Toots translate Turkish

Oxalá não se tenha ofendido pelo modo como o tratámos... mas apanhou-nos em má altura.

Umarım davranışımızdan dolayı gücenmemişsindir. Toots'u ve beni kötü anımızda yakaladın.

Qual é a graça?

Komik olan ne, Toots?

Explica a graça...

Açıklasana bize, Toots.

- Está calado, Toots.

- Kes sesini, Toots.

Tenho de confessar que você é rijo. Espanta-me que tenha acordado.

Tek birşey söylemeliyim ki Toots'un o darbesine rağmen hala ayakta olmana şaşırdım.

Para variar, o Toots ri-se de uma coisa com graça.

Nasıl olduysa bu sefer komik olan şeye gülüyor.

Há outras maneiras de convencê-lo.

Seni dize getirmek için başka yöntemlerim de var. Değil mi, Toots?

Depois de estar uns minutos com o Toots, começa a perguntar :

Toots'la birkaç dakika geçirdikten sonra, şöyle sorular soracaksın :

Mas aviso-o... de que o Toots tem pouca prática.

Ama seni uyarayım Toots pek eğitimli değil.

Toots, Aperta com ele.

Toots, becer işini.

Como te sentes?

Nasılsın, Toots?

Socorro!

Toots! Yardım et!

Toots!

Toots!

O Toots matou-o.

Toots onu vurdu.

Estás a brincar, Toots?

Benimle dalga mı geçiyorsun?

Não é "boneca", nem "doçura", nem "querida".

Tootsie, Toots tatlım, şekerim ya da bebeğim değil.

Blondie, Toots e Crazy Maytals.

Toots and the Crazy Maytals var. Bunlar ve daha bir sürü var.

Ouviram os Massive Attack, Public Enemy, Morphine, os meus preferidos, e a viola do Duane Eddy. E bom ouvir os Toots e os Maytals.

Massive Attack'i, Public Enemy'yi, favorim Morphine'i ve Duane Eddy'nin müthiş gitarını dinlediniz.

Como sabem, esta semana é o en - contro do curso de 1986 do Liceu.

Toots and the Maytals'i dinlemek güzel, değil mi? Bildiğiniz gibi, bu hafta sonu Pointes Lisesi 86 mezunları buluşması var.

Estou-te a ver!

Hey, toots, seni görüyorum

- Não temos nada, Toots.

- Hayır, gerek yok Toots.

Prefere a Toots e o Samuel, até o nosso gato, que acaricia até mais não.

Sürekli ölümle sevişen biri Toots'u, Samuel'i hatta kedimizi bile tercih edebilir.

- O que foi isso, Toots?

- Bu da neydi Toots?

Não, Toots.

Hayır, Toots.

Amo-te, Toots.

Seni seviyorum, Toots.

" O Sammy e a Toots apanham-nas para mim.

"Sammy ve Toots benim için yakalıyorlar."

Olá, Toots.

Merhaba, Toots.

Toots, a porta.

Toots, kapı.

Toots.

Toots.

Toots?

Toots.

Até depois, Toots!

Hoşça kal, üşütük.

Mmm, "totes, toots".

Kesinlikle.

- Vou contigo. - Não, Toots.

- Seninle geliyorum.

- É muito perigoso.

- Hayır Toots. Bu çok tehlikeli.

Mostrou a passagem da montanha aos piratas. Os índios sabem o que estão a fazer, Toots.

Kızılderililer ne yaptıklarını biliyorlar Toots.

"As Mil e Uma Noites" para o Sr. Toots.

Bay Toots için "Arap Geceleri."

E completa que balão de seus toots própria bunda.

ve o balonlarla dolu senin yumuşak popon.

Que pena, Toots, porque não há nada aí.

Özel hissettirmiş olmalı.

- Sejam quem forem, saibam que se este lugar vos deitar abaixo, o Toots vai levantar os vossos espíritos.

Her kim olursanız olun, yeriniz aşağıdaysa, dişleriniz hep keyif verir.

Foram substituídos pelos rapazes mundialmente famosos da escola Ziegler, os Waffle-toots.

Dünyaca ünlü, Ziegler Prep çocukları ile, yerleri değiştirildi, Waffle-toots.

Da Preparatória Ziegler em Cincinnati, são os "The Waffle-Toots"!

Cincinnati'deki Ziegler Prep Okulu'ndan, The Waffle-Toots!

Os Waffle-Toots!

Waffle-Toots!

- Obrigado, miúda.

- Teşekkürler, toots.

O Toots Shor significa que gosta de mim.

Toots Shor sevdiğini gösteriyor.

Não abras a boca, Toots.

Hiçbir şey söyleme Toots.