Translate.vc / Portuguese → Turkish / Search
Search translate Turkish
46 parallel translation
Camisas, meias, roupa interior, escova de dentes, passaporte, os papéis do seguro, e uma cópia do Modern Man in Search of a Soul, de...
Gömlek, çorap, çamaşır diş fırçası, pasaport, sigorta ve Modern Man in Search of a Soul.
Foi actor convidado em "Search for Tomorrow".
Yarını Arayış dizisinde önemli bir konuk oyuncuydu.
Mais ou menos como o Star Search.
Tıpkı "Bir Yıldız Aranıyor" daki gibi.
Sapateou melhor do que já vi no Star Search.
Star Search'ten bile daha iyi bir yan çizmeydi.
Interrompemos Em busca do sol para este boletim.
Yeni bir haber için "Search for the Sun" programımızı kesiyoruz.
E vemos o Star Search.
"Yıldız Arama" yı seyrederiz.
Voltamos agora ao Search for the Sun.
Şimdi "Search for the Sun" dizisine geri dönüyoruz.
- The Search for Spock.
- Spock'ı Ararken.
- The Search for Spock? !
- Spock'ı Ararken mi?
- Vasculha-o.
- Search him.
Oh, you can search far and wide You can drink the whole town dry
* Dört bir yanı arasan da Ne var ne yok içip kurutsan da
JACQUELINE DEEP SEARCH
JACQUELINE DERİN ARAŞTIRMA'DA
- O que é Deep Search?
Derin Araştırma nedir?
Aqui é Falcão Branco 34, encerrando a busca e a voltar à base.
Beyaz Şahin 3-4. Terminating search. Aramayı sonlandır.
Vou levá-la à Nevada Child Search, para informarem a comunicação social.
Bunu Nevada Çocuk Kayıp bürosuna vereceğim, ve onlarda bunu medyaya verecekler.
Richard Dean Anderson das quatro estrelas do Franchise : Wars, trek, gate, e search.
Richard Dean Anderson, "star" la başlayan - wars, - trek, - gate ve - search'ün adamı.
Fome levou-o até ao mar em busca de focas entre os fragmentos remanescentes de gelo.
Hunger has driven him far out to sea to search for seals among the remaining fragments of ice.
My eyes eagerly search for him.
Duygularımı kaybettim. Duygularımdan kendi şatomu yaptım.
Search wherever you'd like, but you won't find such a girl.
Nereye istersen bak, böyle bir kızı asla bulamazsın.
Tradução BR : NaNNa, Brunnen-G e celsojp Stargate Atlantis Season 05 Episode 01 "Search And Rescue"
SG-TÜRK
Então, digamos que digo "The Search for Spock", que é que fazes?
Yani, ben "Spock'ı Aramak" dersem, sen ne yapacaksın?
- Search and Destroy -
Los Angeles Search And Destroy
Por um segundo, quando você veio, eu pensei que você...
Joel sen misin? - Sen Search müsün?
Levei-o para audição do "Star Search".
Evet. Onu zorla "Yıldız Aranıyor" seçmelerine götürmüştüm.
Quando o Jimmy Chance tinha 13 anos, a família Chance decidiu enviar um vídeo para uma audição para a série "Star Search".
Jimmy Chance 13 yaşındayken ailesi "Yıldız Aranıyor" adlı programın elemelerine Jimmy'nin bir kasedini göndermeye karar verdi.
Por mais impressionante que fosse o Jimmy Chance, foi tudo em vão, porque o "Star Search" tinha saído do ar há 10 anos e a família Chance andava apenas a ver repetições.
Jimmy Chance ne kadar iyi olursa olsun bütün çabaları boşa gitmişti çünkü "Yıldız Aranıyor" 10 yıl önce yayından kaldırılmıştı ve Chance ailesi yalnızca tekrarları izliyordu.
Quando fico nervosa, gabo-me de ter vencido o Star Search com as minhas habilidades de rapper.
- Altı haneli paralar kazanırım bu arada. - Ben de gerilince rep yaparak Star Search yarışmasını kazanmamla böbürlenirim.
Aliás, minto sobre ter ganho o Star Search pelas minhas habilidades como rapper.
Daha doğrusu, rep yaparak Star Search yarışmasını kazandım diyerek yalan söylerim.
Estou nervosa, como quando participei no Star Search com o meu rap.
Şu an çok gerginim. Tıpkı Star Search yarışmasını rep yapıp kazandığım seferki gibi.
In search of higher ground
Daha yüksek bir yer aramaya
Os mandados de busca são o meu trabalho.
Search warrants are my job.
"PERSON OF INTEREST" - S04E19 - Search and Destroy -
Çeviri : nothingbutnet.
Também apresentou várias temporadas de In Search Of.
Ayrıca In Search Of'un birçok sezonunu sunmuştu.
Costumava ver o In Search Of e lembro-me dele em A Invasão dos Violadores, de Kaufman, e em Missão : Impossível.
In Search Of'u izlerdim, onu Kaufman'ın Ceset Yiyiciler'inden ve Görevimiz Tehlike'den hatırlıyorum.
Quero apresentar-vos o Soul Search. E vamos pô-lo à prova em frente de toda a audiência do Círculo, aqui e globalmente.
Size Soulsearch'ü tanıtmak istiyorum ve bunu şuan tüm Circle izleyicisinin gözü önünde global olarak test edeceğiz.
A nossa afirmação é que, quem quer que ele ou ela seja, o Soul Search localizá-los-á em menos de 20 minutos.
Bizim iddiamız, o kişi her kim olursa olsun, Soulsearch onu 20 dakika içerisinde bulabilir.
O Soul Search!
Soulsearch, bebeğim!
Não, Mae, esta é a ideia do Soul Search, bem como da Conclusão.
Mae, Soulsearch bütünlük kadar ilgili olduğu şey.
Mercer! É o objectivo do Soul Search, Mae. Não.
Bu Soulsearch'ün tüm amacı, Mae.
O uso perfeito do Soul Search.
Soulsearch'ün mükemmel kullanımı.
Não obteve uma estrela no Star Search?
Star Search'te tek yildiz almamis miydiniz?
Um ano, fiquei em segundo no Star Search.
Bir yıl Star Search'te ikinci olmuştum.
MSN Search, AltaVista, e...
MSN Search AltaVista bir de...
Uma bolsa do Peabody Institute, e é finalista do Intel Science Talent Search.
Ve de "Intel Bilim Yeteneklilerini Arıyor" finalisti.