Translate.vc / Portuguese → Turkish / Stepan
Stepan translate Turkish
75 parallel translation
Olá!
Selam! - Stepan!
- Stepan!
- Veronica!
Que será de mim?
Ya bize ne olacak? Stepan...
Stepan... Não, tenho que ir..
Olmaz, gitmem gerek.
Disciplina... Stepan, esconde isto.
Stepan, tut şunu.
Colocaram-me num capote e levaram, Com Boris falou o amigo dele, Stepan.
Bir sedyeye koydular beni ve hastaneye götürdüler o da Stepan adlı bir arkadaşıyla birlikteydi.
Stepan...
Stepan...
Stepan também não dá notícias.
Stepan'da bir başkasına yazmadı.
Larga-me, Stepan!
Bırak beni, Stepan!
Onde está Stepan?
Stepan nerede?
Para onde foi Stepan?
Stepan dörtnala nereye gitti?
Stepan, não estaremos a andar em vão?
Dinle Stepan, belki de bununla yapmamalıyız.
A argila está aqui, Stepan!
Kili buldum, Stepan!
Gorsky, Stepan Yevgenyvitch...
Gorsky, Stepan Yevgenyvitch...
- Stepan.
- Stepan.
Você, Stepan, não fique assustado.
Sen, Stepan, korkma.
Stepan Komarov, Anatoly Subachev...
Stepan Komarov, Anatoly Subachev...
Stepan o Ferraduras...
Stepan "At nalı".
Que o mensageiro chame Stepan junto ao muro!
İşte başlıyoruz!
Stiopa, ajuda o Espanhol!
Stepan, İspanyol'a yardım et!
Papa!
Stepan.
O membro do júri do Festival de Cannes... e diretor do cinema russo Emil Dachevsky... explicou que a última vez que viu o filho, Stepan... foi no interior de um TGV, acompanhado por um estranho desconhecido.
Cannes jüri üyesi, Rus yönetmen Emil Dachevsky oğlu Stepan'ın en son bir trende gizemli bir yabancıyla görüldüğünü açıkladı.
Mama!
- Stepan. - Anne.
Já te disse, tio Stepan.
Sana dedim ya, Stepan amca.
Deixa-te lá de discursos de ocasião, Stepan.
Ah, bize felsefe yapma Stepan.
Já não vivo com o Oliver, tio Stepan.
Artık Oliver ile oturmuyorum, Stepan amca.
- Oh, Stepan!
Oh, Stepan.
- Ele era médico, Stepan.
O doktordu, Stepan.
Cala-te, Stepan!
Kapa çeneni, Stephan!
Stepan, anda cá.
Stepan, gel buraya.
Stepan, o quê?
Ne, Stepan, ne?
O Stepan disse que esta rapariga acabou nas mãos dos Vory v Zakone.
Stepan dedi ki, bu kız... "Vory v zakone" nin eline geçmiş.
Se eu conseguir convencer o Stepan a traduzi-lo, deixas o resto com a Polícia?
Stepan'ı tercüme yapmaya ikna edebilirsem, gerisini polise bırakacak mısın?
A artrite do Stepan está a fazer das suas.
Stepan'ın eklem iltihabı azdı.
Tenho um amigo ucraniano que tem uma arma... - Stepan.
Ukrayna'da bir arkadaşımın...
-... da guerra no Afeganistão.
- Stepan! - Afganistan savaşından kalma silahı var.
Stepan, shhh.
Stepan.
Tentei entrar em contacto com o Stepan.
Stepan'ı bulmaya çalıştım.
Não me parece que o motorista fizesse alguma coisa ao Stepan.
Şoförün Stepan'a bir şey yapacağını hiç sanmıyorum.
Chega, Stepan!
Tamam, Stepan.
Não era assustador quando Stepan dirigia!
Stepan kullanırken bu kadar korkunç olmuyordu.
Dizem que tirou tudo do Stepan.
Stepan'dan devraldığın söyleniyor.
É você, Stepan.
Sen miydin Stepan?
Stepan, passe a chaleira.
Stepan, çaydanlığı getirsene.
Quer saber, Stepan?
Bak ne diyeceğim, Stepan.
Stepan!
Hey, Stepan!
Stepan!
Stepan!
- Stepan, não pies.
- Stepan, sızlanmayı bırak.
- Vê lá, o centurião!
- Bak! Stepan!
Papa!
- Stepan. - Baba.
Primeiro depois Stepan.
Önce Almanlar sonra Stepan.