Translate.vc / Portuguese → Turkish / Veil
Veil translate Turkish
81 parallel translation
Eu não disse véu, mas V-A-L-E.
Yüze takılan peçe ( veil ) değil, V-A-L-E.
Um planeta instável... 95 % de probabilidades de que seja um planeta instável... na nebulosa de Veil, decerto que sairá da sua órbita... e chocará com a estrela.
Dengesiz bir gezegen... Veil nebulasında % 95 ihtimalle dengesiz bir gezegen var, belki de yörüngesine girer gezegeni vururuz. Yok ederiz?
Pega no mapa de navegação.
Veil nebulasının seyir haritaları...
Dark Star viaja à velocidade da luz... através do sector teta 990, em rota para a nebulosa de Veil... para destruir um planeta instável.
Dark Star, dengesiz bir gezegeni yok etmek için, Veil Nebulasına doğru rotayla, Teta 990 sahasına, ışık hızıyla ilerlemekte.
Sabes Doolittle, se entrarmos na nebulosa de Veil, encontraremos uma coisa maravilhosa e fascinante :
Biliyor musun Doolittle, eğer Veil Nebulasına gidiyorsak, aslında belki de, tuhaf ve gözalıcı bir şey bulabiliriz :
Quero dizer na nebulosa de Veil?
Veil Nebulasını kastediyorum.
A bomba para a nebulosa de Veil, a bomba no 20 está presa, não sai da rampa, recusa obedecer e insiste em detonar-se...
Veil Nebulasına atacağımız bomba, 20 numaralı bomba sıkıştı, bomba rampasında sıkıştı. İtaatsizlik ediyor. 11 dakikadan da az zaman içinde patlayacak.
Bertha Veil gostou tanto dos nus... que quer expor tudo o que tens.
Bertha Veil nüleri çok beğendi... Seninkilerin hepsinin asıImasını istiyor.
Terá a tua própria exposição individual.
Bertha Veil sana bireysel bir sergi imkanı sağIıyor.
Sra. Veil, é a organizadora?
Mrs. Veil, galerinin sahibi siz misiniz?
Bem sou casado e tenho dois filhos, mas, na outra noite, fui a clube de "strip" chamado The Seventh Veil.
Evliyim, iki çocuğum var. Geçen gece Seventh Veil adındaki bir striptiz kulübüne gittim.
Mostra-me as rotas do Liberty Veil. Entendes-me?
Şimdi bana Liberty Veil'in geçtiği rotaları göster.
Estudei os melhores golpistas de sempre Charlie Ponzi, Yellow Kid Weil, Limehouse Chappie, the High Ass kid.
Eski dolandırıcıların hepsini yaladım yuttum mesela Charlie Ponzi, Sarı Velet Veil, Limoncu Chappie, Koca Kıçlı Velet.
Vi-as no palco no Naked Veil.
Onları Çıplak Peçe'de sahnede gördüm.
Sim, estou num clube de striptease, o Naked Veil, em Southeast.
Evet, bir striptiz kulübündeyim. Çıplak Peçe, güneydoğuda.
# Quando a cara se torna um véu... #
# Where the face becomes a veil... #
- O "Sétimo Véu."
- Sevent Veil'de.
Alonzo Reyes, cumpriu dois anos por fraude de cartão de crédito. Condicional
Malanko Veil, 2 yıl hapiste yattı bilişim suçundan
Eu enganei a minha primeira mulher com uma stripper do Sétimo Véu que estava viciada em xarope para a tosse.
Rick, ilk karımı Seventh Veil'den bir striptizciyle aldattım hatun öksürük şurubu bağımlısıydı.
Veil, a punição é a morte.
Veil, cezası ölüm. Bunu anlıyorsun, değil mi?
Pensei que tinhas dito à Veil que estavas a desistir disto.
Veil'e bu işleri bıraktığını söylediğini sanıyordum.
A Veil foi a melhor coisa que já nos aconteceu.
Veil başımıza gelen en iyi şeydi.
A Veil foi um presente do Barão por salvar a vida da esposa dele quando teve o Ryder.
Veil, Ryder'ı doğururken karısının hayatını kurtardığı için barondan bir armağandı.
Estou a partir, Waldo, com a Veil.
Veil ile buradan gidiyoruz Waldo.
Lydia, esta é a Veil.
Lydia, bu Veil.
Deves ser a Veil.
Veil olmalısın.
Com a Veil, quero dizer, não estás?
Yani Veil için, değil mi?
A Veil está a tratar do Quinn.
Quinn'le Veil ilgileniyor.
Penso que sei o que enfurece-te, Veil.
Sanırım seni kızdıran şeyin ne olduğunu biliyorum Veil.
Tu e a Veil... É sério?
Veil'le ciddi misiniz?
Não quero que a vejas mais.
Artık Veil'le görüşmeni istemiyorum.
A Veil pensa que isto descia melhor ao teu estômago.
- Veil bunun midene iyi geleceğini düşündü.
Veil, esta é a nossa oportunidade.
Veil... bu tek şansımız.
Ela foi envenenada. A Veil contou-me.
Veil'in dediğine göre zehirlenmiş.
Onde está a Veil, Sunny?
Veil nerede Sunny?
Não tenho nenhuma intenção de ferir a Veil ou o bebé.
Ne Veil'e ne de bebeğinize zarar vermek niyetinde değilim.
Tal qual como disse à Veil... serás sempre um assassino.
Aynı Veil'a söylediğim gibi... daima bir katil olacaksın.
Eu gosto de ti, Veil.
Seni severim Veil.
Levaste a Veil para casa em segurança?
Veil güvenli bir şekilde döndü mü?
O GUERREIRO
Miktar ( çeyreksel bazda ) üzerinden Kalitesi ( 2017 ) Veil Bültenleri Çeviri :
BASE DO VÉU DO CÉU 23 DE ABRIL DE 1984
HEAVEN'S VEIL YERLEŞKESİ 23 NİSAN 1984
" O que se passa ali, no Véu do Céu?
" Heaven's Veil'de neler oluyor?
A 23 de Março de 1985, quarenta e sete membros da Igreja do Véu do Céu cometeram suicídio em massa.
23 Mart 1985'te Heaven's Veil Kilisesi'nin 47 üyesi toplu halde intihar etti.
Voz de ANNE SANDERS Correspondente da CNN encontram este pequeno rancho, conhecido simplesmente como O Véu, nome dado pelos membros do culto do Véu do Céu, o culto que viveu e morreu aqui.
CNN Muhabiri ANNE SANDERS'ın Sesi kısaca The Veil olarak bilinen küçük bir çiftlik bulunuyor. Buraya adını veren Heaven's Veil tarikatının üyeleri burada yaşıyorlardı ve burada öldüler.
VÉU SOLITÁRIO Encontrada Menina de Cinco Anos
SON VEIL ÜYESİ Beş Yaşında Bir Kız Bulundu
Mas eu queria perceber o que aconteceu n'O Véu.
Ama istediğim... ... The Veil'de olanları.
A única sobrevivente conhecida do Véu do Céu.
Heaven's Veil'den sağ kurtulduğu bilinen tek kişiyim.
Sou o Jim Jacobs e estamos aqui no rancho Véu do Céu.
Ben Jim Jacobs, hepimiz Heaven's Veil çiftliğindeyiz.
Escuta, quem é a Veil?
Acaba... Veil kim?
Chama a Veil.
Veil'i getir.
Sê razoável, Veil.
Akıllı ol Veil.