Translate.vc / Portuguese → Turkish / Visite
Visite translate Turkish
188 parallel translation
Venha você. Visite também. "
Sen de ara sıra bize gelip bizi görmelisin. "
nos visite em Los Angeles.
Los Angeles'de bizi aramayı unutma.
- Acha que... - Visite o Dr. Fang o seu famoso hóspede foi...?
- Dr. Fang'e gelin gözde kiracın...
Visite a ponte em cinco minutos.
Beş dakika içinde ana güvertede buluşalım.
Visite a Pamela enquanto eu estiver fora, está bem?
Ben yokken Pamela ile bol-bol görüşün, olur mu?
Só se encontra uma idosa lá dentro que... VISITE AS RUINAS INDIAS 450 ANOS DE HISTÓRIA GRÁTIS
İçeride sadece dua edip duran yaşlı bir... 450 YILLIK KIZILDERİLİ HARABELERİNİ ZİYARET EDİN, GİRİŞ ÜCRETSİZ
VISITE AS RUINAS INDIAS 450 ANOS DE HISTÓRIA : 25 cêntimos.
450 YILLIK KIZILDERİLİ HARABELERİNİ ZİYARET EDİN, GİRİŞ 25 CENT
Leo VISITE AS RUINAS INDIAS 450 ANOS DE HISTÓRIA : 1 $.
* Leo 450 YILLIK KIZILDERİLİ HARABELERİNİ ZİYARET EDİN, GİRİŞ 1 $.
Visite a aldeia dos nativos como eu.
Benim gibi siz de yerli köyüne gidin.
Se voltar a Tóquio, visite-me outra vez.
Tokyo'ya tekrar gelirsen anne, lütfen yine ziyarete gel.
Visite-nos quando quiser.
Bizi istediğiniz zaman çağırabilirsiniz.
É natural que ele os visite.
Bana göre onu ziyarete gitmesi son derece doğal.
Não estão a deixar que ela me visite?
Yoksa beni görmesine izin vermiyorlar mı?
Carte de visite.
Kartvizit.
Tem de suportar que Tokuyemon visite a sua esposa todos os dias.
Çaresizce, Tokuemon'un her gün karısını çağırmasını izliyor.
Ficarei eternamente grato se me permitir que a visite esta noite.
Eğer bu akşam seni ziyaret etmeme izin verseydin ebediyen minnettar kalırdım.
Diz ao Ben que visite a Elizabeth.
Ben'e söyle, Elizabeth'e baksın.
- Não queres que eu visite a tua escola?
- Okulunu gezmemi neden istemiyorsun?
Venha. Visite. Venha e veja você próprio!
Gel, dinle, gel ve kendin gör!
Visite-nos no N % 53 da Market Street junto ao letreiro da coruja a piscar.
Gelin ve 53 Pazar Caddesinde göz kırpan baykuş tabelasında bizi görün.
Talvez nos visite daqui a 2 semanas.
Belki iki hafta kadar sonra bizi ziyarete gelir.
"Quando Visitar Hollywood Visite a Universal Studios"
"Hollywood'a Gelirseniz Universal Stüdyolarını Ziyaret Edin"
Visite o Pilote..
Çizgi roman bizim tarzımız değil.
Visite o Bairro Francês, divirta-se e não se rale mais com ele.
Fransız mahallesine git, eğlen ve onun için telaşlanma.
Quer um zoo bom? Visite o Bronx.
Hayvanat bahçesi için Bronx'a git.
- Se tiver uma chance, visite-nos.
- Eğer fırsatınız olursa ziyarete gelin.
- Espero que o visite frequentemente.
- Umarım sık sık ziyaret ediyorsundur.
Corra, visite a loja dos Serviços Centrais mais próxima.
Stoklarımız tükenmeden en yakın Merkezi Servisler teşhir salonuna koşun.
Visite o John Bender daqui a cinco anos.
Beş yıl sonra John Bender'i ziyaret edin.
Bem-vindo a SAN ANTONIO, visite o museu de história TEXAS ÁLAMO
SAN ANTONIO'YA Hoş Geldin Tarihi TEKSAS ALAMO'YU Ziyaret Et
Visite de Berlim, a Sra. Sonja Liebknecht.
Berlin'den ziyaretçiniz burada, Mrs Sonja Liebknecht.
Não me oponho a que visite a minha mulher, se ela o quer ver, mas sim que desempenhem o seu trabalho, e o do Arthur era para-lo.
Karımla görüşmene karşı değilim. İşerini yapmayan insanlara karşıyım. Seni durdurmak Arthur'un göreviydi.
Escreve uma carta ao advogado, o Sr. Wells, a pedir que a visite para finalizar o novo testamento.
Avukatı Mösyö Wells'e bir mektup yazdı. Son vasiyetnamesini tamamlamasını istiyordu.
Então visite RECALL, onde pode comprar a recordação de umas férias de sonho, mais baratas e melhores do que a realidade.
O zaman REKALL'e gelin, bizde hayal ettiğiniz tatili satın alabilirsiniz, hem gerçekten daha ucuz hem de daha iyi.
ESTÁ A SAIR DE PERFECTIN VALLEY visite-nos novamente
MÜKEMMELLİKER VADİSİ'NDEN ÇlKlŞ Yine Bekleriz
- Queres que te visite?
- Ziyaret etmesini mi istedin?
Quarta irmã... visite-me quando tiver tempo.
Vaktin olduğunda bana bir uğra.
Visite-nos de vez em quando.
Bizi sık sık ziyaret edin.
Venha até à loja visite-a, veja se está interessada.
Neden dükkana gelip bizden bilgi almıyorsun?
Saia da cidade, visite uns parentes. Não posso.
Şehirden ayrılıp, akrabalarında falan kalsan iyi olacak.
Se quer cultura, visite um museu.
Kültür arıyorsan, müzeye git.
( ria ) Qualquer coisa visite bem, I seja forte.
Ben haklıyım. Dayanabilirim.
I espere que não significa que você não irá venha e visite minha classe, entretanto. Oh, não!
Umarım bu, sınıfımı ziyaret etmeyeceksin, demek değildir.
Visite-me de vez em quando.
Arayı fazla uzatma.
O Almanaque dizia : "A brisa esfria. Visite os amigos."
Yıllıklar meltemin soğuk estiğini ve dost ziyaretinin iyi olacağını yazıyor.
Está sempre a dizer que o visite.
Hep ziyaret etmemi isterdi.
É preciso que eu o visite...
Onu incelemeliyim.
Então, talvez um dia eu o visite.
Öyleyse belki bir gün ben ziyaretine gelirim.
Fale com todos que trabalharam para ele... todos que o amavam, todos que o odiavam. Visite-os todos.
Hepsiyle görüş.
- Alguém quer uma Carte de visite?
- Kartvizit isteyen?
Já veremos se convier que a visite meu colega.
Başka birisine görünmeniz gerekebilir.