Translate.vc / Portuguese → Turkish / Pond
Pond translate Turkish
152 parallel translation
Por outro lado, devo confessar, que tenho muito mais respeito pelo Cam, do que tenho por Joseph Pond.
Öte yandan, itiraf edeyim, Cam'a Joseph Pond'a duyduğum saygıdan çok daha fazlasını dyuyuyorum.
A Sra. Pond, ligou há pouco.
Az önce Bayan Pond aradı.
E como está o Sr. Pond, esta noite?
Bay Pond nasıl bu akşam?
Acho que vou esperar, até a Sra. Pond chegar.
Bayan Ponds buraya gelinceye değin bekleyebilirim.
Sra. Bedsole, Joseph Pond, vai assassinar a Virgília.
Bayan Bedsole, Joseph Pond Virgilia'yı öldürecek.
Neste momento, Joseph Pond, está deitada na sua cama, recuperando, do que o médico chamou de intoxicação alimentar.
Tam şu anda, Bay Pond yatağında uzanıyor, gıda zehirlenmesi rahatsızlığından iyileşmeğe çalışıyor.
Pensei que, se este homem, Pond, soubesse que a polícia estava ciente das suas intenções, seria suficiente para o impedir.
Bence, bir kez Poınd denen bu adam polisin onun niyetlerinden haberdar olduğunu öğrenirse, bu onu durdurmak için yeterli olur.
Albert, tem de confrontar este homem, o Pond.
Albert, bu Pond denen adamla yüzleşmelisin.
Mas o Pond viverá muitos anos.
Fakat Pond yaşayıp gitti.
Mas Thoreau não foi para o Walden Pond com um menino de 9 anos.
Ancak Thoreau, yanında 9 yaşındaki bir erkek çocuğuyla... Walden Pond'a gitmedi.
Espero que não sejas assim com os nossos filhos.
Selam, ben bay Pond. Ernst Pond.
O endereço da Susan Finley é Cypress Pond Road, 1 4.
Susan Finley'in adresi Cypress Pond Sokağı 14.
Estou em Pond Road, em perseguição!
Pond Road'da hala takipteyim!
Pond Street.
Pond Sokağı.
mas apontavam os perigos da aceitação das convenções sociais.
Hudson'ın Walden Pond'ından uzaklarda, diğerlerinin sahte, yalancı dünyalarında bunaltıcı bir yaşama hapsolmuştu.
Estas radiografias são da Allison Pond.
Bunu Allison Pond'un röntgeninde bulduk.
Vim falar-lhe de Allison Pond.
Allison Pond hakkında konuşmak için geldim.
Ele também lhe informou em que condições ela foi encontrada?
O ayrıca bayan Pond'un ne vaziyette bulunduğu hakkında da sizi bilgilendirdi mi?
Creio que a menina Pond... esteve na sua companhia durante o fim de semana.
Sanırım bayan Pond cuma gününden hafta sonuna kadar sizinle birlikteymiş.
E neste momento ocupo-me de Allison Pond.
Ve şu an elimde Allison Pond var.
General. Allison Pond esteve na zona de testes.
General, Allison Pond sizin test bölgenizin dışındaydı.
Allison Pond.
Allison Pond.
Agente Especial, dizia... que o nome dela era Allison Pond?
Özel ajan, İsmi Allison Pond'dı değil mi? Evet, efendim.
Estou disposto a dar-lhes a garantia pessoal do director, de que o General Timms, nada teve a ver com a morte de Allison Pond.
Ben müdürümüzün size kişisel bir garantisini vermek için gönderildim. General Timms'in Allison Pond'un ölümüyle hiç bir ilgisi yok.
Ele mente acerca de Allison Pond.
Allison Pond konusunda yalan söylüyor.
A Allison Pond nunca fez mal a ninguém.
Allison Pond hiç kimseyi incitmemişti.
Como fizeram com a Allison Pond.
Tıpkı Allison Pond'a yaptıkları gibi.
Diz que ela quer encontrar-se comigo no Stark's Pond depois das aulas.
Okuldan sonra, benimle Stark Gölet'inin orada buluşmak istiyor.
Sim, é... 4946 Cypress Pond. Muito bem, obrigado.
Evet, o aa... 4946 Cypress Pond.
14-Mary-10 pede agentes para assalto em 4946 Cypress Pond Road.
takım 9-10 hırsızlık dedektiflerini aa, 4946 Cypress Pond Road'a istiyor
Desces o South Channel, passas Rocky Neck, Tenpound Island, Niles Pond, onde andei de patins em miúdo.
Güney Kanal'ına doğru ilerle Rocky Neck'i, Tenpound Adası'nı geç çocukken paten yaptığım Niles Pond'u da geç.
Desces o South Channel, passas Rocky Neck, Tenpound Island, Niles Pond, onde andei de patins em miúdo.
Rocky Neck ve Tenpound Adası'nı geçip, Güney Kanalı'na yol alın çocukken paten kaydığım Niles Pond'u geçin.
Nada daquela cenas Golden Pond cabeça-no-espeto.
Golden Pond'da kafa sallayan değil.
Quanto mais eu penso nisto, mais feliz fico de saber que mudaste em relação a Abril em Emden Pond.
Emden Göleti'nde nisan ayında yapacağınız resepsiyonu iptal ettiğinizi düşündükçe daha çok mutlu oluyorum.
Sou o seu jardim aquático ( Koi pond ). Não admira que eu esteja só.
Kendimi daha iyi hissediyorum.
Puxa-se o rabo, e chega-se ao Lago do Paraíso!
- Sonra hızlıca kuyruğunu çek ve Pond cennetindesin!
Não são os Hobbs Pond. Repara no veio vermelho.
Hobbs Gülü'nün altında buldukları değil.
Sim, na Green Pond Road, uns 5 kms mais abaixo, à direita.
Green Pond Yolunda. 3 mil aşağıda.
O número de Olivia Harris em Green Pond Road?
Green Pond Yolunda oturan, Olivia Harris'in numarası.
Green Pond Road, 34.
34 Green Pond Yolu. Evet.
Os capitães dos Crows de hoje são Cameron Jiff, Jay Crozer, Austin Pond e Clark Kent.
Bugünkü Kargalar'ın kaptanları son sınıftan Cameron Jiff, Jay Crozer, Austin Pond ve Clark Kent.
Já leu Walden Pond? Está lá tudo.
Sen hiç Walden Pond'u okumadın mı?
Este homem era um caçador, levou um tiro em Johnsons Pond.
Bu adam yasak avlanıyormuş, Johnson Gölünde bulunmuş.
Eu vou contemplar a lagoa de Koi.
Ben biraz "Koi Pond" ları seyredeceğim ( japon balığı çeşidi ).
Quem quer ir ao lago e atirar umas pedras?
Kim Shady Pond'a gidip biraz taş sektirmek ister?
Earl, tens que dar a volta, o lago não é por aqui.
Earl, diğer yöne gitmek zorundayız. Bu yol Shady Pond'a gitmiyor.
O Henry Fonda, "On Golden Pond".
Henry Fonda. Altın Gol'de oynamıştı.
- Ao lago Marsden.
- Marsden Pond.
Fui por Mill Pond até 24 Kms daqui, ao longo daquele riacho.
Mill Pond'un 15 mil dışına yakınına kadar çay boyunca gittik.
Está ao corrente de que a menina Pond e eu tivemos... uma certa relação.
Bayan Pond ile bir ilişkimin olduğundan haberdarsınız zaten.
Sabes o Turtle Pond?
Evet!