Translate.vc / Portuguese → Turkish / Yos
Yos translate Turkish
42 parallel translation
Quanto é que aqueles yo-yos custam?
Kaç para bu meretler?
Eles tinham yo-yos?
Yo-yoları var mıydı?
Não, eles não tinham yo-yos.
Hayır yoktu.
Os índios tinham yo-yos?
Hintlilerin yo-yosu var mıydı?
Não, eles não tinham yo-yos!
Hayır, onların da yoktu!
Estou farta e cansada... de falar de yo-yos.
Yo-yolardan bahsetmekten....... yoruldum ve gına geldi.
A partir de agora, não vou aceitar qualquer tipo de livro... projecto de ciências dioramas... ou qualquer outra coisa sobre yo-yos ou relacionado com tópicos de yo-yos.
İçinde bilim projeleri ve diyagramlar olmayan hiçbir kitap özetini kabul etmeyeceğim. ... ya da yo-yolarla ilgili olan hiç bir özeti.
Gosto de andar de mãos dadas... e jantar à luz de velas. e sim, eu realmente odeio yo-yos.
El ele tutşmayı severim... ve mum ışığında yemek yemeyi... ve oh, evet, yo-yolardan gerçekten nefret ederim.
Ela está com essas tuas amigas, as Yo-yos, ou Yee-haws...
O senin arkadaşlarınla beraber, Yo-yo'lar, ya da Yee-haw'lar- -
Os... os "Yos"... eles comem-me vivo se me apanham, pá.
Orada beni çiğ çiğ yerler.
Se fosse um código que envolvesse matemática... Ou álgebra ou assim... Estes pequenos yos nos bairros não iam conseguir seguir a lógica.
Eğer zaten bu kod işin için de matematik... sinüs, kosinüs falan olsaydı... bu aptal zenciler bunu doğru dürüst halledemezlerdi.
Yos, bate nele!
Bana güven! Vur.
Mas que merda!
Hey! Yos! Lanet olsun!
Vamos. Miúdas, o yos vai pagar a conta.
Hey, kızlar, hesabı Yos ödeyecek!
Telefona para o yos.
Yos'u arasana.
Yos apanha a dao!
Yos Dao'yu beceriyor.
Yos apanha a dao! Dao apanha o yos! Algum problema?
Yos Dao'yu beceriyor.
! - Calma, yos.
Sakin ol, Yos.
Yos, aonde tu vais?
Hey! Yos! Nereye gidiyorsun?
- Não, yos!
Yapma, Yos!
Yos, a tua espada!
Yos! Kılıcın!
Yos, vai ser um desastre!
Yos! Bu tam bir felaket!
Yos, é o gravador.
Yos, bu bir ses kaydedici.
Querida, vê o que estamos a fazer. Eu estou mexer num barco de pesca. Tu transformaste os miúdos numa espécie de yo-yos de amor.
Bebeğim, şu halimize bir bak Ben balıkçı teknesi modifiye ediyorum sense çocukları bir çeşit yoyoya çevirdin Bu iyi ebeveynlik gibi görünmüyor.
Temos pequenos yo-yos, temos feijões de geleia.
Küçük yo-yo'lar, şekerlemeler...
Devia ver algumas...
Bir göreceksiniz, öyle yos...
Bate nele!
Yos! Vur.
Yos!
Yos!
Eu entrei na UTF para lutar contra a epidemia de monstros, e você manda-me para ser ama da sua sobrinha.
Ben YÖŞ'e hastalıklı yaratıklarla savaşmak için katıldım ve sen beni yeğenine bebek bakıcılığı yapmam için yolluyorsun.
A UTF está a lançar uma campanha de consciência de monstros.
YÖŞ * yaratılar hakkında bilinçlendirme kampanyası başlatıyor.
Só a ajudar a UTF, meu.
Sadece YÖŞ'ne yardım ediyorduk, adamım.
Este problema é para o controlo de animais.
Sorun hayvan kontrol biriminin meselesi. YÖŞ...
Quando... Quando estava no meu estado de não tratado. Eu e a outra morta...
Tedavi edilmeden önceki dönemde ben ve öteki YÖS hastası, birlikte avlanıyorduk.
Percebo que muitos de vós compartilham das preocupações do padre sobre a Iniciativa de Cuidado Domiciliar SFP.
Pek çoğunuzun YÖS'lüleri Topluma Kazandırma ile ilgili endişelerinizin olduğunu biliyorum.
Vigário, os portadores da SFP não decidiram atacar ninguém.
Papaz, YÖS hastaları kimseye saldırmaya karar vermediler.
Bem, meu jovem, deixem-me assegurar-lhes de que os portadores da SFP assimilados devem, legalmente, manter a sua medicação.
- Genç adam, sana bütün asimile olmuş YÖS hastalarının yasal olarak ilaçlarını almak zorunda olduğunu garanti ederim.
E se houver a menor possibilidade de um portador da SFP se tornar intolerante, há rigorosos protocolos que...
Eğer bir YÖS hastası toleranslı olmaya başlarsa..... bu konuyla ilgili de kesin protokoller var. Öyle ki...
Na verdade, a contenção dos portadores não tratados nas cidades...
Kuşkusuz şehirlerdeki tedavi edilmemiş YÖS hastalarını azaltmak...
Estava interessada em treinar para ser responsável por Cuidados da Comunidade SFP? '
"YÖS Toplumuyla İlgilenme Ofisi'ndeki eğitimle ilgilenir miydiniz?"
Nunca concordei, na verdade, em tratar o portador de SFP de uma maneira má.
Aslında asla şiddetle bir YÖS hastasıyla ilgilenmeyi kabul etmedim. Yani biliyorum bir zamanlar kurdurmuşlardı.
E a Lei de Protecção SFP?
Peki ya YÖS Koruma Kanunu?
Há uma droga ilegal por aí, que os portadores chamam de'Esquecimento Azul'.
Bak, ortalıkta dolaşan yasadışı bir uyuşturucu var YÖS çocukları ona "Mavi Unutuş" diyor.