Translate.vc / Portuguese → Turkish / Solonius
Solonius translate Turkish
117 parallel translation
E agora Marcus Decius Solonius e a sua oferta.
Şimdi ise Marcus Decius Solonius ve bize sunacakları.
Apenas dois dos meus homens foram aceites nos jogos de amanhã enquanto o Solonius consegue meia dúzia dos seus macacos mal treinados.
Solonius'un yarım düzine adamı yarınki oyunlara katılacakken benim sadece iki adamım seçildi.
Agradecemos a Solonius.
Salonium'a minnetlerimizi sunuyoruz.
Entre esses animais e as ofertas inferiores do Solonius,... isto é uma afronta, a todos os níveis.
O hayvanlar ve Solonius'un sunduğu herifler arasında bir karşılaşma sadece şamata olur.
O bom Solonius.
Güzel, Solonius.
O Solonius foi muito gentil em oferecer os seus préstimos para este número.
Solonius, bizim yerimize bunu üstlenecek kadar kibar davrandı.
O trácio demonstrou ser prometedor na arena mesmo que contra os animais inferiores do Solonius.
Trakyalı, Solonius'un korkusuz köpeklerine karşı Arenada karşısına çıkan herkesi devireceğini gösterdi.
Eu dizia a Solonius que conhecia o vosso pai.
Ben de Solonius'a babanı nereden tanıdığımı anlatıyordum.
O bom Solonius foi simpático em ajudar-me a organizar os jogos para acalmar o seu apetite.
Sevgili Solonius, Tanrıları tatmin etmek maksadıyla oyunları organize etmek için yardımcı olacak kadar kibardı.
Uma selecção impressionante, que rivaliza com a do bom Solonius.
Etkileyici bir seçim sevgili Solonius'un bizzat kendisine rakip olabilmek için.
Se desejais acalmar os deuses, tendes de ter um na areia. Crixus, o Campeão de Cápua, estará disposto a lutar com quem Solonius oferecer.
Eğer tanrıları memnun etmek istiyorsanız o kumların üzerinde Capua şampiyonu Crixus Solonios'un öne süreceği herhangi biriyle dövüşmeye hazır.
O bom Solonius ofereceu Theokoles - para o Primus.
Sevgili Solonius, final müsabakası için Theokoles'i verdi!
Solonius manobrou-te.
- Solonius seni alt etti!
Pelos deuses, pelo Magistrado e por aquele lambe-botas do Solonius e os seus esquemas cínicos.
Tanrılar tarafından, Magistra tarafından o yarak ağızlı Solonius ve sırıtan oyunları tarafından!
Sois muito simpático, Solonius.
Çok naziksin sevgili Solonius.
com a graça de Marcus Decius Solonius, contemplai, Theokoles, a Sombra da Morte.
Marcus Cecius Solonius hanesinden... Karşınızda Theokoles! Ölüm gölgesi!
Contemplar o rosto de Solonius quando me vir acompanhado com o mais alto representante de Cápua.
Capua'nın soylularıyla dostluğumu ilerletirken, Solonius'ın yüzünü görmek istiyorum.
Solonius?
Solonius mı?
E Solonius nem saberá o que aconteceu.
Solonius bunun farkına bile varmayacak.
Bom Solonius.
Sevgili Solonius.
Solonius, saia da sombra e venha para a luz? Abraça-me como um irmão.
Solonius ışığın gölgesinden gelip, beni bir kardeş gibi kucaklıyor mu yoksa?
Venha, bom Solonius, ainda não falámos esta noite.
Gelin, Sevgili Solonius! Bugün konuşma fırsatımız olmadı...
Ele lutou contra quatro homens mal treinados do Solonius. O rival do vosso dono.
Efendinizin rakibi Solonius'un, kötü eğitimli adamlarına karşı dövüştü.
- Ouvi dizer - que ele vai cear com Solonius.
Solonius'la yemek yiyecekmiş diye duydum.
Uma curiosidade nascida da sua sorte contra os homens de Solonius.
Solonius'un adamları karşısındaki talihinden gelen bir merak.
O bom Solonius já estava ocupado com afazeres de maior monta.
Sevgili Solonius daha mühim dövüşler için adamlarını sunmuştu bile.
Talvez Solonius esteja disponível no ano que vem.
Belki Solonius önümüzdeki yıl uygun olur.
Conhecido pela sua magnífica vitória nos jogos do Senador Albinius, onde, sozinho, chacinou quatro gladiadores de Solonius!
Senatör Albinius'un müsabakalarındaki muhteşem zaferiyle ünlü! Tek başına Solonius'un tam dört adamını katletti!
Depois do que ele fez aos homens de Solonius, eu esperava mais.
Solonius'un adamlarına yaptıklarından sonra daha fazlasını bekliyordum.
Sobreviveste à execução contra quatro homens de Solonius.
Solonius'un dört adamına karşı infazından sağ çıktın.
Tendes uma mulher em mente a quem podeis agradar, Solonius?
Aklında bunu sevecek bir kadın mı var Solonius?
Uma oferta pelo preço total foi feita por Solonius, que estava de passagem.
O sırada orada bulunan Solonius tam ücretini vermeyi teklif etti.
Solonius sabe das tuas actividades no Fosso.
Solonius çukurdaki işlerinden haberdar.
Então, trataremos de Solonius e dos seus cabrões.
Sonra Solonius ve yanındaki şerefsizlerin icabına bakarız.
Verei o Salonius pagar pela ofensa.
Solonius'a, yaptıklarını ödeteceğim.
Tinha pensamentos para envolver os homens do Salonius, Mas os seus produtos saíram de moda Desde a tua vitória sobre Theokoles.
İlk başta Solonius'un adamlarını düşünmüştüm ; ama malları, sizin Theokoles zaferiniz yüzünden geri plana atıldı.
É Solonius?
- Solonius mu?
Nem sei como ainda restam homens ao bom Solonius.
Sevgili Solonius'un elinde adam kalmaması mucize!
Solonius. o meu coração enche-se de alegria.
Solonius, neşeme neşe kattın!
Solonius, pense em comprar as putas.
Solonius, fahişelere ne dersin!
Estive a pensar no Solonius.
Solonius'a karşı düşüncelerim var.
Não crie ondas, bom Solonius.
- Köpürmeyin Sevgili Solonius.
Não era o Solonius.
Solonius değilmiş.
Um dos homens do Solonius.
Solonius'un adamı.
Envia-a ao Solonius.
Bunu Solonius'a gönder.
Devíamos pôr estes tempos sombrios para trás das costas. E com o sangue do Solonius... terminar o nosso luto.
Artık üzülmememiz gerekiyor Solonius ölünce acımız bir nebze azalacak.
Entre o Solonius!
Solonius gelsin!
Talvez o bom Solonius terá a mesma sorte.
Belki Sevgili Solonius da kurtulabilir.
Solonius está próximo do fim.
- Solonius'ın sonu geldi.
Solonius.
Solonius.
- Solonius?
Solonius mu?