Translate.vc / Portuguese → Turkish / Willow
Willow translate Turkish
1,084 parallel translation
Willow, esperei muitos anos para ver a cara da Bavmorda.
Willow, yıllarca... Bavmorda'yla karşılaşmak için bekledim
Paciencia, Willow.
Sabır, Willow.
Coragem, Willow.
Cesaret, Willow.
Esta tudo bem, Willow.
Her şey yolunda Willow
Eu sou Willow Ufgood.
Ben Willow Ufgood.
Willow. Onde esta a bebe?
Bebek nerede?
- Willow o feiticeiro
- Büyücü Willow!
Adeus, Willow!
Elveda Willow!
- Willow! Willow! - Olha, Regan.
Merhaba Regan, merhaba
Willow esta de volta! Willow esta de volta!
Willow geri döndü Willow geri döndü
Está de cama, e o Dr. Willows diz que está um farrapo, e o seu sistema nervoso ficou desfeito.
Oh, onu yatağa aldı ve Doktor Willow onun harap olduğunu ve sinir sisteminin paramparça olduğunu söyledi.
Curtis Morgan... Willow Road, 225, Bethesda.
Curtis Morgan... 225 Willow Road, Bethesda.
Willow Road, 225... Bethesda.
225 Willow Road Bethesda.
- Willow Road, 225, Bethesda.
- 225 Willow Road, Bethesda.
Não, ele mora perto, na Vila Viúva Verde.
Hayır, O yakında bir yerde yaşıyor "Green Willow Villa" denen yerde.
Quero que fiques longe da casa do velho Willows.
Uzk... Yaşlı Willow'un mekanından uzak durmanı istiyorum.
Agora, Janet, quero-te longe da casa do Willows. Quero...
" Şimdi, Janet, senden yaşlı Willow'un yerinden uzak durmanı istiyorum.
- Quero-te longe...
- Senden yaşlı Willow'un... "
Willow, quero que cuide bem dela.
- Anahtarınız. - Ona iyi bakmanı istiyorum, tamam mı?
Avó Willow, tenho de falar contigo.
- Söğüt Nine, seninle konuşmalıyım.
É da casca da Avó Willow.
Söğüt ninenin kabuğundan.
Willow.
Willow!
- A Willow.
- Willow.
Por acaso viram a Willow?
Willow'u gördünüz mü?
Viste a Willow?
Willow'u gördün mü?
Estamos a falar da Willow?
Willow'dan bahsediyoruz, değil mi?
Diz-me só onde iria a Willow?
Söyle bana, Willow nereye gider?
A Willow pode ir a tua casa dizer-lhe que deixe a cidade depressa.
Willow evine gidip ona kasabayı hemen terk etmesini söyleyebilir.
Não. Pensei que ela ia estudar com a Willow na biblioteca.
Willow'la kütüphanede ders çalıştığını sanıyordum.
A Willow é a perita em Guerra da Secessão, mas depois eu deveria ajudá-la com a Guerra da Independência.
Willow İç Savaş'ı biliyor. Ben da ona Bağımsızlık Savaşı konusunda yardımcı olacağım.
Ela estuda com a Willow, estuda com a Darla, ela esforça-se.
Willow'la birlikte çalışıyor. Darla'yla birlikte çalışıyor. Çaba gösteriyor.
Willow, nunca vou ser assim.
Willow, ben asla böyle olamam.
Vamos Willow. Sai daí!
Pekâlâ Willow, dışarı çık.
Sou eu, a Willow
Benim...
- Não conheço nenhuma Willow.
Willow. - Willow diye birini tanımıyorum.
- Willow, o que se passa?
- Willow, neler oluyor böyle?
Willow, sai daqui agora.
- Willow, artık git.
Onde está a Willow?
Willow nerede?
No monte da Willow.
Willow'un yığını.
- Willow, gosto muito de ti, mas...
- Willow, seni severim ama hoşça kal.
Willow, espera!
Willow, Hey, bekle.
Willow, acho óptimo que tenhas este correspondente, mas...
İyi bir mektup arkadaşın olması harika.
A Willow tem um namorado e o Xander ficou a ver navios.
- Willow başka birini buldu ve Xander ortada kaldı.
- Não gosto da Willow dessa maneira.
- Willow'la o anlamda ilgilenmiyorum.
"Willow morta à machadada por maluco do circo!" Que fazemos?
"Sirk Ucubesi, Willow'u Baltayla Katletti" Evet. Ne yapacağız?
Venha para baixo para 4a e Willow.
4. Willow caddesine gel.
- Aqui fica o "Strip the Willow".
- Yerel dansımız için herkes piste.
Willow!
Willow!
- Willow, não é?
Willow değil mi?
Muito bem, Willow.
Çok güzel Willow.
- Willow!
- Willow!