English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Wiles

Wiles translate Turkish

36 parallel translation
Capitão Wiles!
Kaptan Wiles?
O senhor é um homem atencioso, capitão Wiles.
Düşünceli bir insansınız, Kaptan Wiles.
Acho que foi o capitão Wiles que o matou.
Bulmuş. Galiba Kaptan Wiles vurdu.
Capitão Wiles, mas que surpresa!
Kaptan Wiles, bu ne sürpriz.
Também o acho muito agradável, capitão Wiles.
Bence siz de çok hoşsunuz, Kaptan Wiles.
Acho que estamos metidos num homicídio, capitão Wiles.
Derim ki, Kaptan Wiles, Bir cinayetin ortasına düştük.
- Capitão Wiles...
- Kaptan Wiles.
- Capitão Wiles?
- Kaptan Wiles.
Assim que o capitão me contou as circunstâncias da vinda dele, eu sabia que não tinha nada a esconder.
Kaptan Wiles buraya gelme nedenini anlatınca... Saklamaya gerek yok diye düşündüm.
Foi o capitão Wiles que me convenceu a vir e dizer à Sra. Rogers o que me proponho fazer.
Bayan Rogers'a gelip, ne yapmayı.. .. düşündüğümü anlatmaya beni Kaptan Wİles ikna etti.
- Francamente, capitão Wiles!
- Sahi mi, Kaptan Wiles?
Boa noite, capitão Wiles, Sra. Gravely.
İyi akşamlar, Kaptan Wiles. Bayan Gravely.
Por exemplo, o capitão ficou ralado, porque julgou tê-lo alvejado.
Örneğin... Kaptan Wiles üzüldü çünkü onu kendisinin vurduğunu sandı.
É a abordagem mais original da prova... Desde Wiles, há mais de 300 anos.
300 yıl önceki Wiles'in yaklaşımından beri en özgün ispat yaklaşımı.
Wiles? Randy Wiles?
O da Asteğmen Wiles'mış.
Não caio outra vez nessa.
Randy Wiles mı? Hayır.
Só que não me disse que o Randy Wiles era o ajudante do Oficial de Gastos.
- Biliyordum. Ama Randy Wiles'in paradan sorumlu subayın yardımcısı olduğunu değil..
Randy Wiles?
Randy Wiles.
O ex-porta-bandeira Randy Wiles?
Eski Asteğmen Randy Wiles.
Não localizámos o porta-bandeira Randy Wiles, a Erin era a única que trabalhava naquela secção.
- Asteğmen Randy Wiles'ı bulamıyoruz. O zamanlar para dağıtım bölümünde çalışan tek sen varsın.
- Vou falar com o amigo do Greg Wiles, o Luke Dempsey.
Tamam, Greg Wiles'ın arkadaşı, Luke Dempsey ile konuşmaya gidiyorum.
O Greg Wiles foi encontrado à frente do computador. Com o disco rígido fundido, tal como o vendedor.
Kurban, Greg Wiles da bilgisayarı karşısında bulundu ve aynı araba satıcısı gibi onun sabit diski de erimişti.
Era amigo da vítima adolescente, Greg Wiles.
Greg Wiles'ın arkadaşıydı.
- Trabalhava para o Paul Wiles.
Brian Dempsey. Paul Wiles için çalışıyordu.
Segundo o Wiles, era um programador muito à frente do seu tempo.
Wiles'a göre, o bir programcı hem de çok iyi bir tane.
O Wiles disse que, quando o despediu, o Brian passou-se.
Wiles onu kovduğunda, Brian'ın çok sinirlendiğini söyledi.
Por Seamus Wiles, 1897.
Yazar Seamus Wiles, 1897.
Então, como Seamus Wiles soube sobre eles?
Peki Seamus Wiles bunu nereden biliyormuş? Al benden de o kadar.
Sandy, liga para as comprar e vê se conseguem o preço. Sra. Wiles, Roxanne Barnes.
Sandy, toptancıyı ara ve fiyat konusunda sorun olmadığına emin ol.
Sra. Wiles, Midland não tem problemas em reduzir custos.
Bayan Wiles, Midland'ın ücretleri düşük tutmakla ilgili hiçbir sorunu yok.
- O que faz Tonya Wiles?
Peki Tonya Wiles ne yapıyor?
- "As primeiras pessoas". - De Seamus Wiles.
Seamus Wiles tarafından yazılmış İlk İnsanlar.
Seamus Wiles, agora que fala nisso, nunca me pareceu irlandês.
Seamus Wiles deyince hiç İrlandalı aklıma gelmedi.
Wiles e Filhos Peixe e Lagosta
WILES SONS BALIK ISTAKOZ İSTİRİDYE
O Wiles esteve num jogo de póquer e a Erin já estava no quarto.
Wiles bütün gece poker oynuyordu.
O porta-bandeira Wiles e a Erin disseram que só faltava o dinheiro.
Asteğmen Wiles ve Erin paradan başka kâyıp olmâdığını söyledi

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]