Translate.vc / Portuguese → Turkish / Sonata
Sonata translate Turkish
83 parallel translation
A Sonata ao luar...
En sevdiğim şarkı,
A minha preferida.
"Moonlight Sonata",
Imagino-me numa noite de luar num lago de Lucerna. Num barco que vagueia pela água cheia de folhas caídas do jardim. E Beethoven a tocar a Sonata ao Luar.
Kendimi Lucerne Gölünde, ay ışığı altında, bir bahçeye doğru yol alan bir sandalda görüyorum ve piyanoda Beethoven "Moonlight Sonata" yı çalıyor.
Sonata para executor e várias jovens.
"Cellât ve Çeşitli Genç Kadınlar için Sonat".
Sonata ao luar e tudo..
Ay ışığı sonatı gibi gibi.
Tolstoi, "A Sonata de Kreuzer".
Tolstoy, "Kroyçer Sonat" ı.
Espero que seja uma sonata quando estiver maior.
Geliştiğinde bir sonat olmasını umuyorum hep.
Sabem que toco Schumann e a grande sonata de Brahms. Não sou mesquinha comigo mesma.
Kimse Schumann'ın konçertosunu ya da Braham'ın sonatını benim kadar sıcak bir tonla çalamaz.
"Eles tocaram a próxima sonata, deixem-me ver..."
= Sonraki sonatlarını çaldılar, bakayım =
Uma sonata, de Wolfgang Amadeus Mozart.
Wolfgang Amadeus Mozart'ın bir sonatı.
Viste a Sonata de Outono, a história de uma famosa pianista que tinha uma filha medíocre...
Sonate d'Automne'da... piyanistin zavallı bir kızı vardı
Sentei-me na sala dela. Ela tocou a Waldstein Sonata.
Onun evindeydik ve Beethoven'in Waldstein Sonatı'nı çaldı.
A sonata que o Varani está a tocar é linda.
Varani çok güzel bir sonat çalıyor.
É aquela maldita "Sonata... a Kreutzer".
O lanet sonat yüzünden "Kreutzer".
Ele e Bridgetower, o virtuoso da África, iam estrear a nova sonata de Beethoven... na casa do Conde Razumovsky essa noite... E foi-me permitido assistir ao ensaio.
O ve George Bridgetower, Afrika'dan gelen ünlü virtüöz Beethoven'ın bu yeni sanatını ilk kez seslendireceklerdi o akşam Count Razumovsky'nin sarayında ve bana da provalara katılmam için izin vermişlerdi.
Beethoven compôs a sua primeira sonata aos 23 anos. Em 1923, Jack Bentley... estableceu o recorde de tacadas.
- Beethoven ilk piyano sonatını... 23 yaşında besteledi. 1923'te, Jack Bently, bir atıcının... toplayacağı en iyi sayıyı toplayıp rekor kırdı.
Eu a ouvi várias vezes na sala de música, a tocar uma adorável sonata de Mozart. Mas sempre que pedi que tocasse para mim, ela não o fez.
Kendisini çok defa, müzik odasında duydum, çok güzel Mozart sonatı çalıyor, ama ne zaman benim için çalmasını istesem hemen duruyor.
Ainda não houve uma festa sem o meu sobrinho tocar uma sonata no seu querido Baby Grand, e nem vai haver, pois não?
Yeğenimin kıymetli kısa kuyruklu piyanosuyla bir sonat çalmak için ısrar etmediği bir parti bugüne dek olmadı ve bundan sonra da olmayacak, öyle değil mi? Evet, öyle!
Se não nos virmos vou estar duas semanas na Village, num lugar chamado Sonata Café.
Seni sonra bulamazsam,... ... iki haftalığına Village'te, Sonata Cafe'sinde olacağım.
Desculpe por acaso não sabe quando está gente na porta ao lado, no Sonata Café?
Affedersiniz. Acaba yan tarafta, Sonata Cafe'ye ne zaman giriyorlar?
- O título é "Manhattan Sonata".
Doğrusu, Manhattan Sonata.
