English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Uci

Uci translate Turkish

366 parallel translation
Doutor, uma paragem cardíaca na UCI.
Doktor yoğun bakımda kalbi durmuş biri var.
UCI de Cirurgia.
Cerrahi ICU.
Onde é a UCI?
Yoğun Bakım ne tarafta?
Dr. Stephen Fletcher, por favor dirija-se à UCI.
Dr. Fletcher yoğun bakıma. Dr. Stephen Fletcher, yoğun bakıma lütfen.
Andei 40 minutos à procura de um auxiliar para a levar para a UCI.
Zatürre, evet. Onu yoğun bakıma yatırmak için uğraşırken 40 dakika harcadım.
Estão prontos na UCI?
- Bilgi girişi yapıldı mı? - Evet doktor bey.
Vamos levá-lo para a UCI.
Onu yakında Yoğum Bakım'a alacağız.
Levámos o Ben para a UCI.
Ben'i Yoğun Bakım'a götürdük.
Se os exames estiverem normais, mandamo-la para a UCI?
Röntgenler iyiyse, CT alıp Yoğun Bakım'a yollayacağız.
- A UCI de Cirurgia?
- Cerrahi Yoğun Bakım mı?
E a UCI de Cirurgia, o bloco, se o residente precisar de ti, a Traumatologia, Pré-Operatório e os internamentos de Cirurgia.
Ayrıca CYB, eğer hekimin ihtiyacı olursa Ameliyathane... ... Travma Ekibi, ameliyat sonrası hastalar ve Cerrahi vakalar.
UCI de Cirurgia.
Cerrahi Yoğun Bakım.
- Estava na UCI de Cirurgia.
- CYB'deydim.
E ainda não falei do tipo que fez dessaturação na UCI.
CYB'de durumu kötüleşen adamdan bahsetmedim daha sana.
Vamos transferi-lo para a UCI.
Sizi Yoğun Bakım'a götüreceğiz.
Não chegou a entrar na UCI.
YB onu hiç kabul edemedi.
As Urgências e a UCI têm mais coisas em comum do que as enfermeiras de piso, do Recobro ou da Neurologia.
Acil Servis ve Yoğun Bakım'ın daha çok ortak becerileri var... ... koğuş hemşireleri, Hasta Bakım ve Nöroloji'ye nazaran.
Vou confinar as substituições à UCI, como sugeriu.
Tavsiyen üzerine Acil Servis tayinlerini Yoğun Bakım'a yapayım.
Vão limitar as nossas rotações à UCI.
Tayinleriniz sadece YB'a olacak.
Não acho que seja muito mau ir para a UCI.
Yoğun Bakım'a tayin edilmek o kadar da kötü değil.
Vem um aneurisma dissecante da UCI.
Yoğun Bakım'dan parçalanmış anevrizma geliyor.
- Está na UCI, em Sarasota.
- Sarasota'da Yoğun Bakım'da.
Quero que informem a UCI, quero os níveis de potássio dela reverificados.
ICU'ya haber verin, potasyum seviyesini de tekrar kontrol edin.
Vamos interná-lo na UCI, monitorizar a pressão no cérebro e tratar o inchaço da melhor forma possível.
Yoğun bakıma alıp beynindeki baskıyı gözleyeceğiz... ... ve şişliği tedavi etmeye çalışacağız.
O Michael, o meu filho mais velho, esteve na UCI na sua última semana Ligado a todos aqueles tubos.
Büyük oğlum Michael, son haftasını yoğun bakımda... ... tüplere bağlı halde geçirdi.
Vamos levá-lo para a UCI.
Onu yoğun bakımda bir odaya alalım.
Vejam se há cama na UCI.
Yoğun bakımda yatak var mı sorun.
Preciso de uma cama na UCI.
Yoğun bakım yatağı lazım.
- Estou a arranjar-lhe uma cama na UCI.
- Yoğun bakımda yatak arıyorum.
Fiz uma análise, porque ia pô-la na UCI.
Yoğun bakıma koyacağım için kan grubuna baktım.
Porque não o leva para a UCI?
Yoğun bakıma yollasanıza.
Ou a tomar conta de velhos, à espera de irem para a UCI.
Ya da yoğun bakım yatağı bekleyen bunaklara bakıcılık yapacaktı.
A UCI quer mandar seis doentes graves.
Yoğun bakım altı kritik hasta yollayacakmış.
Esta está ligada à UCI, não está?
- Bu yoğun bakıma bağlı direkt hat.
Por isso é que ia oferecer à UCI quatro sistemas de apoio.
Ben de zaten yoğun bakıma dört Yaşam-Paketi vermeyi önerecektim.
Pode entrar em contacto com a UCI?
Yoğun bakıma telsiz bağlantısı yapar mısınız?
- Mandei-os para a UCI.
- Fazlaları yoğun bakıma verdik.
UCI ROOSEVELT HOSPITAL TERÇA-FEIRA, 28 DE SETEMBRO
Roosevelt Hastanesi Yoğun Bakım 28 Eylül Salı
UCI ROOSEVELT HOSPITAL QUARTA-FEIRA, 29 DE SETEMBRO
Roosevelt Hastanesi Yoğun Bakım 29 Eylül Çarşamba
Código azul, UCI. Quarto 104.
Kod mavi, yoğun bakım, 104.
Código azul, UCI. Quarto 104.
- Kod mavi, yoğun bakım, 104.
- Onde é a UCI?
- Yoğun bakım nerede?
- Levou um miúdo para a UCI.
Bir çocuğu yoğun bakıma götürdü.
Não há camas e estamos a acomodar cinco pacientes na UCI.
Oran yüzde 30. Monitörlü yatağımız yok ve yoğun bakıma çıkacak beş hastamız var.
Quero todos os pacientes estáveis fora da UCI.
Durumu stabil olan tüm hastalar yoğun bakımdan çıkarılsın.
- Os residentes estão à espera na UCI.
Hayır. Doktorlar sizi yoğun bakımda bekliyor.
Lembro-me da Glenda e do irmão a discutirem à porta da UCI.
Glenda ve erkek kardeşinin yoğun bakımın önünde tartıştıklarını hatırlıyorum.
"Uchi-uchi-cuchi-cu," Capitão?
"Uçi, vuçi, kuçi, ku," Kaptan?
O doutor está na UCI.
Doktor yoğun bakımda.
Tudo porreiro?
Uçi uçi!
- O Stan está mesmo na UCI.
Şaka yapmıyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]