English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Telegraph

Telegraph translate Turkish

98 parallel translation
Carro B, Atlantic e Telegraph Road, com um ângulo de 235 graus.
Taşıt B, Atlantik ve Telegraf Yolu'nun köşesinde. Sinyal açısı, 235 derece.
Ligue-me ao Serviço Telegráfico.
Bana Telegraph gazetesini bağlayın.
Stephen House, "London Exchange Telegraph".
Stephen House, "London Exchange Telegraph".
Li sobre isso no Daily Telegraph.
The Daily Telegraph'da okudum.
Deixe lá o Daily Telegraph.
Boş ver The Daily Telegraph'ı.
Deve ter sido o Daily Telegraph.
The Daily Telegraph okumuş olmalısınız.
- O Telegraph. RAPARIGA ENCONTRADA MORTA
- Bir de the Telegraph.
4,10 libras, e incluo o The Times e o Telegraph.
Ne diyeceğim? 4 pound 10 peni. Gazeteler de yanında bedava.
O Times e o Telegraph.
- Times ve Telegraph.
Agora, o Relatório da Bolsa, pela Exchange Telegraph.
Şimdi Takas Telgraf Borsa Raporu.
Segundo o Daily Telegraph, as linhas telefonicas entre Londres e Paris tinham sido cortadas.
Daily Teleghaph, Londra ve Paris arasındaki telefon hatlarının kesildiğini bildiriyordu.
- E o jornal? - O Telegraph.
- The Telegraph.
Isso não pode ser... o que diria o Daily Telegraph?
Daily Telegraph kim bilir ne yazardı.
Li uma notícia no "Telegraph" :
Bugünün Telgraf gazetesinin haberi.
Eu e o Pete vamos ligar ao "Exchange Telegraph" e à "Press Association", e vamos já para Spinney.
Pete'le şimdi gazetecileri arayacağız,.. .. sonra Spinney'den ayrılıyoruz.
Os do Morning Telegraph não gostaram.
"Morning Telegraph" bu durumdan pek hoşlanmamış.
Há três meses li sobre da morte de seu pai, no Daily Telegraph,
Üç ay önce babanızın ölümünü günlük telgrafta okudum.
O "Telegraph"!
Telegraf!
O "Telegraph", por favor.
Çok teşekkür ederim. - Telegraf gazetesi, lütfen. Teşekkürler.
Também escrevo e sou repórter do jornal local, o Post Telegraph.
Ben de yazarım. Civardaki bir gazetede, Post Telegram'da yazıyorum.
Nem trabalha no Post Telegraph?
Post Telegraph'ta çalışmıyorsun.
O meu nome é Basil Thorpe do Bluefield Telegraph.
Ben Bluefield gazetesinden Basil Thorpe.
E um... Daily Telegraph.
Ve Daily Telegraph'ın... bir kopyası.
Publicaram um poema no Telegraph, quando ela morreu.
Öldüğünde Telegraph'ta bir şiiri çıktı.
Estás nua no Telegraph, querida.
Telegraph'dasınız canım.
Telegraph Tower.
Telgraf Kulesi.
Podes levar-me até à Telegraph Tower?
Beni Telgraf Kulesi'ne götürür müsün?
A Telegraph Tower em todo o seu esplendor.
Telgraf Kulesi ihtişamıyla karşında.
Os resultados das corridas costumavam ir de Este para Oeste... pelo telégrafo das Western Union
Yarış sonuçları doğudan batıya gidiyordu. Western Union telegraph tarafından.
É de mim ou das palavras-cruzadas do Telegraph?
Ben miyim şimdi yoksa "The Telegraph" ın çapraz bulmacası mı?
É de ti ou do Telegraph, o quê?
Ne sen misin yoksa "The Telegraph" ın bulmacası mı?
Não, nunca no Telegraph.
Hayır, tatlım. "The Telegraph" ta olmaz öyle şey.
O Harry disse-me que o Jennings lê "O Telégrafo".
Harry Jennings'in The Telegraph'ı okuduğunu söyledi.
A melhor foi do "Telegraph".
- En iyisi Telegraph'da vardı.
Não viste o que publiquei no Telegraf?
Telegraph'da bu ay yayınladığım seriyi görmedin mi?
E agora vamos continuar a dançar ao som dos Telegraph Five!
Haydi şimdi Telegraph Five ile dansa devam edelim.
Não, ela usa o telégrafo, ao estilo " There Will Be Blood
Hayır. No, she rocks the telegraph, there will be blood style.
É da farmácia de Telegraph Hill?
Orası Telegraph Hill eczanesi mi?
- Farmácia de Telegraph Hill.
- Telegraph Hill eczanesi.
O The Telegraph caricaturou-te a balançares-te na Grande Muralha da China, sugerindo que és o único político visível do espaço.
Telgrafta, Çin Seddi'nin üzerinde sendelerken çekilmiş bir karikatürün var senin ancak lanet olası uzayda politika yapmanı öneririm.
E um... Daily Telegraph.
Ve Daily Telegraph'ın bir kopyası.
A Inglaterra manda Finley... e o Times é mais poderoso que o Telegraph.
İngiltere Finley'i gönderiyor... ve Times senin Telegraph'tan daha güçlü.
Do Daily Telegraph?
Daily Telegraph değil mi?
Estava na primeira página do Telegraph, 100.000 libras.
Gazetenin ilk sayfasındaydı, 100.000 pound.
Vejam, New York Times, L.A. Times, Kenya Times, todos os "Times", BBC, Daily Telegraph.
Bakın,'New York Times','L.A. Times','Kenya Times'tüm bu'Times'lar BBC,'Daily Telegraph'.
Está um artigo muito simpático no "The Telegraph".
The Telegraph'daki makale çok güzeldi.
O seu aniversário foi marcado por um quadrado na página 16 do Daily Telegraph e eu não acho isso correcto, e por isso eu organizei algo mais substancial.
En azından 50.yılını Daily Telegraph'ın 16. sayfasındaki küçük haber ile değil de benim organize ettiğim ve daha uygun olduğunu düşündüğüm bir yolla kutlamalıyız.
O Telegraph tem o vídeo todo e uma timeline interativa.
Talepler... Telegraph'da videonun tamamı var ve interaktif yayın yapıyor.
O Times, o Telegraph, o Opera Magazine.
- Reklâmı düşünün! The Times, The Telegraph, Opera Dergisi.
- Telegraph Hill.
- Telegraph Hill'e.
Vive na Telegraph Avenue.
Telegraph Avenue'da yaşıyor. Cezaevinden çıktığından beri ne yaptığını biliyor musun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]