English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Ust

Ust translate Turkish

3,309 parallel translation
Vou para cima para escrever a carta.
Üst kata gidip mektup yazacağım.
Provavelmente também era empregada particular.
Üst düzey kulüpte çalışıyormuş.
Tu chegaste mais perto que qualquer um de um dos melhores agentes da FSB.
Üst düzey bir FSB ajanına bu kadar yaklaşabilen olmamıştı.
Pelo 4º ano seguido vão ser coroados campeões.
Üst üste dördüncü defa şampiyon oluyorlar.
Lá em cima.
Üst katta.
A via nasal superior indica caucasiana.
Üst burun köprüsü kurbanın Beyaz olduğunu gösteriyor.
Quem é o sujeito lá em cima?
- Üst kattaki adam kim?
Vejo um homem cuja esposa e filho estão lá em cima com uma arma na cabeça enquanto ele está aqui em baixo, aquecido e em segurança.
- Üst katta karısının ve oğlunun kafasına silah dayanmışken kendisi alt katta sıcakta ve güvende bir adam görüyorum.
A descoloração debaixo da epiderme em volta dos ossos orbitais e a coagulação em volta da ferida em cima do olho, dizem-me que estes ferimentos foram feitos pelo menos duas horas antes do assassínio.
Üst deride etmoid kemiklerin etrafındaki morarmalar ve gözünün üzerindeki pıhtılaşmış yaralar. Bana bunların öldürülmeden en az birkaç saat önce olduğunu söylüyor.
- Começarei a linha central.
- Üst bölgeyi ben hallederim.
Eu estava no andar de cima, a desfazer as malas.
Üst katta, çantasını boşaltıyordum.
ENCONTRAMOS-NOS LÁ EM CIMA?
Üst katta buluşalım. İstediğini biliyorum.
Os grandões falaram.
Üst düzey yetkililer belirledi.
- Leva-o para cima.
Üst kata çıkar.
Treinava pessoas para enganarem altos dirigentes alemães, tal como o assassino engana a polícia.
İnsanları, Alman Üst Komutasını aptal yerine koyacak ve bundan dolayı başları derde girmeyecek şekilde eğitti. Tıpkı bizim katilin polisi aptal yerine koyması gibi.
Estão a ver uma exposição lá em cima.
Üst kattaki sergi salonlarına bakıyorlar.
O ângulo superior é de 18 graus.
Üst açı 18 derece.
- Um tiro no tórax.
Üst gövdeden.
Subi as escadas e ao fundo do corredor...
- İki saniye. - Üst kata çıkıp koridora girdim...
Está lá em cima.
Üst katta.
Há arte de alta qualidade, muitas propriedades, carros antigos... Todos apreendidos e leiloados por poucos dólares.
Üst düzey sanat eserleri, dünyanın her bir yerinde mülkler,... eski model arabalar,... hepsine el kondu ve devletin açık arttırmasında üç kuruşa satıldı.
Reforçaram a firewall.
Üst düzey güvenlik duvarı kullanıyorlar.
Há programas lá em cima.
Üst katlarda programlar var.
Precisamos de verificar os andares superiores.
Üst katları kontrol etmemiz lazım.
É obstrução das vias áreas.
Üst solunum yolu kapanmış.
Tranca a porta quando passarmos.
Üst katın kapısını biz çıktıktan sonra kilitle.
A parte superior do corpo está totalmente separada.
Üst vücud tamamen kopmuş.
É por cima, não por baixo!
Üst taraftan git, alt taraftan değil!
Não consegues vender marcas de topo por 8 dólares a garrafa.
Üst raf markalarını şişesi 8 dolardan yapamazsın.
ANDAR DE CIMA
Üst kat.
Encontrei isto lá em cima.
Üst katta buldum.
Se for demais, tudo bem.
Üst üste geldiyse de tamam.
Tenho um cofre lá em cima, debaixo da cama. Tem 5000 dólares em dinheiro.
Üst kattaki yatağın altında, içinde beş bin dolar nakit olan bir kasam var.
Público chique.
Üst sınıf insanlar.
Abordou uma acompanhante de luxo com aquele tipo de roupa e a única mulher com quem queria falar era contigo.
Üst sınıf bir fuhuş partisine sokak kıyafetleriyle geliyor ve konuştuğu tek kadın da sendin.
Volta lá para cima.
Üst kata çıkın. Hemen.
Tens acesso ao sistema de alarmes da empresa e quem irá desconfiar do Pai Natal?
Üst düzey ev ve iş yerlerine girebilen bir Noel babaya kim güvenmez ki?
Achas que ela estava a brincar sobre a revista?
Üst arama konusunda şaka yapıyor sanmıştım.
O nível de segurança lá em cima é extremamente rudimentar.
Üst kattaki güvenlik oldukça ilkel.
Aí tocam novamente, e de novo, até achar que não consegue ouvir mais uma vez, e então acontece.
Üst üste, defalarca denerler. Artık tek bir nota bile duymak istemem ama sonra birden bir şey olur.
Verifiquem o andar de cima.
Üst katı kontrol edin.
Disseram-me, que vai haver vento, vento forte e turbulento.
Üst katlara doğru rüzgar daha da şiddetli olacakmış. Güçlü türbülans olabilir.
Senior suite.
Üst sınıf oda.
Descobriram... 10 cabeças de mulheres com o crânio serrado.
Üst kısımları kesilmiş 10 adet kadın kafası bulurlar.
Na janela de cima.
Üst kattaki camda görmüş.
Ele vai por vários dias seguidos.
Üst üste birkaç gün boyunca gitmişti.
Eles estão nas escadas.
Üst kata geliyorlar.
Um terceiro quarto lá em cima, um duche ao ar livre...
Üst kata üçüncü bir yatak odası, dışarıya bir banyo...
Em oferta agora : compre um e ganhe um no especial "baile de formatura", em preservativos de pele de carneiro e vinho em caixa.
Şimdi bir alana bir bedava "Üst Düzey Balo" özel kampanyamız var kuzu derisi prezervatifler ve ambalajlanmış şaraplar var.
Lá em cima, acho que estavam mais entusiasmados com isto.
Üst katta insanlar, daha heyecanlıydı.
Temos livros empilhados...
Üst üste konmuş kitaplar var...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]