Translate.vc / Portuguese → Turkish / Vía
Vía translate Turkish
19 parallel translation
Não fique aí. faz tempo que não vía um vestido tão bonito.
- Oh, teşekkür ederim. Dikkat et, tahtalar elbisene takılıp yırtmasın.
Vía Stuttgart, Karlsruhe, Lunéville e Vitry-le-François. Depressa.
Stuttgart üzerinden, Karlsruhe, Lunéville ve Vitry-le-François.
- Já há algum tempo que não nos vía-mos.
Duble olsun. Uzun zamandır görüşmedik.
Vía libre.
Gelin.
Dirigimo-nos a Cristovão Colombo, vía Tormarancio... para recolher o Almirante Aulenti.
Stefania konuşuyor. İstasyondan... Cristoforo Colombo, Via Tor Marancia'ya
Achas? Sabes que há mais de 30 anos que não vos vía juntos?
Amelia, 30 yıldır sizi beraber görmüyordum!
Beber em vía pública, embriaguez, sujar perturbar a paz, desrespeito a autoridade...
Dosya aç, kamusal alanda içki içmek, dağıtmak, huzuru bozmak, tutuklanmaya karşı gelmek...
Vía-mo-nos de tempos em tempos e, tu sabes... Mas eu amava-a.
O olaydan sonra birbirimizi... çok az gördük... onu sevmiştim.
Vês a Vía Láctea.
Samanyolu'nu görüyor musun?
A Vía Láctea segue o caminho de Santiago.
Samanyolu, Santiago Trail'i izler.
To se ne vía svaki dan.
Yani, bu her gün görebileceğin bir şey değil.
- Luk se vía sa njegovom sestrom.
Luke onun kardeşiyle çıkıyor.
Não te disse que se vía melhor de cima?
Demiştim, üst katın manzarası daha iyi.
Sím, como te dizia, vía isto uma vez e céus...
Size söylüyorum, camda bir yüz gördüm ve...
Nós chamamos-lhe a Vía Láctea.
Biz buraya Samanyolu galaksisi diyoruz.
No centro do Cúmulo da Virgem está uma gigante galáxia elíptica chamada Messier 87 talvez 10 vezes o tamanho da nossa Vía Láctea.
Virgo Cluster'ın merkezinde Messier 87 adında muazzam büyüklükte, eliptik bir galaksi var ve belki de galaksimiz Samanyolu'ndan 10 kat daha büyüktür.
Se vía pela janela o número estava por tocar.
Heryerde 55 sayısını görüyordu.
Não o vía, mas sim o fazia.
görmüyordu ama bilinç altına yerleşiyordu sayı.
Não vía nada.
Hiçbir şey göremiyordum.