English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Yin

Yin translate Turkish

381 parallel translation
Não creio que o Sr. Mackey ligue muito a cavalos.
Bay McKay'yin atlardan hoşlandığını sanmıyorum.
A Menina Hallie deu um argumento tão bom ao pa-pa-patrão do "Lazy J", que ele disse a todos que tirassem cartas à sorte para ver quem vinha à esco-co-cola, e eu perdi.
Şey, Bayan Hallie, Lazy "J" yin patronu Lazy "J" ile çok akıl dolu bir konuşma yaptı. O da kimin okula gideceğini belirlemek için kahyalara kağıt çekmelerini söyledi ve ben kaybettim.
- Como se chama?
- Adı ne? - Kuan Yin.
Yin e yang?
Yin ve yang mi?
Ma Hsin-yi era um bom lutador, e muito inteligente os três tornaram-se irmãos, para a vida e lutaram por um futuro comum então atacaram a base do bandido Yen Fung para controlar as montanhas
Ma Xing Yi akıllı ve dövüşte yetenekli biriydi. Bu 3 kişi "Can Kardeşi" olarak bağlanıp... istikballeri için hep birlikte savaştılar Shandong'da ki Yin Biraderlerin üssünü bastılar
O ying á procura do seu yang
Yin, Yang'ini arıyordu.
- O ying e o yang. - Este é para o Derek.
Yin / Yang benzeri bir şey var burada.
Coronel Yin, pode estar-se nas tintas para a Convenção de Genebra, mas um dia irá prestar contas.
Albay Yin... Cenevre Anlaşması umurunuzda olmayabilir... ama bir gün bunun cezasını çekeceksiniz.
Talvez consiga que o Yin seja menos severo consigo.
Yin'in bu kadar üstünüze gelmesini önleyebilirim.
O Braddock só tem de confessar um crime de guerra qualquer... e o Yin manda-nos para casa.
Braddock'ın tek yapması gereken anlamsız bir savaş suçunu itiraf etmek. Böylece Yin hepimizi eve yollayacak.
Não consegui. O Yin fechou-o.
Yin kilit altına almış.
O Yin não é de fiar.
Yin güvenilmez biri.
Se o Yin conseguir dobrar o Braddock, seremos todos mortos.
Yin Braddock'ı konuşturmayı başarırsa, bu hepimizin ölümü demektir.
Coronel Yin, se a minha mulher voltar a casar, fico feliz por ela.
Albay Yin, karım tekrar evleniyorsa onun adına sevindim.
Coronel Yin, o nosso acordo era que nunca teria de magoar... nenhum dos outros prisioneiros.
Albay Yin, anlaşmamıza göre tutsakların hiçbirini... incitmek zorunda kalmayacaktım.
Coronel Yin, preciso de falar consigo.
Albay Yin, sizinle konuşmam gerek.
Se estivesse, o Coronel Yin já teria posto o cadáver dele à nossa frente.
Öyle olsaydı, Albay Yin cesedini burnumuzun dibine dikerdi.
O Yin não vai desistir tão facilmente.
Yin bu kadar kolay teslim olmaz.
O suficiente para dar cabo do Yin, não é?
Yin'in işini bitirecek kadar kalabalık, ha?
O Yin pode deixar-te ir, mas não nos vai deixar ir todos.
Yin senin gitmene izin verebilir, ama hepimizi salmayacağı kesin.
Sim, Coronel Yin, compreendo.
Evet Albay Yin, anlıyorum.
Yin, já temos tudo carregado.
Pekala Yin, hepimiz uçuşa hazırız.
O Yin deve ter desistido de mim.
Yin beni aramaktan vazgeçmiş olmalı.
O Yin também é nosso inimigo!
Yin bizim de düşmanımız!
O Yin está morto!
Yin öldü! İnanın artık!
Aquele não é o Yin.
Bu Yin değil.
Coronel, estão todos na casa do Yin.
Albay, hepsi Yin'in evindeler.
Coronel Yin, pelas atrocidades infligidas aos prisioneiros vietnamitas e americanos deste campo, condeno-o à morte.
Albay Yin... kamptaki Amerikan ve Vietnamlı tutsaklara çektirdiğin zulümler nedeniyle... seni ölüme mahkum ediyorum.
Essa é perigosa.
Onun başı belada. Miao Yin demek istedim.
Miao Yin!
Miao Yin!
Queriam uma rapariga para vender e a Miao Yin meteu-se no meio.
Onlar yalnızca satmak için bir kız arıyorlardı ve Miao Yin önlerine çıktı.
- Preciso do dinheiro para a Miao Yin.
- Nasıl yapabilirim? Miao Yin için nakite ihtiyacım var.
Se eles têm a Miao Yin, só há um sítio onde podem estar.
Eğer Miao Yin'i Fırtınalar aldıysa, gidecekleri bir tek yer var.
- Tem a Miao Yin.
- Miao Yin onda.
A ideia é encontrar Miao Yin a todo o custo!
Amacım ne pahasına olursa olsun Miao Yin'i bulmaktı.
- Mas só há uma Miao Yin!
- Ama yalnızca bir tane Miao Yin var!
Conte-me lá da Miao Yin.
Bana Miao Yin'den söz et.
- Onde está Miao Yin?
- Miao Yin nerede? Bu binada mı?
Preciso de ti, Miao Yin.
Sana ihtiyacım var Miao Yin.
- Onde está a Miao Yin?
- Miao Yin nerede?
És a Miao Yin?
Sen Miao Yin misin?
Miao Yin.
Miao Yin.
Miao Yin ou Grace Law.
Miao Yin ya da Grace Law.
E sacrifico a Gracie Law para aplacar o meu Imperador, e vivo os prazeres terrenos com a Miao Yin.
Ve imparatorumu yatıştırmak için Gracie Law'ı kurban edeceğim, ve dünyevi zevklerimi Miao Yin ile yaşayacağım.
- Kuan-Yin. - O que significa?
- Anlamı ne?
- Eu chamo-me Ah Chiang.
Ben Ah Yin. Ben Ah Wang.
Levante as mãos!
Albay Yin bizi izliyor.
O Coronel Yin está a ver-nos.
Yumruklarını kaldır.
O que lhe disse o Yin desta vez?
Yin bu sefer sana ne yumurtladı?
Yin!
Yin!
O Yin está morto!
Yin öldü!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]