Translate.vc / Portuguese → Turkish / Red
Red translate Turkish
6,658 parallel translation
Envolvem-na no cortinado, colocam-na na bagageira do carro e enterram-na em Red Rock.
O'nu perdeye sarıp bagaja attılar. Red Rock'ta da gömdüler.
Sabes, quando os bandidos vêem aqui o Red Rocket, sabem que chegou uma grande dor de cabeça.
Kötü adamlar bu eski Kırmızı Roketi gördüğünde başlarına gelecek belanın yolda olduğunu anlıyorlar.
Sim, eu e o Snookie vamos dando voltas pela cidade no Red Rocket, prendemos bandidos e caçamos raposas, mas você vai desvendar o assassinato do Vince Bianchi e isso é algo mais íntegro do que tudo o que já fizemos.
Evet, evet, ben ve Snookie, şehirde Kırmızı Roket ile turlarken kötü adamları yakalayıp, soğukkanlı tilkileri avlıyoruz. Ama sen bize Vince Bianchi'nin katilini bulmakta yardım edip, bizim yaptığımızdan daha erdemli bir iş yapmış olacaksın.
Eu só perguntei porque és a única pessoa daqui a beber Shirley Temples com doses de Red Bull.
Restoranda Shirley Temples ile Red Bull shot içen tek insan olduğunuz için soruyorum.
- A sério? Terias a coragem de me negar uma oportunidade redenção?
Benim yeniden yenilmez olabilme şansımı red mi ediyorsun?
Bem, continuas com isto e terás muitas coisas negadas.
Bu yolda gitmeye devam edersen, daha çok red yiyeceksin.
Após de 12 horas de melhoramentos e de beber seis Red Bulls.
Bu, 12 saatlik maksimum yükseltme ve 6 Red Bull'un sonucu bir de.
Não devias beber tantos Red Bulls.
O kadar Red Bull içmemen lazım.
Terminal Marítimo de Red Hook.
Red Hook Marina Terminali.
Paul Watts, há pouco tempo lavava pratos no Red Lobster, em Tallahassee.
Paul Watts. Tallahase'deki Red Lobster lokantasında bulaşıkçı.
Mandaram-me para Red Hook.
Red Hook beni gönderdi.
Onde em Red Hook?
Nerede Red Hook?
- É no Red Ridge View?
- Red Ridge View neyin nesi?
- Devo negar-lhe esse direito até descobrir a origem do feitiço. - Negar-me-ia o meu direito?
- Bu hakkımı red mi ediyorsunuz?
Ele recusa-lhe isso?
Sizi red mi etti?
Red Carpet Roundup.
Kırmızı Halı Özeti.
Donal Henry encontra-se com os Paddies anti-tratado nas traseiras do Mother Red Cap em Saltley, por vezes duas vezes por semana.
Donal Henry Saltley'deki Mother Red Cap Barının arka odasında,... anlaşma karşıtı İrlandalılarla buluşuyor hem de bazen hafta da iki kez.
A Red Right Hand da Ulster Volunteer Force não o irá decepcionar, Sr. Campbell.
Ulster Gönüllü Kuvvetlerden Red Right Hand,... asla sizi yarı yolda bırakmaz Bay Campbell.
A Red Right Hand.
Red Right Hand.
Você é agora prisioneiro da Red Right Hand.
Red Right Hand'in tutuklususunuz.
O Señor Galvan disse-me que temos um problema com Red Ridge View.
Bay Galvan, Red Ridge View ile bir sorunumuz olduğunu söyledi.
Chama-se, Red Ridge View.
- Adı, Red Ridge View.
Eu disse que resolvia os problemas de Red Ridge.
Red Ridge'deki problemleri çözeceğimi söylemiştim.
Os jornalistas, os polícias... Sempre a bisbilhotarem Red Ridge?
Gazeteciler, polisler, her gün Red Ridge'in etrafında dolaşıyor.
Eu e o Fausto discordamos sobre Red Ridge.
Fausto ve ben, Red Ridge konusunda anlaşamıyoruz.
Venderia já Red Ridge e assumia a perda.
Red Ridge'i hemen sat. Zararı kabul et.
The Mentalist 7x02 The Graybar Hotel
Sezon 7 Bölüm 2 Çeviri : Taygun Taban Red _ John
É tipo o "The Red Badge of Courage", só que bronzeado.
Cesaretin kırmızı nişan gibi.
The Mentalist 7x05 The Silver Briefcase
Red _ John @ omerylmaz71
Miss Eleanor quer vê-la em Red Ridge.
Bayan Eleanor, sizinle Red Ridge'de görüşmek istiyor.
Under the Dome - S02E09 "The Red Door"
Engin Sokullu İyi seyirler dilerim.
Tiroteio em Red Ridge.
Red Ridge. Vurulma olayı.
O Joe disse que Red Ridge fazia parte da operação do Fausto.
Joe, Red Ridge'in Fausto'nun para aklama operasyonunun bir parçası olduğunu söyledi.
Sempre que vejo um balde com água suja, ainda consigo ouvir "Lady in Red".
O gün bu gündür ne zaman kirli su dolu bir kova görsem "Lady in Red" şarkısını duyarım.
- Chá com uma colher de mel.
Bir çay kaşığı ballı Red Zinger.
Este foi o primeiro "take" da Red Woody Produções.
Red Woody Yapımcılık olarak ilk sahnemizdi.
Andas a ouvir muito Red Barber na rádio?
Sen... Red Barber'ı da dinliyorsundur şimdi?
A Lótus Vermelha capturou a Avatar.
Red Lotus Avatar'ı ele geçirmiştir.
O que aconteceu em Red Ridge, Eleanor?
Red Ridge'de ne oldu, Eleanor?
Acabaste por ser dispensada?
Vay canına, az önce seni red mi etti?
Tradução Mlucio.
Çeviri : Red _ John ozece35 @ omerylmaz71 @ eceee3539
Arranja forma de o encontro ser em Red Woody.
- Tamam. Red Woody'ye getirsin.
A minha parte da Diosa e do Red Woody fica com o MC.
Diosa ve Red Woody'deki payım MC ve paravan bir şirkete gidecek.
Encontramo-nos em Red Woody.
Red Woody'de görüşürüz.
Tudo bem, mas a Brooke tem que estar em Red Woody para olhar pelos miúdos.
Red Woody'de Brooke çocuklara baktığı müddetçe sorun yok.
- Randy, Red, Superfreak and Julia -... insubs...
çeviri : kepboy iyi seyirler diler. twitter : @ kepboy
AGORA RED RIDGE SOCORRO
"Şu an Red Ridge'de satış yapılıyor, yardım edin."
Todas as unidades disponíveis a Red Ridge View, unidade 94. Fala Cross.
Cross konuşuyor.
- O que é Red Ridge View?
- Red Ridge View neyin nesi?
O próximo Red Ridge?
- Sıradaki Red Ridge mi?
Tudo bem.
Bana bir iyilik yap, Nero'yu görürsen Juice konusunda uyar. Red Woody'ye dönmem lazım.