Translate.vc / Portuguese → Turkish / Vane
Vane translate Turkish
201 parallel translation
Noite após noite, Dorian foi às "Duas Tartarugas" para ver Sibyl Vane.
Geceler boyu Dorian, Sibyl Vane'i izlemek için İki Kaplumbağa'ya gitti.
Miss Vane, cantará "O pequeno pássaro amarelo", para mim... agora?
Bayan Vane, benim için Küçük Sarı Kuş'u söyleyebilir misiniz?
Miss Vane, o seu Sir Tristan, como adorávelmente lhe chama já a convidou a ver o retrato que Basil Hallward fez dele?
Bayan Vane, Sir Tristan - sizin bu şekilde hitap ettiğiniz - hiç Basil Hallward tarafından yapılan portresini gösterdi mi?
Cinco minutos, Miss Vane.
Beş dakika kaldı, bayan Vane.
Tinha sido cruel para Sibyl Vane mas podia corrigir isso.
Sibyl Vane'e zalimce davranmıştı, ama bunu düzeltebilirdi.
Referes-te a Sibyl Vane.
Sibyl Vane'den bahsediyorsun.
- Afinal de que estás a falar? - De Sibel Vane.
Sen neden bahsediyorsun?
Vou casar-me com ela.
Sibyl Vane ile evleneceğim.
Sibyl Vane morreu.
Sibyl Vane ölmüş.
Então matei Sibyl Vane. Tão certo como se lhe tivesse cortado a garganta.
Yani ben Sibyl Vane'i öldürdüm, tıpkı boğazını keser gibi.
Foste à ópera enquanto Sibyl Vane jazia morta? O que é passado, é passado.
Sibyl Vane yeni ölmüşken operaya mı gittin?
Sou o irmão de Sibyl Vane.
Ben Sibyl Vane'in kardeşiyim.
Sibyl Vane estava morta, e agora o seu irmão repousaria oculto numa vala anónima.
Sibyl Vane ölmüştü, ve kardeşi... Kimsesizler mezarlığına gömülecekti.
Sou a Sylvia Vane.
Ben Sylvia Vane.
Sra. Vane, se se tranquilizar um pouco, tentarei lhe explicar o seguinte.
Bayan Vane, bir dakikalığına şuraya oturursanız, Size açıklamaya çalışacağım.
Qual foi o teu pior aniversário, Wayne?
Ya senin, Vane, en kötü doğum günün hangisiydi?
A cabeça não serve só, para pores o chapéu.
Vane, kafanı şapka takmanın dışında şeylere de kullan.
Wayne, qual foi a pior coisa que já te aconteceu neste trabalho?
Vane, bu işte başına gelen en kötü şey neydi.
Phil, eu e o Wayne vamos ao cemitério confirmar.
Phil, Vane ve ben mezarlığı araştıracağız.
Wayne, deixaste-o preso?
Vane, adamı kilitlemiştin.
- Cala a boca, Wayne...
- Susar mısın Vane?
Volta para aqui! - Eu mato-te, Wayne! - Larga-a aqui, Wayne!
Seni geberteceğim, Vane!
- Que arma?
- Hangi silah? - Vane'in silahı.
Sinto-me lindam...
Ben aynı Vane...
Vane Exel, Keith.
İsmi Van Essian, Keith.
- Vane.
- Adın neydi?
Vane, este é Val.
- Vane. Vane, bu Val.
Val, este é Vane.
Val, bu Vane.
- Qual o seu nome? - Vane.
- Adın neydi senin?
Venha, venha, meu amor, venha, venha, venha aqui.
- Vane. Hadi, gel aşkım. Gel, buraya gel.
Miss Sibyl Vane, meu senhor, no papel de Ophelia.
Bayan Sibyl Vane, lordum. Ophelia rolünde.
Posso apresentar o Royale Theatre a Miss Sibyl Vane, meu senhor?
Lordum, size Royale Tiyatrosu'ndan Bayan Sibyl Vane'i takdim edeyim.
Por favor, perdoe a minha intromissão, Miss Vane.
Davetsiz gelişimi bağışlayın lütfen, Bayan Vane.
O sr Vane.
O, Bay Vane.
É a Romilda Vane.
O Romilda Vane.
Da Romilda Vane.
Romilda Vane.
Vou apresentar-te a Romilda Vane.
Seni Romilda Vane'le tanıştıracağım.
Capitão Vane.
Kaptan Vane.
Disse uma palavra, antes de morrer. Vane.
Ölmeden önce bir kelime söyleyebildi.
Charles Vane, do Ranger.
Ranger'dan Charles Vane.
O Capitão Vane já estava de saída.
Kaptan Vane de ayrılmak üzereydi.
O Vane encontrou-se com o Frasier, no bordel.
Vane az önce kerhanede Frasier ile karşılaştı.
O Capitão Vane quase que a matou.
Neredeyse Kaptan Vane'e öldürtüyordu kendini.
Se o Vane não receber a página, ele mata-me.
Bize bir gelecek sağlayabilir. Eğer sayfa Vane'in eline geçmezse beni öldürür.
a nossa Sibyl Vane.
Sibyl Vane'imizi takdim ediyorum.
Um mecenas das artes, Mrs. Vane.
Bir sanatsever, bayan Vane.
Sra. Vane?
Bayan Vane?
Boa noite, meus senhores.
Merhabalar. Vane, doğum günün kutlu olsun.
Sim...
Evet, Vane.
Não me lixes, Wayne.
Kapa çeneni, Vane!
Wayne, que estás a fazer?
Vane, ne yapıyorsun?