Rolly translate Turkish

Ele não os vai tomar. Toma. Traz o calmante de ervas da Sra. Raleigh.

İşte, Bayan Rolly'e git ve biraz bitkisel ağrı kesicilerden al.

Rolly!

- Rawley!

O Rolly Bassett ficou com o contrato.

Rolly Bassett kontratı aldı.

Chamo-me Rolly.

Benim adım Rolly!

O Rolly quer fazer uma confissão completa.

Rolly, tutuklular herşeyi itiraf etmek ister.

Rawley!

Rolly.

Não tens saudades do Rawley?

Rolly'yi özlemiyor musun?

Rawley, querido, tenho tantas saudades.

Rolly, tatlım, seni çok özledim. Anne.

Como ficará o Rawley? Eu sei onde fica o Rawley.

Rolly'ye ne olacağını sana söyleyeyim.

Obrigado, Rawley. Frankie!

Teşekkür ederim, Rolly.

Rolly Ingersoll deveria adquirir câncer e dado!

Rolly Ingersoll kanser olup ölmeli!

- Rollie, o empregado.

Bu kapıcı Rolly.

- Rollie, de onde é que você é?

- Peki, Rolly, nerelisin?

Rollie, já perdeu o seu comando? Sim!

- Hey, Rolly, daha önce hiç uzaktan kumandanı kaybettin mi?

Gostei de você, Rollie.

Seni sevdim, Rolly.

A xícara de café que estás a segurar é do Rolly Roasters, e só há duas franquias na área de Dallas.

Elinde tutmuş olduğun bardak Rolly Roasters'a ait...,... ve Dallas'ta sadece iki dükkânları var.

Obrigado, Rolly.

Teşekkürler, Rolly.

Já devias saber isso, Rolly.

Bunu bilmen gerek, Rolly.

- Oh, Rolly...

- Ah, Rolly...

- Parabéns, Rolly!

- İyi ki doğdun, Rolly!

- Ao meu amigo Rolly.

- Adamım Rolly'ye.

- O Rolly merece.

- Rolly bunu hak ediyor.

Sabes, veio imensa gente ao meu restaurante, devo dizer-te que o Rolly Davore é o tipo mais porreiro que conheço.

Biliyorsun mekanıma çok insan geliyor ama şunu söylemeliyim ki Rolly Davore tanıdığım en hoş adam.

Parabéns, Rolly.

İyi ki doğdun, Rolly.

Mudou a minha vida, Rolly.

Hayatımı değiştirdi, Rolly.

- Ei. Rolly, como estás?

- Rolly, nasılsın?

- Ei, Rolly.

- Selam Rolly.

- Ei, rolly.

- Selam, Rolly.

Vai para a esquerda, Rolly.

Sola git, Rolly.

- Rolly, duas para ti.

- Rolly, sana iki.

Mike, Rick, Rolly, e este é o Frank - E este é o Molgy.

Mike, Rick, Rolly, ve Frank ve bu da Molgy.

- Oh, então, Rolly.

- Yapma, Rolly.

- Então, rolly.

- Hadisene, Rolly.

- Tudo bem, Rolly.

- Tamam, Rolly.

- Até para a semana, Rolly.

- Haftaya görüşürüz, Rolly.

Yo, Rolly.

Hey, Rolly.

- Rolly.

- Rolly.

- Ei, Rolly.

- Selam, Rolly.

Hum, Rolly, Que estás a fazer?

Ah, Rolly, napıyorsun?

Rolly.

Rolly?

Sou o Rolly.

- Ben Rolly.

Ei, Rolly.

Selam Rolly.

- Adeus, Rolly.

- Görüşürüz Rolly.

Bem, bem, bem. Mas que surpresa, Rolly.

Vay vay vay, bu ne sürpriz Rolly.

Aqui o Rolly arranjou o meu tubo exo-plasmático e fez maravilhas no teu péssimo trabalho.

Rolly benim ektoplazmik borularımı düzeltti ve sizin kalitesiz işinize göre harikalar yarattı.

Lamento imenso aquilo, Rolly.

Böyle olduğu için üzgünüm Rolly.

- Este é o meu amigo, Rolly.

- Bu arkadaşım Rolly.

Aproveita a feira, Rolly.

Fuarın tadını çıkar.

Claro, Rolly.

Tabi Rolly.

E se eles conseguem da próxima vez?

Rolly'ye ne olacak?

- Deve ser o Rawley.

Sanırım Rolly.