Translate.vc / Portuguese → Turkish / Toto
Toto translate Turkish
278 parallel translation
Jason, com toto o respeito às leituras de Mike, sobre os sentimentos da imperfeição, pensava que iamos ouvir um engenheiro falar sobre máquinas inteligentes.
Jason, Mike'ın yetersizlik konulu konuşmasına saygı duyuyorum ancak akıllı makineler üzerine bir bilgisayar mühendisini dinleyeceğiz sanıyordum.
Ela não vem aí, Toto.
Henüz gelmiyor, Toto.
Ouça o que Miss Gulch fez ao Toto...
Bayan Gulch'un Toto'ya yaptığını dinle...
Miss Gulch deu com um ancinho no Toto porque diz que ele persegue o gato dela todos os dias!
Ama Bayan Gulch, Toto'ya tırmıkla vurdu. Her gün o yaşlı sevimsiz kedisini kovaladığını söylüyor!
Só porque o Toto...
Toto...
O Toto não entra no jardim dela e tu não te metes em sarilhos.
Toto bahçesine girmez, senin de başın belaya girmez.
Sabe o que Miss Gulch disse que ia fazer ao Toto?
Biliyor musun, Bayan Gulch Toto'ya ne yapacakmış?
Será que existe um sítio assim, Toto?
Sence böyle bir yer var mıdır, Toto?
Exterminar o Toto?
Yok etmek! Toto'yu mu?
O Toto não sabia que estava a fazer mal.
Toto yaptığının yanlış olduğunu bilmiyordu.
Temos de deixar ir o Toto.
Korkarım zavallı Toto gidecek.
Tio Henry, Tia Em, não a deixem levar o Toto!
Henry enişte, Em teyze, almasına izin vermeyin!
Toto!
Toto!
Toto, querido!
Toto, bir tanem!
Toto, que malcriado!
Toto, çok ayıp!
Anda, Toto!
Hadi Toto! Gel!
Toto quer-me parecer que já não estamos no Kansas.
Toto içimden bir ses artık Kansas'ta olmadığımızı söylüyor.
O Toto?
Kim, Toto mu?
O Toto é o meu cão.
Toto, köpeğim.
Ora, Toto.
Gülünç olma, Toto.
Toto.
Toto.
Onde está o Toto?
Toto nerede?
Socorro!
Toto! İmdat!
Dou-lhe os sapatos, mas devolva-me o Toto!
Al eski pabuçlarını, ama Toto'mu geri ver!
- Foge, Toto!
- Koş, Toto, kaç!
Foge, Toto!
Kaç Toto, kaç!
É o Toto!
Bu Toto!
- O Toto também?
- Toto'yu da mı?
- Também.
- Toto'yu da.
Diz adeus, Toto.
Hoşça kal de, Toto.
Seja como for, Toto, estamos em casa!
Herneyse, Toto evdeyiz!
Acho que o descreveu muito bem visto que Sua Majestade adoeceu às três horas da madrugada, está na cama com febre alta e todos os seus compromissos para hoje foram cancelados.
Bence gayet güzel anlattın, gecenin 3'ünde yüksek ateşle korkunç bir şekilde hastalandığını hesaba katarsak, ve bugünkü bütün görüşmelerini de iptal ettiğini in toto!
- Todos?
- In toto?
- Sim, Sr. Bradley. Todos!
- Evet, Bay Bradley, in toto.
Contratou a estrela para uma grande co-produção cinematográfica a ser rodada a cores?
Ünlü yapımcı Toto Scalise'nin ünlü yıldızla yeni bir yapım için imza attığı söyleniyor. Bu renkli tarihi film büyük bir prodüksiyon olacak.
E o meu colega Totó.
Ve en iyi ortağım, Toto.
Totó!
Toto!
- Amélia, quem é éste?
- Toto!
- Toto.
- Amelia!
Há quanto tempo! O nosso querido Toto.
Bizim Toto!
Se esta menina continua assím, não respondo pelos meus actos.
Toto, eğer "çocuk" böyle devam ederse, ne yapacağımı kestiremiyorum!
Não vos deram um lanche? Por sorte, encontraram Toto.
Toto'yla tanıştığınız için şanslısınız.
- Não tinhas voltado a ver o Toto?
Hayır... aslında, evet.
Espera-me aquí, vou procurar Toto.
- Toto'yu bulacağım.
Toto disse-te que estive num manicómio, não disse?
Toto sana akıl hastanesinde olduğumu söyledi, değil mi?
Estou em casa do Toto. Vêr-nos-emos depois.
Toto'nun yanında.
E a ti também, G.I. e ao cãozinho Toto.
Bana bak seni küçük asker. Ve Toto isimli köpeği.
"Jesus! Já não estamos no Kansas, Toto".
Tanrım, artık Kansas'ta değiliz, Toto.
Bem, Toto, parece-me que já não estamos no Kansas.
Eh, Toto, sanırım artık Kansas'ta değiliz.
Toto, então, esperamos-te aquí.
Toto, burada bekleyebiliriz. Dün akşam ton balığı ve salata yedim.
O que é "Toto ya Nyoka"?
- Toto ya Nyoka ne demek?