Translate.vc / Portuguese → Turkish / Voçes
Voçes translate Turkish
818 parallel translation
Escutem todos voces.
Beni dinleyin, bilhassa sen
Podem continuar voces.
Aşağıya doğru tatlı bir eğim var.
Leve-nos. Não vou com voces.
- Bundan sonrasında yolu Zeke gösterecek.
Se marcha? Estive com voces durante cinco mil kilómetros. eu devo voltar ao principio.
Gitmem gereken 3000 milden fazla yol var yeni konvoylar getirmek için geri geldiğimiz yere geri döneceğim.
Agora tens a mím. Eu cuidarei de Voces.
Birazdan beni de ağlatacaksın.
SE VOCÊ E O SAM SABEM O QUE É MELHOR PARA VOCÊS ESTEJAM AQUI AMANHÃ À NOITE COM AMOR, ELLEN
SEN VE SAM İYİLİĞİNİZİ DÜŞÜNÜYORSANIZ YARIN AKŞAM BURAYA GELİRSİNİZ.
Acho que voces gostam muito de beisebol.
Beyzbolu çok sevdiğinizi görüyorum.
Voces estao a enganar-se e eu vou acabar com isso.
Ikiniz birbirinizi kandiriyorsunuz. Ben buna bir son verecegim.
Voces so estao a brincar.
Sadece dalga geçiyorsunuz.
- Porque nao entram voces?
- Neden sen içeri gelmiyorsun?
Vocës fraquejaram!
Berbatsınız!
Vocës devem estar curiosos quanto a mim.
Eminim merak ediyorsunuzdur.
Vocës sim.
Siz yaptınız.
- Ei, voces!
- Hey, siz!
Voces precisam e de um bom sermao.
İhtiyacınız olan şey konuşmak.
Um dia especial para voces, com muitas medalhas.
Sizin için büyük gün, yapacak bir sürü iş var önünüzde.
Nao seria correcto para voces.
Bu sizin için dogru olmaz.
Seria uma vida dura para voces.
Size zor gelebilir.
O que fiz, fi-lo por ti, pelo Capitao e pelo resto de voces.
Ne yaptiysam senin için... Yüzbaºi ve digerleri için yaptim.
Todos os trilhos, travessões, edificios, pontes e víveres que voces encontrem.
Bütün rayları, binaları, köprüleri, elinize geçen her şeyi yakıp yıkın.
Kendall vai com voces.
Kendall da sizinle geliyor.
Coronel, creio que não está muito feliz que eu vá junto com voces
Albay, anladığım kadarıyla buraya gelmemden hoşnut değilsiniz.
Mas isto proporciona a voces médicos mais oportunidades
Tabii ki bu, sizin gibilere bulunmaz bazı fırsatlar veriyor.
Muito, moçada... voces tem uma nova irmãzinha Vamos, pudem ir ve-la
Pekala, çocuklar, yeni bir kız kardeşiniz var.
Voces devem se sentir muito confortaveis em seus uniformes pesados... mas eu sinto um certo frio no ar.
Siz kalın üniformalarınızla rahat olmalısınız ama dışarısı bana biraz serin gelebilir.
Estavam escutando voces lá em cima.
Yukarıdan sizi dinliyorlardı.
Mas voces jamais completarão seus planos sujos e assassinos Sr. Coronel Marlowe.
Ama iğrenç cinayet planlarınızın kalanında asla başarıya ulaşamayacaksınız, Albay Marlowe.
Voces yanques com seus principios sagrados de salvar a União
Yankiler ve birliğinizi kurtarmak için savunduğunuz kurallarınız...
Voces são piratas saqueadores.
Aslında korsandan hiçbir farkınız yok.
Voces acham que nossos jovens estão dormindos por aqui? .
Bizimkilerin uyuduğunu mu sanıyorsunuz?
Estou mais interessada em entender porque voces vandalos quiseram... confiscar as roupas de meu falecido pai?
Siz barbarların ölmüş babamın eski giysilerini neden aldığınızla daha çok ilgileniyorum.
Voces verão o que acontece com espiões por aqui
Burada casuslara ne yapıldığını yakında öğrenirsiniz.
Gostaria de lhe ser de mais valia, mas infelizmente voces sulistas tem sua ajuda propria.
Keşke daha çok yardım edebilseydim, ama neyse ki Güneyliler hizmetçisiz gezmiyor.
Voces dois
Siz ikiniz.
Alo voces
Hey, oradakiler!
O que é que voces tem contra os agentes do xerife, meus amigos?
Şerifin adamlarıyla ne alıp veremediğiniz var ki?
Voces verificaram toda a area?
- Bütün bölgeyi emniyete aldınız mı? - Evet, efendim.
Onde voces pegaram o coronel rebelde?
- O asi albayı nerede yakaladınız? - Telgraf bürosunda.
Voces dois
Senin de tabii.
Voces estão indo direto a esta prisão em Andersonville.
Oradan da Andersonville Hapishanesi'ne gideceksiniz.
As vozes cantam as suas melodias
Las voces cantan sus melodías
Se eu gritar, eles vão cair sobre voces, e matarão a todos!
İlk çığlığımda üzerinize çöküp sizi öldüreceklerdir. Savaşı kaybettik.
Cuidando de meus deveres no outro lado do parque, encontrei umas preciosidades perdidas. Acredito que sejam de voces.
Parkta görevlerimi yerine getirirken, bazı ganimetlerin yanlış yöne saptığını gördüm.
Seria otimo ter a ajuda de voces.
Yardım etmenize sevindim.
Muito bem, voces e que sabem.
Peki, nasıl isterseniz.
Voces sao todos muito engraçadinhos.
Bence durumu iyice abarttınız.
Tenho um cha esplendido para voces.
Sizin için harika bir çay hazırladım.
Voces tem mesmo de ir?
Gerçekten gitmek zorunda mısınız?
Voces nao se arrependerao
Bunu yaptığınıza memnun olacaksınız
A vovo escondera voces.
Büyükanne sizi saklayacak.
Bert cuidara de voces como se fosse seu pai.
Bert sizinle öz babanızmış gibi ilgilenecek.