Aqueles Perseids têm tocado a Sonata em E maior com os meus nervos, e até agora você tem conseguido não levantar a voz para eles.
Bu Perseidler Sonata Operasını Mi moajorle çalarak sinirlerimi bozuyor. Ve şimdiye kadar onlara bağırmamana bile çok şaşırdım.
Tu és bom o suficiente para tocar uma sonata de Beethoven!
Bir Beethoven solası yapabilecek kadar iyisin!
Você só toca frases pequenas. Se persiste em ignorar a estrutura, acabará por estragar a sonata.
Sadece küçük cümleler çalıyorsunuz, bütünün yapısını görmezden gelirseniz tüm sonatı mahvedersiniz.
Aquela sonata pode não ter sido uma igual a Glenn Gould, mas diria que foi tão boa quanto Gould.
Bu sonat belki Glenn Gould'un performansı gibi olamaz ama söylemem gerekir, en az Gould kadar iyi.
Então terá de aprender a sonata para violoncelo dele.
Çello sonatını öğrenmeniz gerekiyor değil mi?
Estavil, Elavil, speed, Yohimbe, Zocor, Sonata.
estavill, ellovil, speed, zoco, secada. Birkaç tane ellovil al demiştim.
Já vais na Sonata do Luar?
Sen zaten Moonlight Sonata'yı çalıyorsun.
A Sonata do Luar?
The Moonlight sonata?
A Sonata do Luar?
The Moonlight Sonata?
Ele gostava da Sonata do Luar... por isso ela pediu-me para lha ensinar.
O, The Moonlight Sonata'yı seviyordu... Bana, kendisine öğretip öğretmeyeceğimi sordu.
Sonata em A maior por Cesar Franck para violino e piano.
César Frank'ın keman ve piyano için, La Majör Sonatı.
Conhece a sonata de Paul Hindemith para violoncelo, opus 25?
Hindemith'in çello sonatı, opus 25'i biliyor musun?
- Uma sonata de Bach.
Bach'ın üçlüler için sonatı. Giriş kısmı.
Ela irá tocar a Sonata no 8 de Beethoven no piano.
Piyanoyla Beethoven'in 8. Sonat'ını çalacak.
Bem, o elenco é quase todo feminino e intitula-se Sonata Para Uma Castração.
Şöyle diyelim. Hemen tüm oyuncular kadın ve filmin adı Hadımlaştırma Sonatı.
O meu filme, Sonata Para Uma Castração, põe a sexualidade masculina em perspectiva.
İşte bu nedenle, benim filmim, Hadımlaştırma Sonatı erkek cinselliğini tartışıyor.
Um Hyundai Sonata?
Sonata mı?
- Sonata em Lá, K331, Terceiro Movimento!
Sonata A, K331, 3. Hareket.
Sonata em Lá, K331, Terceiro Movimento!
Sonata A, K331, 3. Hareket. ( Rondo Alla Turca-Türk Marşı )
A 11ª sonata de Mozart.
Bak... Notlar 11.
Ele lembrou! Eu estava tocando a sonata, quando ele lembrou...
Hatırladı, piyanoyu çalıyordum, müzik ve hatırladı.
- Deixei-te uma sonata antes de ir.
- Yatağına bir sonat bırakmıştım.
- Uma sonata de Haydn, a 32.
Haydn'ın 32. sonatı.
SONATA PARA UM BOM HOMEM
"İyi Bir İnsan için Sonat"
"SONATA PARA UM BOM HOMEM"
"İyi Bir İnsan için Sonat"
A sua última sonata, já a ouviu?
Son Piyano Sonataları. Bunu duydunuz mu?
Ouviremos agora a sua favorita sonata..
Ve en sevdikleri sonata kulak veriyoruz :
O scherzo da "Sonata em Lá Maior".
Do Majör Sonat'ın Scherzo'su.
A sonata favorita de Fabian.
Fabian'ın en sevdiği sonattı.
"SONATA PARA UM BOM HOMEM"
"Georg Dreyman."