Translate.vc / Portuguese → Turkish / Sack
Sack translate Turkish
199 parallel translation
- Sack Oliver.
- Sack Oliver.
Leva-as ao velho Sack Oliver.
Kızları Sack Oliver'e götür.
Sad Sack estava sentado num bloco de pedra
Hüzünlü Çuval, bir taş yığınının üzerinde oturuyordu
Foi nomeado para os Óscares - Vá lá Blane, olha só para o poster do Sack Lunch
Yapma, Blaine, demek istiyorum ki, "Kese Kağıdında Yemek" in şu posterine bir bak.
- Um para o Sack Lunch É bom, não é?
Güzel, değil mi? Evet, güzel.
-... a comédia Sack Lunch
Başarılı komedi, Kese Kağıdında Yemek, başrol oyuncusu Dabney Coleman.
O Leonard sugeriu que os juntássemos e, de repente, o Larry e o Edward estavam a jogar Hacky Sack e a tua mãe insiste para que jantemos cá e joguemos Pictionary.
Leonard da hep birlikte olmamızı önerdi. Bundan sonra Larry ve Edward garajın önünde futbag * oynuyorlardı. Annen de burada kalıp yemek ve Çiziktirmece * oynamamız için ısrar etti.
Eles passam a vida a encontrar-se, mas nunca há Hacky Sack.
Sürekli birliktelerdi. Ama hiç futbag ya da Çiziktirmece oynamadılar.
Hack-E-Sack.
Whew! Hack-E-Sack.
Ele é jovem, tem cabelo comprido, barba e um Hacky Sack...
O genç biri, uzun saçları ve sakalı var.
Queremos o Johnny Sack.
Johnny Sack'i istiyoruz.
O Johnny Sack?
Johnny Sack mi?
O Johnny Sack veio cá?
O burada mıydı?
Cumprimentos do Johnny Sack.
Johnny Sack sizi tebrik eder.
Não tu, eu e o maldito Johnny Sack.
Senin, benim, Johnny Sack'ın değil.
- Que diz o Johnny Sack disso?
- Johnny Sack ne diyor?
Johnny Sack!
Johnny Sack!
"A Morte de Sad Sack." É melhor isto não ser outra mentira.
"Üzgün Torbanın Ölümü." Umarım bu da sahtesi değildir.
E não o quero tão perto do Johnny Sack.
Johnny Sack'le yakınlaşır.
O corpo do Sr. Sack foi encontrado aqui, mas não se encontraram impressões digitais.
Bay Sack'in cesedi burada bulunmuş. Ama buraya kadar herhangi bir ayak izi bulamamışlar.
O Johnny Sack quer uma reunião amanhã à noite
Johnny Sack yarın akşam görüşmek istiyor.
Sack?
Sack mi?
Ton! É o Johnny Sack para ti
Tony, Johnny Sack arıyor.
Por falar em 45 quilos. Ouvi dizer que a Ginny Sack vai tirar um sinal de 43 quilos do rabo.
45 kilo demişken, duyduğuma göre Ginny Sack poposundan 45 kiloluk bir ben aldırıyormuş.
Disse "A Ginny Sack tirou cirurgicamente um sinal de 43 quilos do rabo."
Ginny Sack poposundan kırk beş kiloluk bir ben aldırmış dedi.
- Johnny Sack?
- Johnny Sack mi?
Segundo, há coisas muito mais interessantes do que o rabo gigante da Ginny Sack.
İkincisi, federaller istese orada Ginny Sack'in, koca poposundan çok daha ilginç konular konuşuluyor.
Nunca gozaram com a Ginny Sack? - Assim, não.
Siz Ginny Sack hakkında hiç espri yapmadınız mı?
- O Johnny Sack vai declarar guerra.
- Johnny Sack savaş başlatacak.
O Johnny Sack.
Johnny Sack.
Quem estava lá aquando da piada da Ginny Sack?
Ginny Sack şakasını yaptığımda orada kimler vardı?
- Sim. - Sack. - Não.
Burada işlerin nasıl yürüdüğünü bilirim.
Schmidt, Denny Crane, Carl Sack, Jerry Espenson, Katie Lloyd e eu. Só nós. Fiquem fora do nosso caminho.
Emin değilim ama uygunsuz yoldan ona tesir ettiğini sanıyorum.
O Johnny Sack ligou para ti.
Johnny Sack seni aradı.
Os chuis atacaram o Johnny Sack.
Federaller Johnny Sack'i yakalamışlar.
É o maldito do Johnny Sack.
Asıl olay Johnny Sack.
O Johnny Sack falou-me de um tipo em Newburgh.
Ne? Johnny Sack bana Newburgh'daki bir adamdan bahsetti.
- O Johnny Sack?
- Johnny Sack mi?
- Sim, o Johnny Sack.
- Evet, Johnny Sack.
Agora, tenho quase de me pôr de joelhos diante do Johnny Sack.
Şimdi gerçekten Johnny Sack önünde dizlerimin üstüne çökücem.
Procurem tinha no vosso escalpe.
Saçkıran muayenesi olun.
Associação Nacional de Tinha ( O outro A.N.T. )
Ulusal Saçkıran Birliği ( Diğer U.S.B. )
Candidíase oral, otite média, tinha, diarreia, desnutrição e desequilíbrios de electrólitos.
Taban ve kronik kulak iltihabı, saçkıran, ishal beslenme bozukluğu, elektrolit dengesizliği.
- Espero que gostes do Sack Lunch
"Kese Kağıdında Yemek" de iyi eğlenceler. Eğleneceğim.
É uma "Hack-E-Sack".
Bu bir Hack-E-Sack.
Hack-E-Sack.
Hack-E-Sack.
Achas que quero apanhar bexigas como tu?
Sonra bana senden saçkıran mı bulaşsın?
Três iriam provocar um surto de triquinose quando fossem comidos no festival no Rancho Chavarín.
3 tanesi saçkırandan öldü bazıları ise bir festivalde yendi.
Seda viscosa, seda entrelaçada, em ovos enterrada em casulo.
Ticker ağı. Enzim ağı. Red Sack ağı.
Carl Sack, esta é Penelope Kimball.
Fahişelik mi yapıyorsun?
Não faremos o mesmo. Mr. Sack, podemos falar consigo, por favor?
Sayın Yargıç, Teksas yasaları gereği, jüri idam cezasını yalnızca davalının toplum için gelecekte tehlike arz edebileceği durumlarda verebilir.