Translate.vc / Portuguese → Turkish / Rei
Rei translate Turkish
23,690 parallel translation
Bom, então isto é apenas mais do mesmo... O péssimo restaurante teatro do Rei Crowley.
O zaman aynı eskisi gibi Kral Crowley'nin kötü yemek konuşması.
Grande poder demónio, antigo rei do Inferno.
Cehennemin eski kralından büyük şeytan gücü.
Sabes, para seres de novo um rei, talvez precises recordar de novo como é ser um soldado.
Belki de kral olmak için önce asker olmayı hatırlamak gerekir.
Julgava que era o rei do mundo.
Kendimi dünyanın kralı sanıyordum.
- O texugo. Ele parece ser o rei do crime da cidade subterrânea.
Görünüşe göre şehrin yeraltı elebaşı.
Ás de ouros, dois de espadas, rei de paus.
- Karo as, maça ikili, sinek papaz.
- Há um novo rei na cidade.
Şehrin kralı değişti.
O Oliver disse-me que voltaste a trabalhar uma semana depois de seres alvejada pelo Rei Relógio.
Oliver bana Clock King tarafından vurulduktan bir hafta sonra senin ayaklandığını söyledi.
Talvez o Lars tenha contado ao rei o final da história, não?
Hmm. Muhtemelen Lars Kral'a hikayenin sonunu Söyleme hatasında bulundu.
No livro "As Mil e Uma Noites", um rei ciumento dormia com uma rapariga diferente todas as noites.
"1001 Arap Gecesi" hikayesinde Kıskanç bir kral genç bakire bir kız ile Her gece yatarmış,
Para acabar com a matança, uma jovem chamada Xerazade conta uma história fascinante ao rei mas não conta o final, forçando-o a mantê-la viva mais uma noite para ela terminar a história.
Hikayede kan dökmeyi durdurmak için, Şehrazat isimli genç bir bakire Krala harika bir hikaye anlatmış,
Ela contou uma nova história todas as noites durante 1001 noites, até que o rei finalmente se casou com ela.
Böylece hikayeyi bitirebilecekmiş. Her gece krala yeni bir hikaye anlatmış, 1001 gece boyunca Taa ki sonunda kral onunla evlenene kadar
O vítima foi torturada porque o assassino, como o rei, queria algo.
Kurbanımıza işkence edilmiş Çünkü katil aynen kral gibi bir şey istiyormuş.
Acredita-se que essa caverna era o tumulo do rei Salomão, que deve estar localizada entre a Síria e a Turquia ".
" Birçok kişi bu mağaranın Aslında Kral Süleyman'ın mezarı olduğunu Muhtemelen de yerinin
O túmulo do rei Salomão.
Kral Süleyman'ın mezarı.
Fascinante, doutora, mas pode saltar para a parte onde o rei Salomão prende um génio lá dentro?
Aa, harika, doktor, Fakat biraz ileriye gidebilir misiniz Kral Süleyman'ın içine bir cin hapsettiği kısma?
Uma fonte na Turquia disse que o Lars talvez tenha encontrado o tumulo do rei Salomão, então decidi ficar de olho nele.
Türkiye'deki bir kaynak Lars'ın Kral Süleyman'ın mezarını bulmuş olabileceğini söyledi, Ben de sürekli onu izlemeye başladım.
Porque tinha encontrado o túmulo do rei Salomão e usou as suas habilidades como escavador para ajuda-lo.
Çünkü Kral Süleyman'ın mezarının yerini bulmuştu, Ve sen de marifetli bir operatör olarak ona kazıda yardım ettin.
Procura o túmulo do Rei Salomão há mais de 15 anos.
Siz de Kral Süleyman'ın mezarını arıyordunuz 15 yıldan fazladır.
- O Howard ao comer aqueles pistaches pareceu quando o Rei Joffrey foi envenenado.
- Howard'ın fıstığı yemesi Kral Joffrey'nin zehirlenmesi gibiydi.
No canal de Gowanus poluído da tua mente, És o rei, tu é que ditas as regras.
Zihninin kirletilmiş Gowanus Kanalında sen bir kralsın, kuralları sen koyuyorsun değil mi?
Percorreu o longo caminho com o seu pai, o Rei Regis.
Uzun yolculuğu babası Kral Regis'le yapmıştı.
Rei Regis!
Kral Regis!
O Rei Regis reúne uma poderosa força de guerreiros para combater a ameaça.
Kral Regis imparatorlukla savaşmak için büyük savaşçıları topladı.
Chamados a Espada do Rei, lutam incansavelmente contra Niflheim, fortalecidos pela magia do seu soberano.
Kingsglaive adı verilen ve krallarının büyüsüyle güç kazanan savaşçılar Niflheim'la amansızca savaştı.
Qualquer força que tenhas é um empréstimo do rei.
Sende ne güç varsa hepsini kral verdi.
É uma honra ser reconhecido pelo grande Rei Regis.
Kral Regis tarafından tanınmak benim için büyük onur.
Lucis não pode contar apenas com a Espada do Rei.
Lucis sadece Kingsglaive'e bel bağlayamaz.
O rei falou e vocês ouviram.
Kral konuştu, siz de duydunuz.
Porque é que o rei faria isto?
Kral neden bunu yaptı?
Estás errado em odiar o Rei Regis.
Kral Regis'ten nefret etmen yanlış.
REI REGIS FORJA "A ESPADA DO REI" NAS CINZAS DE GALAHD
KRAL REGIS " KINGSGLAIVE'I GALAHD KÜLLERİNE ZORLUYOR
Qualquer força que tenhas é um empréstimo do rei.
Sahip olduğunuz gücü size kral ödünç verdi.
O rei tem o seu próprio plano.
Kralın kendi planı var.
É a decisão do rei.
Bu kralın kararı.
De que vais servir sem a magia do rei?
Kralın sihri olmadan ne işe yararsın ki?
- Ordens do rei.
- Kralın emri.
Diz ao rei que não há paz em atirar os fracos aos lobos.
Zayıfları kurtlara atarak barış sağlayamayacağını krala söyle.
Uma recepção muito grandiosa, Rei Regis.
Mükemmel bir resepsiyon, Kral Regis.
O Rei Regis disse que enviou um da tua ordem para me encontrar.
Kral Regis sizden birini beni bulması için yolladığını söyledi.
Cumprimentem o homem que passa os seus dias no serviço leal do nosso bom rei.
Millet, günlerini sevgili kralımıza hizmetle geçiren adama merhaba deyin.
Ele pode sentar-se num trono, mas não é nenhum rei, pelo menos não é meu rei.
Tahtta oturuyor olabilir ama o bir kral değil hele benim hiç değil.
Isto é o coração da nossa cidade, a casa do nosso rei.
Burası şehrimizin kalbi, kralımızın evi.
Um homem da Espada do Rei está aqui, senhor.
Kingsglaive'den biri geldi, efendim.
Quando pode a Espada do Rei estar pronta?
Kingsglaive'ler ne zaman yola çıkabilir?
Recebi informação da ordem do rei para agir.
Kralın asker gönderdiğini duydum.
A Espada do Rei infiltrou-se nas naves.
Kingsglaive gemilere sızdı.
Um ladrão audaz, para roubar o rei.
Kraldan çalan cüretkar bir hırsız.
Não, bom rei.
Hayır, kral.
E abandonar o meu rei?
Ve kralımı terk mi edeyim?
- para abrir o túmulo do rei Salomão... - Sim, também achamos isso.
Evet, seninle aynı fikirdeyiz.