Translate.vc / Portuguese → Turkish / Tente
Tente translate Turkish
6,561 parallel translation
- Nem sei porque queres que tente.
- Neden girmemi istediğini bile bilmiyorum. - Girebilirsin.
Por favor, tente compreender.
Lütfen, anlamaya çalış.
Tente verificar o seu nascimento.
Doğduğu tarihi ile Dene. - Ne katil..
E tente aterrar o avião o mais suave possível.
Bir de inerken sallamamaya çalış.
Tente novamente, Madame.
Tekrar deneyin, Madam.
O que queres que tente?
Ne yapabilirim ki?
É admirável que tente proteger a sua família.
Ailenizi koruma çabanız takdire değer.
Tente arranjar seguro para uma.
Uzay gemisine sigorta yaptır da görelim.
Vamos, não seja covarde, tente me vender algo.
Sıkıysa bana bir şey satmaya çalış bakalım, inek.
Tente soltar o som.
KÖPEK Söylemeye çalış.
Voce precisa ter um olhar mais atento a isso, tente novamente.
Daha yakından bakman lazım, tekrar dene.
Bem, entao, nao tente faze-lo tao óbvio!
O zaman belli etmemeye çalış!
Não tente ser herói, Tom.
Kahramanlığa kalkışma Tom.
- Pelo menos tente...
- En azından deniyor.
- Tente o quê?
- Neyi deniyor.
Tente dormir um pouco.
Biraz uyumaya çalış.
Jessica... tente não abrir os olhos.
Jessica... gözlerini açmaya çalışma.
Tente outra vez.
Bir daha dene.
Não tente fugir! - O que acha?
Kaçmaya kalkışmayın.
Tente então a pele salvar
Jambonunuzu kurtarmak için son şansınız
Vocês partirão ao amanhecer, então tente dormir.
Şafakta yola koyulun. Bu yüzden biraz uyumaya çalış.
Ele que tente.
O pisliği bırak da denesin.
"Ficarei firme no caminho de qualquer dor que tente te alcançar."
"Sana ulaşmaya çalışan her acının yolunda duracağım."
- Queres que eu te tente engatar?
- Seni pandiklememi mi istedin?
Nunca vai entender nada disto, logicamente, Detective Moss, por isso não tente.
Bunların hiç birini mantıken anlamayacaksın Detektif Moss bu yüzden uğraşma.
Tente não o segurar com muita força.
Çok sıkı tutmamaya çalışın.
Não tente nada espertinho.
Kurnazlık etmeye kalkışma.
Tente dormir.
Uyumaya çalış.
Não o tente resgatar.
Onu kurtarmaya çalışma.
Tente novamente.
Bir kez daha dene.
Tente não estragar tudo.
Elinize yüzünüze bulaştırmayın.
Sim, sou eu. E sou um Deus muito ciumento, por isso não tente humilhar-me... na frente dos meus alunos.
Bu snıfta bir Tanrı var, ve o tanrı benim ve öğrencilerin önünde beni küçük düşürmeye çalışma ben kıskanç bir tanrıyım.
Tente ter mais convicção na sua voz da próxima vez.
Bir dahaki sefere, sesinde biraz daha ikna edicilik olsun.
Quero que o Neimann tente.
Neyman'ı denemek istiyorum.
Tente recuperar a felicidade dentro de si.
İçinizdeki mutluluğu yakalamaya çalışın.
Quero que tente deixar a música trazer as suas lembranças.
Denemeni istiyorum ve müzik seni hatıralarına geri götürecek.
Tente evitar qualquer tipo de problema.
Lütfen bir sorun çıkmasını engelleyin.
Tente não o ultrapassar.
Aşmamaya çalışın.
Tente não dobrar as partes de cima.
Üstleri bükmemeye çalışın.
Tente de novo.
Tekrar oynat.
Tente a parte asfaltada, da rua Cameron.
Yukarı Cameron'daki asfalt yola bakın...
Tente de novo.
Bir daha deneyin.
Eu disse, tente de novo.
Bir daha deneyin dedim.
Por favor não tente lutar com o tigre!
Lütfen, lütfen kaplanla dövüşmeyi.
Se quiser efectuar uma chamada, desligue e tente outra vez.
Eğer arama yapmak istiyorsanız, lütfen kapatıp tekrar deneyin.
Tente não fumá-lo.
Sakın içmeye kalkmayın.
Sr. Advogado, pode refazer a sua questão, e Sr. Anderson, tente não ser tão sensível.
Avukat Bey, sorunuzu değiştirerek sorun, lütfen. Ve Bay Anderson haddinden fazla hassas olmamaya çalışalım.
- Ainda queres que tente?
- Ne gibi? - Peşine düşmemi istiyorsun, değil mi?
Tente dizer, "Desculpe, eu menti".
"Yalan söylediğim için özür dilerim" diyebilirsiniz.
Por favor tente mais tarde.
Lütfen daha sonra tekrar deneyiniz.
"Vou tentar. E agora?" " Não tente ser esperto.
"daha fazlası istenecek." Üzgünüm geç kalıyorum.