Translate.vc / Portuguese → Turkish / Tippi
Tippi translate Turkish
24 parallel translation
Você foi do normal ao Tippi Hedren.
Normal bir insanken Tippi Hedren'a döndün.
Oh meu Deus, sou Tippi Hedren.
Aman Tanrım! Ben Tippi Hedren'ım.
Tippi Hedren, cara!
Tippi Hedren!
Eles deram-me dinheiro por ser a mãe de aluguer da Tippi e proporcionaram-me a minha licenciatura em enfermagem.
Onlar bana Tippi'ye vekil annelik için para verdiler, ve hemşire olmama yardım ettiler.
Então a Tippi tem dois pais e uma mãe?
Yani Tippi'nin 2 babası ve bir annesi mi var?
Estive no jogo de futebol da Tippi com a Mona.
Mona'yla birlikte Tippi'nin futbol maçındaydım.
- E ele está a pensar em ajudar a Tippi Hedren a cuidar dos seus animais.
Sahi mi? Vahşi hayvanlar konusunda Tippi Hedren'e yardım etmeyi planlıyor.
Tippi Gordon Que não cabia em si de alegria, cheio de energia, acelerado com os olhos enormes.
Tippi Gordon'a. Kocaman, lanet suratı önümde duruyordu. Göz bebekleri kocaman olmuştu.
Só um segundinho mais e só... um "tippi-tappi, tippi-tap-tap, tip-top" mais e estamos prontos...
Bir saniye daha ve şimdi, az kaldı... - Birazdan... - Olamaz!
Acho que sou Tippi Hedren de Os Pássaros.
Sanırım ben Kuşlar filmindeki Tippi Hedren'ım.
Não foi como um ataque ao tipo do filme Tippi Hedren.
Hayır, sanki yüzlerce küçük darbe almış gibi oldum.
A Alison e o Tippi partilhavam o quarto na Georgia.
Alison ve Tippi, Georgia'da oda arkadaşıymış.
Hanna o Tippi não está a cantar uma canção.
Hanna, Tippi'nin söylediği şarkı değil.
... da Georgia e foi assim que o Tippi aprendeu o número.
Belli ki Georgia'dan biri böylece Tippi numarasını öğrenmiş.
Foste tu que marcaste, não o Tippi.
Sen çevirdin, Tippi değil.
- O Tippi desapareceu.
- Tippi gitmiş.
Não é uma canção, é um número de telefone.
- Tippi şarkı söylemiyor. Telefon numarası.
Tu podes ser a Tippi Hedren, eu serei o Alfred Hitchcock a dizer-te o que fazer.
- Tippi Hedren olursun ben de yapman gerekenleri söyleyen Alfred Hitchcock olurum. - Gerçekten gagalanmasına izin verir.
Quando atacaram a Tippi Hedren, ele dava-lhes instruções.
Kuşlar Tippi Hedren'i gagalamaya çalıştığında derslerini verebilirdi.
Que Deus vos abençoe.
Deus tippi benidicas.
Contudo, as relações tensas entre Israel e os Estados Unidos parecem continuar. O porta-voz da Secretária de Estado, Tippi Hagan, confirma a intenção dos EUA de não vetarem qualquer resolução futura sobre a independência palestina, insistindo que continua a ser uma prioridade para a Administração.
İsrail ile Birleşik Devletler arasındaki gerilen ilişkiler normale dönecek gibi gözüküyor, yine de Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, Tippi Hagan Filistin devleti konusunda gelecek teklifi Birleşik Devletlerin veto etmeme niyetini doğruladı ve hükümet için bir öncelik olarak durduğunu vurguladı.
Anda, vem conhecer o Tippi.
Gel.
- Não, Tippi, não queremos.
- Hayır, Tippi istemiyoruz.
Ele deixou que a bicassem. - Deixou-os picar a Tippi Hedren?
- Tippi Hedren'in gagalanmasına izin mi verir?