Translate.vc / Portuguese → Turkish / Vulture
Vulture translate Turkish
38 parallel translation
Líder Vulture para todos.
Akbaba Liderinden herkese.
Apanhas o Vulture Canyon para o oceano, aqui à direita.
Kıyı şeridine ulaşınca, hazine yakınlarda. Kıyı şeridini soldan takip edin.
É um Vulture Loricatus.
Bir Vulture Loricatus'du.
Uma equipa de elite que reúni, os melhores dos melhores, exclusivamente dedicada à captura do Night Vulture.
Akbaba'yı yakalamak için seçkin bir takım kurdum.
Night Vulture? O número seis da lista dos mais procurados.
Arananlar listemizde 6. sırada.
Sou a Russo, parte da unidade especial Night Vulture.
Adım Russo. Akbaba harekatındanım.
O Night Vulture.
- Akbaba.
É acerca do Night Vulture.
Akbaba konusunda görüşecek.
Este grupo de skinheads neo-nazis, anda a transportar heroína para o Night Vulture.
Şu Neo-Nazi dazlaklar Akbabaya siyah eroin temin ediyor.
Podem ser o rasto que nos leva ao centro da questão o Night Vulture em pessoa.
Onlar bizi kaynağa götürebilir. Yani Akbabanın kendine.
O Night Vulture é o número 6 na lista dos mais procurados.
Akbaba, Arananlar Listesinde altıncı sırada.
A única prova sólida que temos contra o Night Vulture.
"AKBABA" KANlT
Suspeito de ser o Night Vulture, altamente armado.
Binada 7 rehine var.
Este palhaço não é o Night Vulture.
Bu soytarı Akbaba değil.
Uma grande compra de heroína está a acontecer em Chinatown. Pensamos que o Night Vulture está a fornecê-la.
Çin mahallesinde eroin satılıyor.
O Night Vulture é um camaleão!
Akbaba bukalemun gibidir.
Deviamos estar a ajudar-te a apanhar o Night Vulture.
Akbabayı yakalamana yardım etmeliyiz.
A tua sorte acabou. Quer-me dizer que horas são, Sr. Night Vulture?
Saat kaç, Bay Akbaba?
- Ele é o Night Vulture.
- O, Akbaba.
O Brick é o Night Vulture.
Brick, Akbaba'nın kendisi.
Sou o Comandante Gregory Ansii! Responda Vulture 3!
Ben Kumandan Gregory Hanson
Tiger chama Swallow, Dove, Crow, Vulture, Phoenix.
Tiger'dan Swallow, Dove, Crow Vulture ve Phoenix'e.
Swallow, Dove, Crow, Vulture, Phoenix, não se aproximem muito.
Swallow, Dove, Crow, Vulture, Phoenix. Dibine girmeyin.
Condor de Connecticut? Peru Vulture.
Connecticut Akbabası?
Peguei o resto do grupo em "Vulture".
- Öyle mi? - Vulture'da gruba yetiştim.
Ouro da mina Vulture.
Akbaba Madeni altını.
Vamos buscar o abutre.
Vulture'u sor.
- Águia, faz alguma coisa!
Vulture, bişey yap
Abutre, rebenta com ele!
Vulture, indir onu
Abutre 1 para esquadrão.
Vulture Bir'den filoya.
A missão é analisar o Vulture, um caçador de dados no oceano, que está ligado a um cabo de fibra óptica subaquática, no fundo do Oceano Pacífico.
Görev bir Akbaba'yı incelemek, okyanus dibindeki bir veri avcısı Pasifik Okyanusu'nun tabanındaki bir su altı fiber optik kabloya bağlanmış.
- Havia um dispositivo explosivo no Vulture para evitar tentativas de adulteração.
Akbaba'nın üstüne hackten ya da ele geçirilmekten korumak için bir patlayıcı cihaz yerleştirilmiş.
Quando eu e o Hades Dai lutámos no Pico dos Abutres... segui o único caminho que via.
Hades Dai ve ben Vulture Zirvesi'nde dövüştüğümüzde fark ettiğim tek yolu seçtim.
- Estamos a vê-los, Equipa "Abutre".
Sizi görüyoruz Vulture, önünüz temiz.
"November Juliet", daqui é o líder da Equipa "Abutre".
Merkez, Vulture Takım lideri konuşuyor. İş üzerindeyiz.
Esse Night Vulture...
Akbaba.
É um corropio de suspeitos do Night Vulture.
Belki orada bulabilirsiniz.
Abutre!
Vulture.