Translate.vc / Portuguese → Turkish / Pétunia
Pétunia translate Turkish
65 parallel translation
- Pétunia!
- Pétunia!
Pétunia, espero por mim!
Pétunia, beni bekle!
Pétunia, iremos precisar de umas quantas plantas.
Daha hassas bir alet almalıyız, Pétunia.
Não, Pétunia!
Hayır, Pétunia!
Heliotrópio, hortênsia, petúnia!
Bambulotu, ortanca, petunya!
O número da Petúnia ao palco.
"Petunia" için sahneye.
"Amo a Petunia" "A filha do jardineiro"
# Bahçıvanın kızı Petunia'yı seviyorum
"E farei meus os lábios de Petunia"
# Ve Petunia'nın dudakları benim olacak
"E farei meus os lábios de Petunia"
# Ve Petunia'nın dudakları
"Farei meus os lábios de Petunia"
# Petunia'nın dudakları benim olacak
Pétonia, o que é que tu inventaste agora?
Petunia, sana ne oldu böyle?
Uma gota cheia desse líquido, podia ser usada para fazer uma lagarta ou uma petúnia, se nós soubessemos como combinar os componentes.
Eğer bileşenlerin nasıl bir araya geldiklerini bilseydik o sıvının bir göz damlası tüpü dolusu, bir tırtıl veya bir petunya yapmak için kullanılabilirdi.
Petunia
Ah, Petunya
E também para a bebé Petunia
Ve bebek Petunia'ya da öyle
Petunia, vá lá.
Petunya, hey, yapma.
Eu tinha de as esfregar com fragrância de petúnia.
Petunya kokusuyla fırçalamıştım da.
Minha face de petúnia.
- Petunya suratlım. - Ne?
Mas os responsáveis reagiram e a Petunia, como é conhecida, voltou à segurança do cativeiro.
Ama hayvanat bahçesi çalışanları hemen harekete geçti ve Petunia olarak bilinen gergedan tekrar kafesine kapatıldı.
Como em "Desculpa ( Sorry ), Petúnia."
"Sevgili Papatyam" daki gibi.
Bom trabalho, Petunia.
Aferin sana, Petunya.
A Petunia, a tua mulher de sonho.
Karşında Petunia, rüyalarının kızı!
- Sim, tia Petúnia.
- Peki Petunia Teyze.
Petúnia, quando os Mason chegarem, tu estarás...?
Petunia, Masonlar geldiğinde nerede olacaksın?
Petúnia, ele vai fugir!
Petunia, Harry kaçıyor.
Sinto muito, Petunia, mas daqui a 3 minutos estou fora daqui.
Gerçekten üzgünüm Petunia, fakat 3 dakika sonra buradan gitmiş olacağım.
Excelente petisco, Petunia.
Harika olmuş Petunia.
O que fazia o pai do rapaz, Petunia?
Çocuğun babası ne yapmıştı, Petunia?
Calma, Petunia.
Büyütme Petunia.
Petunia, que te disse eu sobre isto?
Petunia, sana bu konuda ne demiştim?
Poderia "ordenhar" a Petunia por mim?
Acaba benim için Petunia'yı sağabilir misin?
A Petunia...?
Petunia.
Petunia, vou ter saudades tuas.
Ah Petunia, seni özleyeceğim.
Há pequena bonita Petunia tu vou morrer....
Sen olaganüstü bir seysin. Iste bu! - Sen benimsin.
Sou uma pequena petúnia num campo de cebolas, num campo de cebolas, num campo de cebolas.
Ben soğanların arasında Yapayalnız bir petunyayım. Soğanların arasındayım.
Sou uma pequena petúnia num campo de cebolas e passo o dia a chorar.
Ben soğanların arasında Yapayalnız bir petunyayım. Tek yaptığım, bütün gün ağlamak.
Ouça talvez eu pudesse comprar umas sementes de petúnia.
Biliyor musun aslında... belki biraz petunya tohumu alabilirim.
Minha pequena petunia.
Benim küçük petunyam.
Ela vestida de Porca Petúnia.
O... O da Petunya Domuzu gibi giyinmişti.
Tia Dolly, cheiro a petúnia.
Dolly Hala, petunya gibi kokuyorum.
Olha para ele, Petunia!
Baksana, Petunia.
O Fritz é casado com a Petúnia. E ela é...
Fritz, Petunia ile evli.
Ande, Petúnia!
Çalıştır bacaklarını, Petunya.
Petunia, és a puta mais burra desta rua.
Petunia, bu civarın en salak fahişesi sensin.
Portanto por que não vais falar ali com a Petunia?
Şuradaki Petunia ile niçin konuşmuyorsun?
Porky, Petunia, Miss Piggy...
Porky, Petunia, Miss Piggy...
Sempre batendo contra as coisas e atazanando todos na petúnia.
Her şeyi ezip geçiyorlar, insanın petunyasına çarpıyorlar.
Boa sorte, Petúnia.
İyi şanslar, Petunya.
Christopher, apresento-te o Petúnia.
Christopher, Petunya ile tanış.
- Tu destruíste o Petúnia!
- Petunya'yı öldürdün!
Eu preferia afundar-me com o Petúnia.
Petunya'yla batmayı tercih ederdim.
Acariciando a petúnia.
Petunyalara iyi bak!