Translate.vc / Portuguese → Turkish / Quería
Quería translate Turkish
127 parallel translation
Quería fazer-lhe uma surpresa.
Ona sürpriz yapmak istemiştim.
O que eu quería dizer-lhe era o siguinte.
Size söylemeye çalıştığım şu.
Sím? E porqué suponho que esta bala quería apanhar-te? Ou não?
Eyerinde ve atında ki mermi deliğini de sincaplar yaptı herhalde, ha?
Porque não quería que comprássemos a casa?
Evi almamızı istemediği için mi?
Ela disse-me que te quería surpreender.
Nedenini sen de duydun. Sana sürpriz yapmak istiyordu.
Quería preguntar-lhe sobre uma rapariga que estudou aqui.
Buradan mezun bir kız hakkında size bir şey sormak istemiştim.
Quería dizer que as nossas primeiras semanas juntos foram maravilhosas.
Birlikte geçirdiğimiz ilk birkaç hafta geçirdiğim en güzel haftalardı.
- Mas você quería dançar.
- Dans etmek istemiştin.
Quería continuar a saboreá-lo, mas o Pepe tirou-mo.
Tatmaya devam etmek istedim fakat Pepe onu aldı.
O que é que ele quería?
Ne istiyormuş?
O que ele quería?
Ne istiyormuş?
Não sei, após 15 minutos já me quería casar com ela e após meia hora abandonei a ideia de roubar-lhe a bolsa.
Bilmiyorum ; ama 15 dakika sonra onunla evlenmek istedim. Bir buçuk saat sonra, cüzdanını çalmaktan tamamen vazgeçtim.
Ontem, ao chegar do trabalho, havia um carro na minha sala que quería atropelar-me.
Geçen gece işten eve döndüğümde salonumda beni ezmek isteyen bir araba vardı.
Não estou com eles. Quería ficar.
Onlarla birlikte değilim, ben kalmak istemiştim.
E quando me perguntei se realmente quería acabar com o meu casamento, a resposta foi não.
Evliliğimi gerçekten yıkmak isteyip istemediğimi sorunca yanıt hayırdı.
- Ele quería um emprego e agora tem!
Ben de biliyorum tüm yaz süreceğini.
Mas o que quería que vissem é a área concessionária.
fakat, ben sizin genel ortamı görmenizi istiyorum.
Quería um ano com issos vagabundos... assim lhe dei um ano livre.
Bir yıl ara istedi bir yıl verdim.
Quería saber se tinha vendido a casa.
Evin satılıp satılmadığını öğrenmek istemiş.
Não quería que estivesses tão deprimido... só um pouco.
Bu kadar da perişan olmanı istemiştim. Birazı yeterliydi.
e não encontrava trabalho porque não quería ajustar-se ao estilo da época.
Ve çalışma olanağı da bulamamış çünkü o dönemin geleneksel tarzında çalmayı hâlâ kabul etmiyormuş.
Chamei-o aqui porque não quería falar com você... até que tenhamos terminado de fazer uma revisão total.
Sizi çağırdım çünkü inceleme bitmeden burada olmanızı istedim.
Ah, quería dizer um Bloody Mary.
Ah, Kanlı Mary demek istiyorsun.
Isto era o que quería dizer-lhe.
Bunu söylemek istiyordum.
O maestro só quería saber...
Maystronun bilmesi gereken tek şey...
Não quería correr o risco de ir parar no chão.
Yere yapışmayı göze alamam.
Quería perguntar-to desde ontem. Porque que vieste sózinho?
Niye yalnız geldiğini sormak istiyorum.
Sou Bárbara de Teleflash. Quería fazer algumas perguntinhas a Ginger e a Fred.
Ginger ve Fred'e birkaç soru soracaktım?
Quería dizer que já não estamos como dantes. Quando me despia... provocava inevitavelmente aprovação na dama afortunada.
Ne zamanki soyunmaya başlasam, şanslı kız hemen alkışlamaya başlıyor.
Ele já não se lembra de mim. Quando o famoso apagão, ocorreu, a manguitos meus... para o empresario que não me quería pagar.
Augusto'nun ustasıyla çıkacaktın, bana ödeme yapmak istememişti.
Vocês, dirão : 'Não é possivel' Nem eu quería acreditar.
Gerçekten imkansız dı, yoksa inanmazdım, ama bu kadın hala hayatta.
Quería fazer amor comigo, mas eu não quis.
Benimle sevişmesini istedim ama sevişmedi.
Quería falar condigo sobre a família Mintz.
Eğer mümkünse Mintz ailesinin durumunu konuşmak istemiştim.
Desculpem-me, quería oferecer-lhes ostras.
Beni affedin, size istiridye ikram edecektim.
! Eu só quería que trocassem o óleo.
Sadece yağının değiştirilmesini istemiştim.
Perguntei-lhe se ele quería juntar-se a nós, e ele disse sim.
Bizim tarafımızda olmak istermi diye sordum, o da evet dedi.
Não, eu quería dizer-te, que é tudo uma mentira.
Hayır, sana herşeyin bir yalan olduğunu söyleyecektim.
Eu não te quería mostrar, mas, vê tu próprio.
Sana göstermek istemedim, ama kendin bak.
Passasse o que passei esta noite, não me decidi e não quería.
O gece her ne olduysa hatırlayamıyorum ve hiç olmamasını isterdim.
voce foi embora com os chaperos drogatas, quería te dizer um número e te morderam.
Hapçı ve tehlikeli bir sokak çocuğuyla ilişkiye girdin o da anın heyecanıyla fazla ısırdı.
Perdão, só quería...
Affedersiniz. Ben sadece...
- Estava preocupada. - Por qué não quería que te visita-se?
Senin için çok endişelendim, neden seni ziyaret etmeme izin vermedin?
Quería preguntar-te se voces querem tomar algo.
Bir ara kahve içmek ister misin diye sormak istedim.
- eu só quería...
Ben istemiştim ki...
- Quería dar-te os parabens.
Sana teşekkür etmek istedim. Çok iyiydin.
mas uma vez me confessou que por isso quería ser presidente.
Bir keresinde bu yüzden başkan olmak istediğini itiraf etmişti.
Não, inspector, isso não é o que o senhor quería, quando se dotou com esse penis.
Tanrı size bu penisi verdiğinde istediği bu değildi.
- Eu... não quería deixá-lo ir e, ahn...
Ben... Gitmesine izin vermek istemedim...
Ele quería vendê-la por causa dos impostos.
Vergi yüzünden satmak istedi.
- Ele quería vir!
- Ne?
Mas não quería pensar en ti.
Aklımca kendimi koruyordum.