English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Tonto

Tonto translate Turkish

2,139 parallel translation
Bem, em Hollywood, qualquer tonto disposto a atirar-se pelas escadas pode encontrar alguém que lhe pague por isso.
Kendini basamaklardan aşağı bırakacak kadar salak birisi kendisine para ödemeyecek birisini Hollywood'da bulabiliyor.
Não devias estar a trabalhar ou algo parecido? Tonto.
Çalışıyor olman gerekmez miydi?
E os valores põe-me tonto. Agora, em vez de tentar não me vir, tento não pensar e não consigo parar. Quer dizer...
Ve sayılar benim başımı döndürdü, ve sen de şimdi biliyorsun ki boşalmamaya çalışırken, birden düşünmemeye çaba gösterdim ve düşünceleri durduramadım.
Não há chá gelado neste restaurante, tonto.
Çin lokantasında latte olmaz, ahmak.
Aquele tonto devia pensar duas vezes sobre ir nadar à noite, não?
Bu kahrolası aptal, geceleyin yüzmek için iki kere düşünmeliydi, değil mi?
Você é um tonto!
Tam bir hayvansın biliyor musun?
- Sim, tonto.
- Evet sersem şey.
Isso foi à duas amas atrás, tonto.
O iki dadı öncekiydi, aptal.
Não, tonto!
Hayır, aptal!
Fui electrocutado e era um tonto. - Un tonto, tu?
Elektrik verilerek öldürülüyordum ve inektim.
Grande tonto.
Koca şapşal.
Escrevia : "Seu tonto, nem te incomodes em voltar, agora estou apaixonada por um jovem talentoso e simpático chamado Raj."
Şöyle yazardım : "Seni aptal adam'geri dönmeye zahmet etme... ... artık tatlı ve yetenekli bir genç olan Raj'a aşığım."
Tinha um riso alto e tonto que se ouvia mesmo quando estava no quarto ao lado.
Yan odadayken bile duyabileceğiniz.. .. yüksek sesli aptal bir kahkahası vardı.
A verdade é que me sinto algo tonto e palerma na tua presença e não creio que possa culpar o calor.
İşin aslı senin varlığın başımı döndürdü ve beni sersemletti, Cee, ve bunun için sıcak havayı suçlayamam.
Irmão, não sejas tonto
Kardeşim, zırvalama ya!
- Por ser um tonto ontem à noite.
Gece pisliğin tek gibi davrandığın için.
Tudo bem, desculpa por ter sido um tonto ontem.
Tamam, dün gece pisliğin teki gibi davrandığım için özür dilerim.
- Tonto não é exatamente a palavra. - Idiota.
Aslında, pislik onun için biraz insaflı oldu.
Não sejas tonto, lembra-te das drog...
Aptal olma, Simon. Hapı hatırlasana!
Odeio quando o Tonto se arma em herói.
Tonto'nun kahramanlık taslamasından nefret ederim.
Estás a ficar tonto?
Başın dönüyor mu?
Tonto.
Aptal.
Pára, não sejas tonto.
Dur, oyalanma.
Estou tonto.
Başım dönüyor.
Estou tonto, tire-me daqui.
Başım dönüyor, çıkar beni buradan.
Velho malandro tonto.
Haylaz ihtiyar.
Tonto e enjoado.
Ve hasta oluyor.
Não, são para comer. Tonto.
Hayır, onları yiyoruz aptal.
Parece empolgante, mas ainda estou um pouco tonto.
Çok cazip ama hala başım dönüyor.
Está tonto, pense no que está dizer?
Hasta mısın sen? Ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu?
- Sai do meu caminho, tonto!
Çekil yolumdan, salak!
Não, não, estou pronto para casar-me como um tonto... com qualquer mulher entre os 15 e os 30.
Hayır hayır. 15-30 yaş arası herhangi bir kadınla aptalca bir evliliğe hazırım.
Estou muito, muito tonto.
Çok fazla çakırkeyif.
Sou o cavalo do Lone Ranger, sou o Tonto.
Yalnız kovboyun yardımcısıyım, Tonto'yum.
- Não sinto a minha perna! - Eu fiquei tonto!
- Bacağımı hissetmiyorum!
- Avisa-nos se ficares tonto.
- Başın dönerse haber ver.
Sim! Não sejas tonto.
Evet, endişelenmeyin.
Sinto-me tonto.
Başım döndü.
Ele sentiu-se tonto quilómetros antes de desmaiar.
Muhtemelen kendinden geçmeden millerce önce kendini kötü hissetmiştir.
- Beija-me, seu tonto.
- Öp beni, seni şapşal!
Querida, eu ainda estou tonto daquele "pile driver" de Sábado.
Ama bebeğim, geçen cumartesi "Kazık Çakıcısı" yaptığından bu yana başım dönüyor.
Sinto que deveria ser feito por mim, achas que é tonto?
Öyle düşündüm ama.
Sinto que é um bocado tonto agora que digo em voz alta.
Çok aptalca değil mi? - Hayır, hayır.
Desculpe, me senti um pouco tonto.
Özür dilerim. Başım döndü.
Tenho vestida a farda do colégio, seu tonto.
Okul üniformamı giyiyorum, aptal.
- Estou tonto.
Başım dönüyor.
Estava apenas tonto.
Bir çizik dahi almadım sadece sersemlemiştim.
Sim, tonto.
Evet, ahmak.
Devo ter o mesmo cérebro tonto de um beija-flor para colocar a pólvora num pote de pimenta.
Kuş beyinlilik değil de ne!
Sim, um pouco tonto.
- Evet, biraz nahoşum.
- Eu fiquei tonto.
Çakırkeyif oldum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]