Translate.vc / Portuguese → Turkish / Titre
Titre translate Turkish
40 parallel translation
Oh! Tirano, ouve o seu forte nome e treme!
Ey zalim, bu büyük ismi duy ve titre!
Estremeça esse infame capitão Haddock.
Titre seni sahtekâr Kaptan Hadok!
Fiz isso e vós, cuidai bem dele fazei dele a menina de vossos lindos olhos.
Ben de öyle yaptım. İyi bak ona. Gözün gibi üstünde titre.
Vamos começar com um grama e vamos aumentando.
Tamam, bir gramla başlayalım, gerisini titre ederiz.
15 litros de O2, quatro de SM, nitroglicerina intravenosa.
15 litre oksijen, dört MS. Nitrogliserin titre edin.
Dêem-lhe titrato de labetalol 0.5 q cinco minutos diástole de 60.
Labetalole başlatın. 5 dakikada bir 60 diyastoliğe 0.5 birim titre edin.
- Raji, tem calma.
- Raji, yalnızca titre, adamım.
Tremelica, estremece um bocado.
Biraz kork, titre ürkek ol.
Treme enquanto enfrentas a minha ira.
Gazabımla karşılaşırken titre.
ECG de 12 eléctrodos, titulem 10 de morfina.
12'lik kurşun titre et, 10'luk morfin.
Cuida bem dela.
Onun üzerine titre.
- Sous-titre non traduit -
Ellerini görelim!
Fixar até 10.
10'a kadar titre edin.
Calma aí, meu. Ela está totalmente casada.
Titre, kardeşim.O evli.
A análise toxicológica e de substâncias da Sra. Cline está negativa.
Bayan Cline'ın uyuşturucu testi ve titre sonuçları negatif çıktı.
- Força, faz-lhe as vontades.
Üzerine titre.
Toca a acordar, tira as mãos do meu! Randy, tira a mão daqui!
Titre ve kendine gel, ellerini de şeyden benimkinden çek!
E toma conta dele.
Üstüne titre.
Se concordares em ser minha "maitresse en titre", Prometo que servirei apenas a ti.
Eğer kabul edersen söz veriyorum sadece senin olacağım.
"Maitresse en titre"?
Metres mi?
Balance, agite
Çalkala ve titre
Goza a felicidade.
"Mutluluğunun üzerine titre."
Trema!
Titre!
- FBI! - Treme e foge... - És um assassino!
Titre ve git...
Titulação da dose de Clonidina? Sim.
Titre klonidin mi?
Esperneia o quanto quiseres.
İstediğin kadar titre. Bizim elimizdesin.
- Então, titulaste o cobertor?
Sen de battaniyeyi titre ettin.
Tens que sair dessa!
Titre ve kendine gel!
Treme diante do Senhor!
Tanrımızın huzurunda titre!
Tens de tentar arranjar outra coisa.
Titre ve kendine gel.
Acenem, acenem. - Não!
Titre, titre.
Titular a dopamina até uma pressão de 90.
Nabız 90'a çıkana kadar dopamini titre ediyorum.
Treme perante a morte.
Ölümün karşısında titre.
Vá, foca-te e concentra-te. E falha!
Dikkatini topla ve konsantre ol... ve... titre!
Cruzar, passo, estalar, virar, virar, círculo, frente, trás, empurrar, puxar, onda, onda.
Çapraz adım, değiştir, ek, twist, twist, daire, dur. İleri geri, bas, it, titre, titre.
- Devíamos ter um anestesista ou plantonista para dar os remédios.
- İlaçlarını titre etmek için ya anestezi uzmanı ya da acil servis doktoru lazım.
Eu invoco perante nós o sagrado nome do qual os Demónios temem.
Titre ve kaç. Titreterek diz çöktüren kutsal ve korkunç ismin adına yardım istiyorum. Yüce İsa!
- Aproveita.
- Üzerlerine titre.
Preparem uma IV de Nitroglicerina e titulem a dose para controlar a dor.
Nitro hazırlayın ve ağrı düzeyine titre edin.