Rosales translate Turkish

E no canto vermelho, com 78 kg, de Salinas,

Seyirciye el salla. Kırmızı köşede, 78 kilo ağırlığında, Salinas'lı Manuel Rosales.

O vencedor, por K.O. técnico, no canto vermelho, de Salinas, Manuel Rosales.

Teknik nakavt ile kazanan, kırmızı köşede, Salinas'lı Manuel Rosales.

Mas apareces aqui cheirando a meias sujas... e afastas-me do Senador Rosales que, devo lembrar-te, chefia a Comissão da Defesa do nosso orçamento no Senado.

Bunlara rağmen partime geliyorsun, leş gibi kokuyorsun... ve silah alımı konusunu yürüten alt komitenin başkanı... bütçemizden sorumlu senatör Rosales'le konuşmamı engelliyorsun!

Disse ao Senador Rosales que enviaria o melhor, ou seja, tu.

Senatör Rosales'e en iyi adamımı göndereceğimi söyledim. O da sensin.

Obrigado. Miss Rosales, realmente não sei que mais lhe posso dizer. A sua morte chocou toda a gente.

- Bayan Rosales, size başka ne söyleyebilirim bilmiyorum ama onun ölümü buradaki herkesi şok etti.

Miss Rosales, não posso falar mais sobre isso.

Bayan Rosales, gerçekten size daha fazla bilgi veremem.

Rosales.

- Bilmiyorum. Rosales.

63, apresente-se na residência Rosales.

- Evet ben Dorffman. - Affedersiniz bir şey sorabilir miyim?

"Danyael Rosales."

"Danyael Rosales." Danyael.

" Pai desconhecido.

Annesi, Valerie Rosales, ölmüş "

Valerie Rosales.

Valerie Rosales mi?

Danyael Rosales também viu o mesmo.

Evrensel bir kaos. Bunu Danyael Rosales de gördü.

E principalmente, Danyael Rosales sabia disso.

Ben de biliyorum. Ve en önemlisi, Danyael Rosales de biliyordu.

O que havia de humano no Danyael Rosales... morreu antes de ele se ter erguido naquela morgue.

Danyael Rosales'in içinde insana dair ne varsa o morgda yeniden ayağa kalkmadan önce öldü.

- Diego Rosales.

- Diego Rosales. - Evet.

- Jesus Rosales.

- Jesus Rosales.

Não tive nada que ver com a morte do Rosales.

Rosales cinayetinde benim parmağım yok.

"Jesus Rosales". Sim, ele é um Toro.

"Jesus Rosales." Evet, bir Toro.

O Jesus Rosales?

Jesus Rosales?

Não poderei competir com uma mulher linda, como a Ubaldina Rosales de Sanchez.

Ubaldina Rosales de Sanchez gibi bir kadının güzelliğiyle yarışamam.

Lyndon Johnson Rosales. Porquê?

Lyndon Johnson Rosales.

Procuramos um Lyndon Johnson Rosales.

Lyndon Johnson Rosales'i arıyorduk.

Mr. Rosales?

Bay Rosales?

Mr. Rosales, só queremos conversar consigo.

Bay Rosales, sadece konuşmak istiyoruz.

Dr. Warren à UCC. Então, o Rosales gosta de mostrar esta porcaria a adolescentes?

Rosales ergen kızlara aletini göstermeyi severmiş.

- Com o Rosales.

Rosales'i soruyorum.

Mr. Rosales?

Beni duyabiliyor musunuz?

Ao ajudar-nos poderá estar a ajudar-se a si, Mr.

Bize yardımcı olmanız sizin yararınıza, Bay Rosales.

Qual é o nome do meio da sua mãe? - Rosales.

- Annenizin kizlik soyadi nedir?

- Em que rua nasceu?

- Rosales. - Nerede dogdunuz?

Os recibos dele mostram que alguém chamado Josef Rosales lhe vendeu 50,000 dólares em diamantes há duas semanas, incluindo vários rosa Australianos.

Makbuzları gösteriyor ki Josef Rosales diye bir adam.. ... 2 hafta önce 50,000 $ değerinde... bir kaç Avustralya pembesi de içeren elmas satmış.

Porque não vais até lá e falas com o Rosales?

Peki, neden gidip Rosales ile konuşmuyorsun?

Estamos à procura do Josef Rosales. Josef.

Evet, Josef Rosales adında birini arıyoruz.

Precisamos de falar com alguns dos seus vendedores, começando pelo Josef Rosales.

Satıcılarınızdan bir kaçıyla konuşmamız gerekiyor ilk olarak Josef Rosales'le başlayacağız.

Com a ajuda da nossa informadora, Kylie Rosales, namorada e contabilista do Mendoza, localizámos a base das suas operações em Chicago.

Muhbirimizin, Kyle Rosales'in yardımıyla, kendisi Mendoza'nın hem kız arkadaşı hem de muhasebecisi, Chicago'daki operasyon merkezlerinin tam yerini tespit edebildik.

Agente Lindsay, Carlos Rosales, irmão da Kylie.

Memur Lindsay, Carlos Rosales... Kylie'nin erkek kardeşi.

Fica de olho no Rosales.

Sen gözünü Rosales'ten ayırma.

Quem é o Rosales?

Rosales de kim?