Translate.vc / Portuguese → Turkish / Sammy
Sammy translate Turkish
3,249 parallel translation
Pobre Sammy.
Zavallı Sammy.
- se alguém queria magoá-lo?
Onu incitecek herhangi birinden? Sammy.
- Sammy. O que se passa, mãe?
Neler oluyor anne?
Sammy?
Sammy.
Sammy.
Sammy. Sammy!
Sammy? Sammy?
Sammy?
Sammy! Sam!
Sam!
Sammy, por favor.
Sammy, lütfen.
Preciso encontrar-me. Com amor, Sammy. "
Kendimi bulmaya ihtiyacım var sevgilerimle, Sammy. "
Olha, podes dar uma olhadela na Sammy? Claro.
Gidip biraz Sammy'e bakar mısın?
O que se passa, Sammy?
- David, orada mısın?
Hei, está tudo bem?
- Sorun ne Sammy?
Sammy.
Sammy.
Anda cá, Sammy.
Gel buraya, Sammy.
Vai buscar, Sammy.
Getir bakalım, Sammy.
Anda, Sammy.
Hadi ama Sammy.
Sammy!
- Sammy!
Sammy!
Sammy!
Bem, é pelo Sammy.
Ödemeyi ben yapmıyorum, Sammy yapıyor.
- Aquele "avozinho", no bosque... - O judeu, de Filadélfia.
- Ormandaki deden, Philly'den Sammy miydi?
O Sammy já se foi.
Sammy artık yok.
- Sammy.
- Sammy. - Sammy.
- Sammy.
Sammy! Sammy!
Sammy?
Sammy? !
Sammy? Fica comigo, ouviste?
Benimle kal, duyuyor musun?
- Ele está a ter um ataque.
- Krize giriyor. - Sammy!
Agora, mete-te na tua vida, Sammy.
Şimdi işine geri dön Sammy.
Sammy, querido, o que se passa?
Sammy, tatlım sorun nedir?
A Amanda Clark não existe mais.
- Sammy! - Amanda Clarke diye birisi artık yok.
- Com um Sammy.
Sammy'e.
Então fica Sammy.
Öyleyse adı Sammy olsun.
- Não, não, Sammy.
Yapma, yapma Sammy.
O Sammy escolheu o nome.
Adını Sammy koydu.
O nosso pessoal diz que veio de um telefone público no Bar do Sammy, no Centro.
Bizimkilerin söylediğine göre öde-kullan telefondan.. .. gelmiş arama, Sammy'nin Bar'dan, merkezde.
O Sammy deu-lhe o nome.
Adını Sammy koydu.
Tenho a certeza que farás o melhor para ti e para o Sammy.
Eminim kendin ve Sammy için en iyisini yaparsın.
São do Sammy, uma maneira de agradecer para o teres levado de volta para casa, na semana passada... duas vezes.
Bunlar Sammy'den sana onu geçen hafta 2 kez evine getirdiğin için.
É muito querido da parte do Sammy, mas...
Sammy çok incelik etmiş ama...
Sammy, pensei que estivesses morta.
- Sammy, senin öldüğünü sanmıştım.
Bom dia, Sammy.
Günaydın Sammy.
Estou à procura do Sammy Cacciatore.
Sammy Cacciatore'yi aramıştım.
Eu sou o Sammy.
Ben Sammy.
Se soubesse que te ias levantar cedo, tinhas vindo comigo e com o Sammy nadar.
Böyle erken kalkacagini bilseydim seni de Sammy ile beraber yüzmeye götürürdüm.
Depois foi o Sammy Runyon.
Şey bir de Sammy Runyon var.
Falei com o Sammy, o tipo que fez a rave.
Sammy ile konuştum, Partiyi veren adam.
Sam! Sammy?
Sam!
Nós tirámos-te, Sammy.
Seni çıkardık, Sammy.
- Sammy, eu sou o único que pode...
Sammy, bunu sadece ben yapabilirim.
O que achas, Sammy?
Hala kafeste benimle birliktesin. Ne düşünüyorsun Sammy?
Sammy?
Sammy?
Não és o Sammy.
Sammy değilsin.