English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Wireless

Wireless translate Turkish

126 parallel translation
- Uma rede wireless. - Obrigado.
- Çok şeker bir kablosuz network.
E vai parar a um computador de uma operadora de telemóvel.
En sonunda da wireless hattı olan bir yerde bitiyor.
A Cynthia Peters, a presidente da Stone Mountain Wireless, está interessada em encontrar-se contigo para te patrocinar.
- Stone'un patronu Peters, seninle görüşmek istiyor.
Verizon, Sprint, ATT wireless...
Verizon, Sprint, ATT, Wireless.
Floor Four wireless, Bingham wireless,
Floor Four ve Bingham Wireless,...
Isso se a Bay Wireless não demorar cinco dias a acatá-la.
Lanet şirket bilgiyi 5 günde anca işlemese öyle olacak.
Bay Wireless Connect 411.
Bay Wireless Connect 411.
E se o M.P. marcar uma conferência de imprensa, à porta do tribunal, e declarar que a Bay Wireless está a proteger traficantes de droga violentos, ao evitar que as forças da Lei procedam à sua detenção?
Peki, şuna ne dersin? Baltimore şehir savcısı basın toplantısı düzenleyip mahkeme salonunda Bay Wireless'ın en azılı uyuşturucu ağına bulaştığını emniyet güçleri tarafından tutuklanmalarını önlediğini deklare etse nasıl olur?
Cá está, Herbert Quilty, serviço técnico da Vertech Wireless.
İşte, Herbert Quilty, Vertech şirketinde servis teknisyeni.
Como trabalhava numa empresa de wireless, ele tinha-o.
Bir telefon şirketinde çalıştığından da buna sahipti.
O sistema "Wireless" está bloqueado.
Kablosuz iletişimin kesik.
Ele está a usar um interruptor para bloquear o sinal "Wireless" do alarme de reserva.
Yedek sessiz alarmı engelleyen bir karıştırıcı kullanıyorlardı.
- Internet Wireless.
Kablosuz internet.
- Eu dei-lhe acesso Wireless, sem saber, aos computadores. Assim, ele conseguiu'entrar'. Tenho pouca protecção no meu portátil.
İnternette takılmak için buradaki kablosuz bağlantıyı kullandığım için korsan önce benim diğerlerine oranla daha az korunan bilgisayarıma girmiş olmalı.
E, a partir de hoje, esta é uma zona "wireless".
Ayrıca bu sabah itibariyle, elektriğimiz yok.
Certo, e então o Wireless? Então.
Bakalım kablosuz internet işe yarayacak mı?
Isnstalaram wi-fi e puseram toda a cidade com internet wireless.
Bütün şehri Wi-Fi ve kablosuz internetle donattılar.
E isto é uma pequena câmara wireless.
Okay, bu da küçük kablosuz kamera.
Mini câmara wireless e conjunto Bluetooth.
Kablosuz mini-kamera ve Bluetooth kulaklık.
Mas este não tem um sinal wireless.
Ama bunun kablosuz sinyali yok.
O programa novo que permite fotografar os rastos, e enviá-los para o laboratório em imagens 3-D, ou como neste caso, no A.V. Hummer em wireless.
Yeni yazılımla izlerin resmini çekip üç boyutlu görüntüleri laboratuara gönderiyoruz. Yani ses görüntü cipine. Kablosuz bağlantıyla.
A bateria interna carrega em wireless, transferir energia.
Dahili pil, kablosuz bir enerji iletimi sistemi ile şarj olur.
É sistema wireless. Qualquer choque, mesmo fraco deve ajudar.
Bak, kablosuz bir sistemi var,... böylece geçici bir süreliğine şarj edebilirsin.
Comprou duas mini-câmaras com wireless e colocou-as nos óculos.
2 tane 3 milimetrelik kamera alıp gözlüklerine takdırmış.
Há uma rede wireless desprotegida.
Tamamen korunmasız bir kablosuz ağ bağlantısı tespit ettim.
- Vince N. Rede de Wireless.
- Vince N. kablosuz ağ.
Quem sabia que conseguias trazer wireless a países do terceiro mundo?
3. dünya ülkelerine kablosuz internet götürebileceğinizi kim bilebilirdi?
E também tem uma componente de caridade. Acesso wireless à borla para todas as escolas locais e grupos comunitários.
Ve yerel okullar için bedava kablosuz internet verecekler.
Acopolei-me ao wireless deles.
Kablosuz ağlarına sızdım.
O pacote fica na sala de entregas, procurando por ligações wireless e bluetooth.
Paket, posta odasında duruyor kablosuz ve bluetooth giriş noktalarını tarıyor.
Este chip em particular tem um transmissor, que o torna wireless.
Bu özel çip onu kablosuz yapan bir vericiye sahip.
É o numero de alunos que estavam ligados ao HUB wireless, na altura.
Bu o zamanda kablosuz ağdan internete giren öğrenci sayısı.
O teu streaming é através de configuração wireless?
Yayını kablosuz bağlantı üzerinden mi alıyorsun?
Porque se é HD, tu precisas realmente de componentes Wireless-N.
Eğer HD ise, kablosuz bağlantı aracın olması gerekir.
- A comunicação terrestre e... wireless está temporariamente desligada.
Bağlantı kanalları geçici olarak kapatıldı.
A comunicação terrestre e wireless está temporariamente está desligada.
Bağlantı kanalları geçici olarak kapatıldı.
Isto não é a Cingular Wireless.
Cingular Kablosuz değil burası.
Eu sei. Poderia ter ido à net, mas o hotel não tem wireless.
İnternet'ten izleyebilirdim ama otelde kablosuz bağlantı yoktu.
É aqui que o sinal wireless está mais forte. Boa.
Kablosuz ağ sinyali burada çok güçlü.
Tal como um telemóvel reage quando é colocado perto de um despertador, uma sala cheia de altifalantes pode gerar interferência nas frequências rádio, se estamos a espiar alguém usando um sinal wireless.
Mesela, telsiz sinyali ile dinleme yaparken cep telefonunuz saatinize yakınsa, hoparlörleri etkileyerek parazit yapabilir.
Quando o robô não estiver a fazer alguma coisa devo ser capaz de usar uma ligação wireless para o espaço virtual.
Robot bir şey yapmadığı zaman sanal uzaya geçmek için kablosuz bağlantıyı kullanabiliyor olmalıyım.
Chama-se swipe drive. Conecta-se via wireless de maneira a comprimir e copiar dados.
Kablosuz olarak bağlanıp veriyi sıkıştırıp kopyalıyor.
A Wireless também está morta.
Kablosuz da çalışmıyor.
WIRELESS GRÁTIS DURANTE O SERMÃO
SPRINGFIELD KİLİSESİ Vaaz sırasında bedava WI-FI
Essa ligação Wireless é apenas para os hóspedes do hotel.
Kablosuz İnternet sadece otelde kalanlar için.
Localizei a rede do suspeito em Boise. E é o wireless da vítima.
Şüphelinin Boise'de kullandığı ağı buldum, kurbanın kendi kablosuz ağı.
Garcia, encontraste algo estranho no wireless da Allison?
Garcia Allison'ın kablosuz ağıyla ilgili bir şey buldu mu?
Wireless, o que é bom.
Kablosuz bağlantı da var, güzel çekiyor.
É wireless.
Kablosuz ağa bağlandım.
GPS, Ethernet Wireless.
G.P.S., kablosuz ethernet.
É pena não haver wireless na prisão.
Ne yazık ki hapishanede kablosuz bağlantı yok.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]