish
135 parallel translation
Trouxe a policía só pelo caso... ... porque conheço bem o Sr. Sargent.
Sargent'i tanıdığım için polisleri ben getirdim.
Esperava encontrar a policía e, pelo menos, dois cadáveres.
Polisi ve en azından parçalanmış iki ceset görmeyi bekliyordum.
A policía, senhor? !
- Polis mi efendim?
Arrastaram-me e acusaram-me de atacar um policía... e de trabalhar contra Deus.
Polis memuruna saldırı ve tanrı aleyhine çalışmaktan suçlanıp tutuklandım.
Agora é o chefe da policía.
Anlaşılan polis şefi olmuş.
Mandarei chamar a policía.
Polisi çağıracağım.
Não, a policía chegará lá antes de nós.
Polis çoktan oraya varmıştır bile.
A policía.
- Evet. Polisi.
Você não tem nada a haver com a policía, certo?
Polisle bir ilişkin yok, değil mi?
Depois encontra o chefe da policía.
Sonra polis şefini bul.
A policía vai certeza me acusar.
Polisin beni suçlayacağı kesin.
- sou policía. - ¿ a serio?
Şaka mı yapıyorsun!
Tenho mobilizado a Scotland Yard, mais a policía local e uma... pequena unidade movel aqui.
Scotland Yard'ın yarısı ve yerel polisten adamlar... ve bir de mobil birim burada.
Agora, tenho a intenção de voltar a terra amanhã... E informar de minhas suspeitas o Chefe da Policía de West Highland.
Şimdi, yarın ana karaya dönüp... kuşkularımı, West Highland Polis Teşkilatı'nın şefine... rapor etmek niyetindeyim.
Ele ainda não estava fichado por nossa policía.
O an Lacosta'nın dosyası polisten gelmemişti.
- Policía.
- Ne istiyorsun?
E saca 10 % da sua conversa com o departamento da policía?
Polisle bilgi vererek de % 10 komisyon kazanıyor musunuz?
Entretanto suponho que o assassino enviou outra carta... à policía. E "Sua majestade" avisa que atacará outra vez.
Bu arada polisten alınan bilgilere göre katil son mektubunda öldürmeye devam edeceğinden bahsediyor.
Tens que ir à policía. O que viste podia resolver o caso.
Polise gidip başına gelenleri anlatman lazım.
Diz ao chefe da policía para vir aqui.
Polis şefini arayın ve kıçını kaldırmasını söyleyin.
Terry Clay era um bom policía.
Terry Clay iyi bir polisti.
Creio que este é um trabalho de coveiro, não de policía.
Biliyor musun? Kendimi polisin değil de mezar kazıcısı gibi... hissetmeye başladım.
Deixem a policía.
Polislik mesleğinde ziyan oluyorsunuz.
É o comissário da policía.
Kendisi emniyet müdürüdür.
- Capitão, faço uma foto à policía?
Carabinieri ile birlikte bir fotoğrafınızı alabilir miyim?
Um policía e um caloiro.
Bir polis ve bir çaylak.
Chame a policía.
Lütfen polisi arayın.
Era policía.
Bir polisti.
- Policía.
Bir adam var!
Esse auto parece ser da policía.
Bir polis arabasına benziyor.
A solução não é uma acção repressiva da policía.
Bunu polis baskısı kullanarak çözemeyiz.
eu chamei a policía, o que te parece?
Faturayı polise yollayacağım. Ne dersin?
"Policía em busca de camisinhas desbocados".
"Delirmiş Prezervatif İçin Sürek Avı."
ele era da policía até recentemente e agora...
Bu adam bir zamanlar polisti ve şimdi...
amanhã vira McGovern a cidade o último que preciso é a policía que nada leva a serio ao dedicar a procurar camisinhas assassinas.
Dick McGouvern yarın şehre ziyarete geliyor. Geldiğinde, katil bir prezervatif aradığı için hiç ciddiye alınmayan bir polis teşkilatı görmesini istemiyorum.
na policía, Eu cheguei a inspetor, mas minha mãe não gostaria de minha vida se ela soubesse o que eu faço.
Çok çalışıp dedektif olmuş olabilirim. Ama yine de, annem nasıl yaşadığımı bilse hiç memnun olmazdı.
Que medida tomará a policía para combater as camisinhas assassinas?
Bu katil prezervatifleri yakalamak için polis şu anda ne yapıyor?
Inclusive um policía dedicado deve dormir de vez em quando, se não, sua saúde sentirá o efeito.
Kendini işine adamış polisler bile arada sırada uyumalıdır. Aksi, sağlığa zararlıdır.
Ud. é da policía, verdade?
Siz polissiniz, değil mi?
De verdade quer deixar de ser policía?
Gerçekten artık aynasız olmak istemiyor musun?
- Quer que seja policía por um mês?
- 1 aylığına Polislikmi yapayım yani?
Pelo menos aqui, a policía não me encontrará.
En azından polis beni burada asla bulamaz.
A menos que tu sejas suficientemente estúpido para chamar a policía.
Tabii polisleri aramak gibi aptalca bir şey yapmazsan.
Ser policía é a única coisa que o Charlie sa...
Ama mesleği Charlie'nin her şeyi.
- Quem és? - Sou policía.
- Sen de kimsin?
Assim que passar o curso de obstáculos, Serei um policía de verdade.
Çok yakında engelli parkuru geçicem, gerçek bir polis olabilmek için.
Vou ser um policía de verdade tal como tu foste.
Polis olmak istedim tıpkı senin gibi.
Vocês tem 4 minutos para completar... a parte de resistência física do vosso exame de policía.
Polis sınavının fiziksel dayanıklılık... bölümünü bitirmek için tam dört dakikanız var.
Departamento de Policía.
Polis Merkezi.
Policía!
Polis!
Se o fazes eu chamo a policía.
Hele bir yap, polisi ararım.