Translate.vc / Portuguese → Turkish / Remove
Remove translate Turkish
209 parallel translation
Nem sempre Chiang remove os dentes para convidados.
Chiang her konuğu için dişlerini çıkarmaz.
Por que não desmonta a válvula de segurança... e remove a chave de fenda?
Neden emniyet sübabını söküp içindeki tornavidayı almıyoruz?
Brack, remove o equipamento dos dois doutores no centro da turbina.
Brack, iki doktorumuzun teçhizatını, türbin merkezine gönder.
Força, remove.
Hadi. Aç.
Tu, remove este tronco.
Sen! Şu kökü de çıkart.
Remove-a.
Çıkar.
Ok, remove-o.
Tamam, çıkar onu.
As instruções do capitão Hunt deveriam ser obedecidas o que remove qualquer insinuação de intenção maliciosa da parte dos réus.
Bu gerçek dava için şahitler tarafından kabul edilmiştir. Yüzbaşı Hunt'ın talimatlarına uyulması gerekiyordu ki bu da sanıklar tarafından kötü bir kasıt olmadığını açıkça destekliyor.
Remove completamente os fungos das penas... - Até nos lugares mais difíceis.
Tüy mantarlarından kurtulmanın garantili yolu.
Agora remove a cápsula de protecção de choques.
Güzel, şimdi darbe emici parçayı çıkar.
Temos de remover o simbionte enquanto é tempo.
We've got to remove the symbiont while there's still time.
- Porque não remove o chip?
- O zaman neden çipi aldırtmadın?
Não haverá encargo para remove-lo.
Onu ortadan kaldırmak için senden para almayacağım.
"Sabe-se que o Judeu remove órgãos e sacrifica adolescentes em cerimónias."
"Yahudilerin, dini törenlerinde, gençlerin organlarını çıkarıp, onları kurban ettikleri biliniyor."
Computador, remove o corpo.
Bilgisayar, cesedi kaldır
Ou remove as minas, ou tomaremos a estação e removemos nós.
Ya mayınları sökersiniz, ya da bu istasyonu elinizden alır onları biz sökeriz.
Remove as minas e restringimos os comboios a ajuda económica.
Siz mayınları sökün ve biz de konvoyları tıbbi ve ekonomik yardımla sınırlayalım.
- Não posso remove-lo com cirurgia.
Onu üzerinden nasıl çıkartabiliriz?
Esta água benta remove o pecado original.
Kutsal su doğuştan var olan günahı alır götürür.
Se está a tentar procriar, porque é que remove os bebés e os queima no próprio quintal?
Üremeye çalışıyorsa neden kendi çocuklarını arka bahçesine gömüyor?
Assim, ela coloca e remove vegetação para manter os ovos com uma temperatura de 30 graus centígrados
Ardından bitkileri ekleyip çıkararak yumurtaların 30 santigrat derece civarında kalmasını sağlıyor.
Remove o teu capacete e diz-me o teu nome.
Miğferini çıkar ve bana adını söyle.
Se há algo no caminho, ele remove.
Eğer yoldaysa, o hareket ettirir.
Se há algo no caminho, ele remove. Onze.
Eğer yerindeyse, hareket ettirir!
Faz sentido remove-los da piscina de genes.
En uygun çözüm onları gen havuzundan kaldırmak.
Provávelmente faz um feitiço e zap... remove a obseção do Angel.
Muhtemelen bir büyü yapar o saplantıyı Angel'ın içinden çekip çıkarır.
E ela assinou por ti, Nick Quando é que ela remove o terceiro olho?
Ve seninle sözleşme imzaladı herhalde? Üçüncü gözünü ne zaman aldırıyor?
Fazemos mais teste depois remove-mos.
Almadan önce başka testler yapacağız.
- Remove-lho.
– Kov onu.
Por favor, remove minha cabeça de uma só estocada.
Lütfen kellemi tek seferde uçur.
Arrastando-Se sobre um conveniente sedimento ela pode mudar A camada externa da pele isto remove parasitas ou cracas que Possam estar grudados em sua pele.
Kumlara sürttürerek sıyırabildiği dış derisi ve onunla birlikte çıkardığı parazitler veya deniz kabuklularıyla bir basamak ilerlemiş olur.
Algo para tirar o verniz das unhas em que a acetona remove a tinta que não foi impressa?
Elle yazılarını çıkarmak için aseton kullanmış olabilir mi?
Eles estão tentando remove-la, mas ela está indiferente.
Çıkarmaya çalışıyorlar ama tepki vermiyor.
Por favor, remove isso.
Lütfen şunu kaldır.
Remove isso!
Hayır! Hayır!
Veja, luxano... o processo que remove ciclos de idades... quando toca em carne viva... absorve a assinatura molecular do que tocar.
Görüyorsun, Luxan... Devrelerce yaşı sıyırıp atan süreç, canlı ete değdiğinde... dokunduğu şeyin molekül imzasını emer.
Fotografia temporizada mostra-nos em somente uma semana que a mudança de apenas 2 graus centigrados remove as algas.
Hızlandırılmış fotoğrafçılık, sadece bir hafta içinde iki santigrat derece değişimin deniz yosunlarını nasıl defettiğini gösterdi.
É nosso trabalho remove-los para fora de Northfork.
Onları Northfork'dan çıkarmak bizim işimiz.
- Secagem a frio. - Remove a água sem danificar o papel.
- Kağıda zarar vermeden suyu yok etmek için en iyi yol budur.
Quando o marido está enfeitiçado... é a mulher que remove o espírito.
Kocası büyülenmişse büyüyü kaldıracak olan kişi karısıdır.
Remove algumas coisas...
" Teleobjektifle uzaktan görüntüler al...
Remove-lhe a máscara!
Maskesini çıkarın.
Remove o espinho.
Hayatımdan dikenleri temizlemeliyim.
- Remove o braço direito.
- Sağ kolu kaldırın.
- Domino, remove o braço direito.
- Domino, sağ kolu kaldırın.
Remove a camisa do braço direito dele.
Gömleğinin sağ kolunu yukarı kadar kaldırın.
Ele disse, "Remove o braço direito."
'Sağ kolu ortadan kaldırın.'dedi.
O suicídio ontem do locutor Don Hollenbeck, não remove do registo o facto peculiar da inclinação esquerdista das notícias, constantemente realizada pela CBS.
Haber spikeri Don Hollenbeck'in dünkü intiharı sürekli sol eğilimli haberlere düşkün bir geçmişi olan CBS tarafından kayıtlardan çıkarılmadı.
Se a tua resposta para a pergunta número dois é "não",... remove os teus óculos e toma o teu medicamento..
Eğer ikinci soruya cevabın "hayır" ise gözlüğünü çıkar ve ilacını al.
Encontrado o tumor, ele corta-o em pedaços pequenos e remove-os pelo mesmo orifício por baixo do lábio.
Tümörü bulduktan sonra küçük parçalar halinde kesip dudağın altında açılan kesikten dışarı çıkartacak.
A criatura perderá função motriz e poderemos remove-la.
O düğümlerden birisine şok etkisi yapabilirsek, diğerlerine doğru gideceğine inanıyorum, ve bu sayede yaratık, hareket kabiliyetini kaybedecek ve onu çıkartabileceğiz.